Borsalar neden ekonomik verileri umursamıyor?

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Borsaların resesyon olasılıklarını görmezden geldiği bilinen bir gerçektir. Barrons’un haberinde dikkat çekilen tarihsel göstergeler ise borsalardaki yükselişin ekonomideki tüm olumsuz gelişmelere rağmen devam edebileceğine dair işaretler taşıyor.

ABD borsalarının gösterge endeksi niteliğindeki S&P 500 Endeksi bu yılın başından itibaren %17 yükselerek 4.500 puana kadar ulaştı. ABD ekonomik faaliyetlerinin ölçütü olarak bilinen ISM Bileşik Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) bu yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık %1 geriledi. En son açıklanan PMI verileri ise sadece %1 civarında bir yükseliş gösterdi.

ABD Merkez Bankası’nın (FED) ekonomideki talebi ve enflasyonu bastırmak için uyguladığı yüksek faiz oranları ekonomiyi yavaşlatmaya devam ediyor.

Barrons haberine göre, Morgan Stanley piyasaların ve PMI verilerinin çoğunlukla birbiriyle eşgüdümlü olarak hareket ettiğini belirtiyor. Ancak bugün bu veriler aynı senkronu devam ettirseydi Wall Street bankasına göre S&P 500’ün şu anda 4.000 puan civarında bir diğer deyişle şu anki seviyesinden %12 geride olması gerekirdi. Ancak bu gerçek olmadı.

Tarihsel göstergelerde piyasaların ekonomik verilerle senkronunu bozduğu dönemler de görülüyor. 2015’in sonunda ve 2016’nın büyük bir bölümünde S&P 500 Endeksi %5 oranında yükselirken PMI verileri ise aynı yıl bir yıl öncesine göre daha düşük seviyedeydi. Ardındansa 2016’nın ortasından 2020’nin başındaki pandemi öncesine kadar rekor bir ralli gerçekleştiren endeks, bu süreçte %60’tan fazla yükseldi. PMI verileri ise aynı dönemde çoğunlukla 50 seviyesinin üzerinde kaldı.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre PMI göstergelerinde 50 ve üstü seviyeler ekonominin genişlemekte olduğunu ifade eder.

2017'nin ilk yarısında, PMI düşerken S&P 500 Endeksi yükseldi ve ardından hisse senedi endeksi %39’luk bir ralliyle Kovid öncesi en yüksek seviyeye ulaştı.

Piyasa, ekonomi büyümeye devam ettikçe kısa süreli ekonomik zayıflık dönemlerinin ötesine bakmaya devam etti. ABD’nin reel gayri safi yurtiçi hasıla büyümesi, 2016 ve 2020 yılları arasında çoğu yıl boyunca yüzde cinsinden düşük tek haneli rakamlarda kalmıştı. Sonraki dönemde ise pandemi kaynaklı resesyona neden olacak ekonomik kapanma dönemleri gerçekleşmişti.

Habere göre piyasalarda bugün benzeri bir dinamik yaşanmıyor. Piyasa şu an için FED kaynaklı bir resesyonun gerçekleşmediğini görüyor. Ilımlı bir resesyonun gerçekleşmesi mümkün olsa bile piyasalar enflasyon düştükçe FED’in faiz oranları yükseltmeyi bırakacağını öngörüyor. Bu da ekonomik büyümenin yakın zamanda istikrara kavuşması için yeterli bir olay dizisi. Özellikle de 2023’te çöküşü yaşayan konut sektörü ve tüketici elektroniği için gelecek yıl yükseliş bekleyen analistler gelecek yıl seyahat ve eğlence sektörlerindeki talebin de artmasını bekliyor.

Barrons haberine göre tüm bu işaretler piyasaların ekonomik göstergelere rağmen yükselişine devam etmesinin kafa karıştırıcı olmaması gerektiğini gösteriyor. Habere göre, yine aynı sebeplerden borsalardaki ralli bundan sonraki süreçte de devam edebilir.

Hisse senedi yatırımcılarının yükseliş hissiyatı zirvede

Buffett’tan teknoloji sektöründe dev hisse satışı

Goldman Sachs: Yapay zekaya yatırım yapmak için hala çok erken

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.