E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Yüksek enflasyon, FED’in rekor faiz artırımları, resesyon, pandemi hatta savaşlar… Dünya son birkaç yıldır bir felaketin üzerinde oturuyor gibi. Borsalar da kabusu andıran bu atmosferden nasibini alıyor.
Hisse senedi piyasalarında yaşanan şiddetli düşüş, yılın ikinci yarısına girerken toparlanma belirtileri gösterse de yönünü yine aşağı çevirmişe benziyor. Yatırımcılar ihtiyatlı bir iyimserlikle yaklaşsa da bazı uzmanlar yeni diplere hazır olmak gerektiğinin altını çizmeyi sürdürüyor. İyimserlerle kötümserlerin çatışmasında şimdilik galip taraf kötümserler. Bunu, bitmek bilmeyen ayı piyasasından da anlayabiliyoruz.
Piyasadaki değişimleri görmezden gelmek
The New York Times’tan Jeff Sommer’in yazısına göre, evet, ayı piyasası sürüyor ancak S&P 500 endeksi de Haziran ortasındaki dip seviyelerden Ağustos ayı ortasına kadarki süreçte yüzde 17’nin üzerinde değer kazandı. Peki bundan sonra ne olacak? Galiba en iyisi bir tahminde bulunmamak.
Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, borsalar yılın başında o kadar keskin bir düşüş yaşadı ki, bazen bir daha geri gelmeyecekmiş hissi tüm yatırımcılara sirayet etti. Ancak Ağustos ayı ortasına kadar süren bu düşüş bu kadar keskin olmasaydı, büyük tezahüratlarla kutlanacak olan ve haftalar süren ralli bu kadar küçümsenmeyecekti. Şimdi ise piyasalar, görünürde net bir eğilim olmadan sallanıyor. Peki yatırımcılar, piyasanın yönündeki bu baş döndürücü değişiklikler hakkında ne yapmalı? Cevap basit: Tek kelimeyle hiçbir şey.
Hisse senetlerinin değer kaybettiği kış boyunca uzun vadeli yatırımcılara ana tavsiyem, piyasalardaki değişimleri görmezden gelmekti. Tavsiyemi koruyor ve piyasadaki değişimleri görmezden gelmeye devam etmenizi önermeyi sürdürüyorum.
Hiçbir şey yapmamak, bu yıl borsaya yatırım yapmak isteyenler için herhangi birinin verebileceği en iyi ikinci tavsiyeydi. En iyi tavsiye ise herhalde bir kristal küre temin etmek olurdu.
Geçmişe bakmak
Görünen o ki, hiçbir şey yapmamak, bu yıl borsaya yatırım yapmak isteyenler için herhangi birinin verebileceği en iyi ikinci tavsiyeydi. En iyi tavsiye ise herhalde bir kristal küre temin etmek olurdu.
Yani, tam olarak S&P 500 endeksinin zirvede olduğu 3 Ocak tarihinde tüm varlıklarınızı satmalıydınız ve dibe vurduğu 16 Haziran tarihinde de tekrar satın almalıydınız. Bitmedi. Ardından, piyasa bugünkü gibi yeniden sertleşmeden 16 Ağustos'ta varlıklarınızı tekrar satmanız gerektiğini de bilmeliydiniz. Bu elbette, sadece geleceği gösteren bir kristal küre ile mümkün olabilirdi.
Eğer bu hamleleri yaptıysanız, mükemmel piyasa zamanlamanızı hangi hileyle başardığınızı ve bundan sonra da başarmaya devam edeceğinizi herkese duyurabilirsiniz. Dünya sizi takip edecektir.
Keskin bir düşüş
Oysa çoğumuz için doğru zamanda alım satım yapmak, düzenli şekilde sürdürülebilir bir durum değildir. Bunun durum, bu yıl yatırımcıların büyük çoğunluğu için uzun vadeli bir yaklaşım benimsemenin neden daha iyi olduğunu da gösteriyor. Piyasada bu şartlar altında biraz olsun kendinizi güvende hissetmek için düşük maliyetli endeks fonları kullanarak sağlam bir yatırım planı oluşturmak dışından pek de bir şey yapamazsınız.
Bu yıl neler olduğunu tekrar hatırlayalım. Borsa aylarca korkunç bir seyir izledi. Aslında bu düşüş, uzmanların ve birçok kişinin belirttiği gibi, piyasalarda 1970 yılından bu yana yaşanan en kötü ilk yarı performansıydı. Yüksek enflasyon, savaş, yükselen faiz oranları ve resesyon tehdidi kötü performansa katkıda bulunurken tahvil piyasasında da fiyatların düşmesine neden oldu.
Ancak hem Wall Street hem de yılın ilk yarısına odaklanan medya, borsadaki büyük bir değişimi gizledi. Evet, piyasanın 3 Ocak tarihinde gördüğü zirveden itibaren geçen beş aydan fazla süre boyunca eğilim açık bir şekilde aşağı doğruydu. Ancak 16 Haziran'dan sonra piyasa tersine döndü, ancak elbette bunun gerçekleştiği o kadar kolay ilan edilemezdi, edilmedi de.
Piyasanın kısa vadeli kaprislerini göz ardı edin.
Ralli gözden kaçtı
Sayılarla konuşalım. 3 Ocak tarihinden 16 Haziran tarihine kadar S&P 500, finans jargonunda ayı piyasasını ifade eden yüzde 20 eşiğinin altına indi ve yüzde 23,6 oranında düştü. Büyük düşüş herkesin dikkatini çekti, bu nedenle de 17 Haziran'da başlayan hareket pek fazla ilgi görmedi. Hisse senetleri yükselmeye başladı ve iki ay boyunca yükseliş devam etti. Dipten 16 Ağustos'a kadar S&P 500 yüzde 17,4 oranında kazandırdı; temettülerle birlikte bu getiri yüzde 17,7’yi buldu. Bunun iki ay gibi kısa bir sürede gerçekleştiği düşünüldüğünde, ne kadar muazzam bir getiri olduğu daha iyi anlaşılacaktır.
Elbette bunu kimsenin fark etmediğini iddia etmiyorum ancak piyasanın yükselişinin düşüşü kadar yaygın olmadığını söylemek doğru olur. Birçok yatırımcı, hisse senetlerinin istikrarlı bir şekilde yükseldiğini fark etmemiş olabilir.
Bunun bir nedeninin tamamen mantıklı olduğunu söyleyebiliriz: Matematik. Matematik bize piyasanın değerinin yaklaşık dörtte bir oranında düştüğünde, eski seviyesine dönmek için bundan çok daha fazla, gerçekte yüzde 31 oranında, artması gerektiğini söylüyor. Bu da yüzde 17,4 oranında bir tırmanışın hisse senetlerini, yıl başındaki zirvelerinin çok altında bıraktığı anlamına geliyor. Yani bir yatırımcı hala para kaybetmiş durumda olduğunu görüyor. Toparlanmanın fark edilmemesinin tek nedeni ise bu değil.
Bu ihmalin bir başka nedeni de S&P 500'ün hala ayı piyasasında olması. Geleneksel olarak, bir ayı piyasası, önceki boğa piyasasının son zirvesine yeniden gelinene kadar devam eder. S&P ve Dow Jones endeksleri uzmanı, Kıdemli Endeks Analisti Howard Silverblatt'a göre, “S&P 500, 3 Ocak zirvesine ulaşana kadar yeni bir boğa piyasasına dair herhangi bir manşet görmeyeceksiniz” diyor.
Dolayısıyla piyasaları çok yakından takip etmediyseniz ve yüzde 17,4'lük rallinin gerçekleştiğini fark etmediyseniz bu anlaşılabilir bir durum. Bu, bir bakıma pek bir şey kaçırmamış olduğunuz anlamına geliyor. Borsadaki ve daha da önemlisi ekonomideki belirsizlik ise hala sona ermedi.
Daha yüksek faiz oranları, işletmeler ve çalışanlar için daha büyük zorluklara ve insanların işlerini kaybedecek olması gibi tatsız sonuçlara gebe olmasına rağmen, şimdilik doğru bir yaklaşım gibi görünüyor.
Tahmin çıkmazı
FED, yükselen enflasyonu savuşturmak için kısa vadeli faiz oranlarını yükseltmeye devam edeceğini söylüyor: Daha yüksek faiz oranları, işletmeler ve çalışanlar için daha büyük zorluklara ve insanların işlerini kaybedecek olması gibi tatsız sonuçlara gebe olmasına rağmen, şimdilik, doğru bir yaklaşım gibi görünüyor. Bu da ancak ekonomide belirgin bir daralma yaşandığı takdirde mümkün gözüküyor.
Enflasyon ise çoktan zirve yapmış olabilir. Mart ayından bu yana ilk kez, New York bölgesinde benzinin galonu 4 doların altına inmiş durumda ve bu tür iyi haberler ülkenin dört bir yanına hızla yayılıyor. Ancak, Tüketici Fiyat Endeksi’nin gösterdiği son verilere göre, yıllık yüzde 8,5 oranındaki enflasyon FED'in kabul edemeyeceği kadar yüksek. Bu nedenle, FED’in faiz artırımında ani bir duraklamaya gitmesi, finansal sistem için ciddi bir tehdit oluşturur ve öngörülemeyen bir felaket misali, pek hoş karşılanmaz. Bunu gerçekten de kimse istemez.
Umabileceğimiz en iyi şeyler sözde yumuşak iniş, enflasyonda hızlı ve kolay bir düşüş, büyük bir durgunluk veya çok daha derin bir ayı piyasası olmaksızın faiz oranlarında mütevazı bir artış gibi gözüküyor. Belki de bu, salgın ve savaşın bilinen bütün denklemlerini altüst ettiği bu tuhaf ekonomide mümkün bile olabilir. Ben tahminde bulunamıyorum. Bu sözlerle aslında, piyasaların veya ekonominin önümüzdeki hafta veya gelecek ay nerede ve ne durumda olacağını bilmeden de iyi yatırım yapmanın mümkün olduğunu söylemeye çalışıyorum.
FED’in faiz artırımında ani bir duraklamaya gitmesi, finansal sistem için ciddi bir tehdit oluşturur ve öngörülemeyen bir felaket misali, pek hoş karşılanmaz.
Temellere dönüş
Bu yılın başlarında olduğu gibi piyasa düştüğünde, panik yapmamak gerçekten maliyetli bir seçenekti. Ancak düşüş sırasında satmış olsaydınız, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarındaki önemli kazanımları da kaçırmış olacaktınız. Herkesin bildiği gibi borsada para kaybederken sakin kalmak çok daha kolaydır.
Şimdi ise yaşanan toparlanma sonrası borsalarda yön belirsiz. Faturalarınızı ödemek için yeterince para ayırdıysanız, faiz oranları yükselmeye başladığına göre, bir dizi seçeneğin cazip hale geldiğini gözden kaçırmamalısınız: ABD devlet tahvilleri, para piyasası fonları, yüksek getirili tasarruf hesapları, mevduat sertifikaları, kısa vadeli devlet tahvilleri ve yüksek kalite ticari tahviller.
Bunları öğrendiyseniz yolu yarıladınız demektir. Ardından, temel olarak tüm piyasayı izleyen ve düşük maliyetli endeks fonlarına dayanan, on yıl veya daha uzun bir ufka sahip bir yatırım planı oluşturmalısınız. Daha fazla istikrar umuduyla tahvil piyasasına da yatırım yapabilirsiniz. Yine de yeni başlıyorsanız, hisse senetlerine odaklanmak ve tahvillerden kaçınmak mantıklıdır.
Piyasanın kısa vadeli kaprislerini göz ardı edin
Evet, belki doğru zamanda doğru hisse senetlerini seçer ve doğru zamanda satabilirseniz, benim uzun vadeli al-tut yaklaşımımdan bile daha iyisini yapabilirsiniz. Ancak bunun için, oldukça bilgili ya da şanslı, hatta her ikisi de olmanız gerekebilir. Önerdiğim yöntemde ise çok fazla haklı olmanıza gerek yok. Sadece ekonominin uzun vadede büyüyeceğine ve borsanın bu büyümenin bir kısmını yakalayacağına bahse girmiş oluyorsunuz.
Tavsiyem, piyasanın kısa vadeli kaprislerini göz ardı etmeniz. Özellikle piyasa düştüğünde, endeks fonlarınıza para yatırmaya devam edin ve daha düşük fiyatlardan yararlanarak on yıllar boyunca kazanacağınız genel getirileri artırın.
İşleri doğru ayarlarsanız, yatırımınız, belki de varlıklarınızı sık sık yeniden dengelemekten başka hiçbir şey yapmadan size güzel kazançlar getirebilir. Hızlı ve kısa vadeli manevralara gelince, bu eğlenceli olabilir ama ben olsam, özellikle bu belirsizlikler yumağında, bu yöntemden uzak dururdum. Yavaş ve istikrarlı bir yatırım, piyasaların bugünkü hali düşünüldüğünde çok daha mantıklı bir tercih gibi duruyor.
Borsada 16 sektör yükseldi 12 sektör düştü
Yatırımcı ilgisinin arttığı 10 hisse (31/08/2022)
Yumuşak iniş ihtimali azaldı, volatilite yükseliyor
Borsada yüksek volatiliteye karşı dikkat
Klasik yatırım stratejisi enflasyonu yenecek mi?
FED’in faiz politikası nasıl para kazandırır?
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
En son küçük yatırımcı duyar açık uçlu sorular oluyor ya bu da onun gibi bir yazı yorumunu herkes kendine göre yapar obo formasyonu genelde her zaman çalışır uzuncu olun demek istedi sanırsam
yapacak bir şey mi kaldı.parayı gömdük ihlas grubu hisse senetlerine kaç senedir kökten zarar edip resmen parayı erettik.
BIST küçük yatırımcı kazanmasin die kırk film dönüyor yazıklar olsun ulan BIST 317bn kağıtlar yerde ..kazanan zengin hırsız takımı ..cemas klgyo ihlaslar vs yerin dibini girin
iki banka 4 gündür tavan yapıyor, başka hisseler 2 gün tavan yapsa hemen tedbir getiriliyor.
Parayı veren düdüğü çalmıyor. Tek tek banka hacimlerine bak. Bu yatırımcı kimsenin umurunda değil bence. Umurlarında olsaydık şiketler,SPK ve Borsa İstanbul yada Cimer tedbir alırdı. Çok üzgünüm.
Parayı veren düdüğü çalarmış.
Borsa kumarhaneye dönmüş sürekli aynı hisseler yükseliyor, diğerleri yerinde sayıyor SPK da yıllardır suspus, işine gelene bedelli izini veriyor.
12 yıl hiç ölmeyecek gibi piyasa fiyatını sabit tutarak insanları enflasyona karşı ezdirmenin ne faydası olabilir. Sabancı yaşasaydı bu millet şirketleriyle büyümeyide başarabilirdi. Şirketler büyüdükçe yatırımcı küçülüyor. Halka %51 oranında açık bir şirkette, yatırımcının söz hakkı göz ardı ediliyor.Suzan Hanım inşallah xbank karşılaştırmalarında şirketinizle ilgili durumu gözlemliyorsunuzdur. Hisse halka arz oldu piyasadaki alıcı ve satıcılar fiyatı belirler yaklaşımınızın, Mine Hanımın patronlarla ilgili sözlerinden sonra doğru olmadığını düşünüyorum. Örnek,Garanti,İsctr, Ykbnk, Skbnk.Tvf hisseleri halk ve vakıf. Patron ne derse o oluyor.
Ne oldu kapanışta özel bankalara yine açığamı bastılar? İşlerine geliyor. En rahat oyun çevirdikleri tahta haline geldi. Şirket hesap sormuyor çünkü.İnsanları aldatmak büyük günahtır. Ama ruhunu şeytana satanlar müstesna. Sabancı şirketine sahip çıkıp garanti gibi hissesini toplaması şu ortamda en mantıklı olan. Şirket sahip çıkmazsa bu hissedarlar milyonluk hacim ve açığa satışla boğulur. SPK ve Borsa İstanbul buna ticaret diyorsanız sizinle vicdanınız ve gözleriniz körelmiş. Kamular yukarı özeller aşağı. Hiç etik değil. Şirket zarar mı ediyor. Davası mı var? Varsa kap bildirimi yapın insanlarda yatırımına ona göre yön versin.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (22:58)