Borsalarda kırılma anı

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD borsaları sene başından bu yana gösterdiği dirençli yapısını sürdürüyor. S&P 500 Endeksi 4.500 puana ulaşırken, boğaların zafer turunun başladığına dair öngörüler de giderek kuvvetleniyor.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, ABD hisse senedi piyasalarının daha yukarılara tırmanmasına yüksek olasılık veriliyor. Ancak bunun için bazı şartların yerine gelmesi gerekiyor.

Yükseliş beklenenden hızlı gerçekleşebilir

MarketWatch’tan Joseph Adinolfi’nin haberine göre, ABD hisse senedi piyasaları yeni bir kilometre taşında. Ancak S&P 500 Endeksi’nin daha da yükseğe tırmanması, belli koşullara bağlı gözüküyor.

S&P 500 Endeksi Perşembe günü 15 aydan uzun bir aradan sonra ilk kez 4.500 puana ulaştı. Bu, Wall Street'in öz sermaye boğalarının zafer turu attığı son dönüm noktası olabilir. Yardeni Research'ün kurucusu ve başkanı Ed Yardeni, S&P 500'ün 12 Ekim 2022’de yaptığı dip kapanışının kalıcı bir dibe işaret edeceğini doğru bir şekilde öngörmüş gözüküyor.

Yardeni, Perşembe günü MarketWatch’a verdiği röportajda, yıl sonu hedefi olan 4.600 puanı yeniden teyit ediyor. Ancak Yardeni, piyasanın bu seviyeye erken ulaşması halinde hedefini daha da yükseğe çıkarabileceğinin de altını çiziyor. Yardeni, “Yıl sonu hedefim bu yılın başından beri 4.600 puan oldu. Planlanandan önce oraya ulaşırsa, muhtemelen bu yıl sonu için hedefimi 4.800 puana çıkaracağım” şeklinde konuşuyor.

Fed’e rağmen…

StockCharts.com'un kıdemli teknik analisti Julius de Kempenaer'e göre ise, şu anda piyasa, çok da uzak olmayan bir gelecekte hedefine ulaşacak gibi görünüyor. De Kempenaer, MarketWatch’a piyasanın 4.600 puana kadar çok fazla dirençle karşılaşmasını beklemediğini söylüyor.

Peki De Kempenaer neden bu kadar iyimser? De Kempenaer, endüstriyeller, ihtiyari tüketim kategorisi, finansallar ve küçük sermayeli hisse senetleri gibi piyasanın döngüsel alanlarının da ralliyi güçlendirmek için mega büyük teknoloji isimlerine katılmasıyla ABD hisse senetlerindeki rallinin geçen ay dramatik bir şekilde genişlediğine dair işaretlere vurgu yapıyor.

Sonuç olarak, teknik analistler tarafından sıklıkla kullanılan ve yakından izlenen bir momentum göstergesi olan 50 günlük hareketli ortalamasının üzerinde işlem gören S&P 500 Endeksi’ndeki hisse sayısının da Çarşamba kapanışı itibarıyla yüzde 83,2'ye yükseldiği görülüyor. StockCharts verilerine göre bu oran, 10 Mart'taki yüzde 16,4'lük en düşük seviyeden bu yana yükseliyor. Kempenaer, “Uzun süredir mevcut piyasanın çok kırılgan olduğu söyleniyordu ancak bu söylentiler de durdu” diyor ve ekliyor: “Fed faizleri artırmaya devam ederken bunun olması, durumu daha da etkileyici kılıyor."

Sonbahardaki durgunluk sona erdi

Gerçekten de, piyasanın geçen sonbahardaki durgunluktan ne kadar uzaklaştığını gösteren birkaç önemli gerçek bulunuyor. Elbette, piyasanın lehine çalışan tek faktör teknik kurulumlar değil. ABD ekonomisinin temel görünümünün de, Haziran ayında enflasyonun Ağustos 2021'den bu yana en düşük seviyesine gerilediğini gösteren ve ekonomistleri şaşırtan TÜFE raporunun ardından iyileşiyor. Haziran ayında tüketici fiyatları, The Wall Street Journal tarafından ankete katılan ekonomistlerin beklediği yüzde 0,3'lük artışın altında, yüzde 0,2 olarak gerçekleşti.

Renaissance Macro'nun ekonomi başkanı Neil Dutta, tepkiyi ABD ekonomisinin ‘goldilocks’ bölgesine girdiğini ilan ederek özetliyor. Terim, 2008'deki mali krizi izleyen ve on yıl süren boğa koşusu ile yakından ilişkilendiriliyor. Goldilocks, büyümenin sağlam olduğu ve enflasyonun bastırıldığı bir ekonomik dengeyi ifade ediyor. Dutta, “Fed buna yanıt olarak sıkılaştırma kampanyasını geri çekerken, enflasyon yaz boyunca ılımlı olmaya hazırlanıyor. Bu, riskli varlıklar için olumlu bir kombinasyon” diyor.

Ralli nasıl raydan çıkar?

Elbette, bir şeyler ters gidebilir ve ralliyi raydan çıkarabilir. S&P 500 Endeksi, Mayıs ayında nihayet 4.200 puanın üzerinde sürdürülebilir bir kırılma gördüğünden beri hisse senetleri hızla yükseliyor. Geçen haftaki geri çekilme, S&P 500 Endeksi için son üç haftadaki ikinci kayıptı ve yatırımcılar, özel sektörde, Haziran ayında yaklaşık yarım milyon yeni istihdam yaratıldığını gördüğünde, bu durum, olası bir geri çekilmenin nasıl görünebileceğine dair belirgin bir fikir de vermişti. Veriler, ABD hisse senetlerinde bir satış dalgasına yol açan Hazine getirilerinin artmasına neden oldu.

Ertesi gün, Çalışma Bakanlığı tarafından açıklanan Haziran ayı tarım dışı bordro raporu ise bu rakamın çok uzak olduğunu gösterdi. Ancak yüzde 0,4'lük beklenenden daha sıcak ücret artışı, Fed'in enflasyonu dizginlemek için faiz oranlarını daha da yukarıya çekmesi ve daha uzun süre yüksek tutması gerekeceği yönündeki beklentilerin güçlenmesine yardımcı oldu.

Bu fikir, göründüğü kadarıyla çabuk yok olmuşa benziyor. Yine de de Kempenaer, 10 yıllık ve 30 yıllık uzun vadeli Hazine tahvil getirilerinde yaşanacak olası bir başka yükselişin hisse senetleri için sorun yaratabileceğine inanıyor. Kempenaer, “Hisse senetlerinin tahvillere oranına bakarsanız, hisse senetleri sadece dalgalanıyor. Ancak borsanın rallisini sürdürebilmesi için tahvil piyasasına ihtiyacı var” diyor.

Borsa rallisinde yüzde 50 oranında düzeltme ihtimali

Rallide düzeltme zamanı mı?

Hisse senedi rallisini takip etmek giderek zorlaşıyor

Borsa rallisinin sonunu FED mi getirecek?

Ters getiri eğrisi üzerindeki baskı azalıyor

Fed kenara mı çekiliyor?

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.