E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemBorsacı ‘Erken seçim’ dedi---

Borsacı ‘Erken seçim’ dedi

Borsacı ‘Erken seçim’ dedi
09 Mayıs 2016 - 14:58 borsaningundemi.com

Yurt içi piyasaların deneyimli ismi Mert Yılmaz, siyasi atmosferi analiz etti…

SERAP SÜRMELİ - BORSAGUNDEM.COM

Borsa ve yatırım dünyasının tecrübeli isimlerinden NoorCM Yurtiçi Piyasalar Satış Müdürü Mert Yılmaz, “ufukta erken seçim var” sinyalini verdi. 1 Kasım seçimlerinin hemen ardından yeni bir sandık kurulacağını söyleyen Yılmaz, Başbakan Davutoğlu’nun 'çekilme kararı'yla başlayan süreçte, siyaset dünyasındaki gelişmeleri analiz masasına yatırdı. Piyasaların Ankara’ya bakışını özetleyen Mert Yılmaz, son sözü de söyledi: “Erken seçim olasılığının çok yüksek olduğunu düşünüyorum.”

İşte Mert Yılmaz’ın, “Neden erken seçim?” dediği o yazısı…

ERKEN SEÇİM OLASILIĞI ÇOK YÜKSEK

“7 Haziran seçimleri sonrasında bir seçim daha olacak diye iddia ederken temel varsayımım şu idi. Seçimlerin hemen ardından Cumhurbaşkanı anketler yaptırdı ve özellikle MHP’ye oy veren AKP tabanında “ortaya çıkan tablodan memnun olmayan” bir kesimin olduğu ve bugün seçim olsa tekrar AKP’ye oy veririm diyen bir kesimin olduğu tespit edildi. Çok iyi bir siyasi stratejist olan Recep Tayyip Erdoğan da bu tabloyu iyi okudu ve koalisyon kurulmaması ve yeni bir seçime gidilmesi için bastırdı. Aslına bakılırsa önemli bir risk de alınmamıştı. AKP’nin kaybedeceği en fazla 3-5 sandalye daha olabilirdi. Ama kazanacağı çok şey vardı. Ve sonunda kazandı.

1 Kasım seçimlerinin akşamı daha kesin sonuçlar açıklanmadan BloombergHT’de seçim sonuçlarını değerlendirmek için yayına girerken HDP’nin oy oranı tam %10 gözüküyordu. Burcu Ünüvar Hoca ile yayında sürekli gözümüz seçim sonuçlarında idi. Çünkü HDP’nin baraj altında kalması AKP’nin istediği Başkanlık Sistemi’ne TBMM oylaması ile geçilebileceği anlamına geliyordu ve bu senaryonun piyasa tarafından fiyatlanması farklı olacaktı. Seçim sonuçları netleştiğinde ise TBMM’de temsil edilen partı sayısı 4 oldu ve AKP 317 MV kazandı.

O günlerde de 3. bir seçimin olacağını iddia ettim ve çok da eleştiri aldım. Bu iddiamın da temel dayanağı şu idi. Yapılan anketler Başkanlık Sistemi için yapılacak bir referandum da “Evet” çıkma olasılığını düşük gösteriyordu. Hatta AKP tabanında bile Başkanlık Sistemi’ni desteklemeyecek bir grup olduğu konuşuluyordu. AKP’nin tabanının %65’inin, muhalefet tabanının ise %5-10’unun desteği vardı. Bu durumda gerekli düzenleme TBMM çatısı altında yapılamazsa referanduma gitmek riskli bir durumdu. Yeni bir seçimde MHP ya da HDP’den birinin ya da her ikisinin TBMM dışında kalması referanduma gerek kalmadan gerekli Anayasal değişikliğin TBMM’de yapılarak hayata geçirilebileceğini gösteriyordu.

Bugün itibari ile oluşan siyasi iklimde ben HDP’nin barajı geçme ihtimalinin olmadığını düşünüyorum. Yapılan anketler ise MHP’nin baraja çok yakın yerlerde gezindiğini gösteriyor. Ki aynı anketler AKP’nin oyunu %50’nin de üstünde göstermekte. Özetle; yeni bir seçimde AKP 367 MV’ye ulaşma ihtimali çok yüksek. O zaman neden referandum riski alınsın ki. Halihazırda farklı kurumlar tarafından yapılan referandum anketlerinde de “Hayır” oylarının %57-58’lerde olduğu gözüküyor. Olası bir referandum başarısızlığı Erdoğan’ın siyasi kariyerinde ciddi bir kırılmaya neden olabilir.

Ancak burada bir kritik eşik MHP Kongresi. Şu anda Devlet Bahçeli’nin yerine kim gelirse gelsin MHP’nin oy oranının artacağı kesin gözüküyor. MHP’de bir Genel Başkan değişikliği olmadan yapılacak bir seçim AKP’nin işine yarayacaktır. Devlet Bahçeli’nin hafta sonu yaptığı açıklamalar da mavi boncuk havasında. Yine de tekrarlamak da fayda var. Sadece HDP’nin baraj altında kalması bile AKP için yeterli olabilir. Şunu da bir not olarak ekleyeyim. Eğer anketlerde MHP baraj üstü gözükürse, CHP tabanından HDP barajı geçsin diye oy geçişi olabilir.

İktidar partisinde son olanlar ile de ilgili görüşüm şudur. Erdoğan ile Davutoğlu arasında çıkan problemin temel kaynağının Paralel Yapı ile mücadele konusunda olduğunu düşünüyorum. Gerisi bence teferruat. Ayrıca bence Cumhuriyet döneminin en başarısız Dışişleri Bakanı neden Başbakan oldu?

Ortada pek çok isim geçiyor. Şahsi fikrim kimin olacağının pek de önemi kalmadı. Piyasalar gücün kimin elinde olduğunu gördü. Şimdi önemli olan ekonomi yönetiminde kimler olacak ve bir politika değişikliğine gidilip gidilmeyeceği. Ben, Mehmet Şimşek’in yeni Hükümet’te olmayacağını düşünüyorum. Ahmet Davutoğlu ve Mehmet Şimşek’in olmadığı bir ortamda ise TCMB Yeni Başkanı Murat Çetinkaya üzerindeki siyasi baskının daha da artacağı görüşündeyim.

Son cümle: Erken seçim olasılığının çok yüksek olduğunu düşünüyorum.

Yaşayıp göreceğiz…”

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (5)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)