Borsa yatırımlarında şanslı olma sanatı

BORSANINGUNDEMI.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Borsa yatırımlarında zeka ve tecrübenin bir arada çalışması eşsiz başarıları beraberinde getirebilir. Bir dönem Artemis fonunun yöneticisi olan ve şimdilerde Goshawk Asset Management’ın yatırım komitesi başkanlığını yapan Simon Edelsten Financial Times’daki yazısında birçok yönüyle borsanın briç oyununa benzediğini belirtiyor.

Edelsten briç oyununun nasıl oynandığını yazan bir rehberin altında ‘Şanslı olma sanatı’ ibaresinin yer aldığını belirtiyor. Bu ifade oldukça dikkat çekici. Çünkü borsada da şans gibi görünen şeyler pratik ve deneyimle beraber gelen iyi teknikten doğar. Borsa uzmanı briç oyununun da borsayla aynı beyin kaslarını çalıştırdığını, ikisinin de kalıpları tanımaya ve uygun şekilde yanıt vermeye dayalı olduğunu yazdı:

“Bridge oyununda, dört oyuncu iki ortaklık halinde oynar, ancak başlangıçta hiçbir oyuncu, ortağının elinde hangi kartların olduğunu bilmez. Oyun, oyuncuların sırayla tekliflerde bulunmasıyla başlar. Bu teklifler, ortaklıklarının puan kazanabilmesi için kaç “koz” (trick) kazanmaları gerektiğini belirtir.

Endişelenmeyin, bu yazıyı bir oyun kılavuzuna dönüştürmeyeceğim. Bilmeniz gereken tek şey, kazanmayı öngördüğünüz “koz” sayısı arttıkça, elinizde daha fazla yüksek değerli kart bulundurmanız gerektiğidir. Bu nedenle, doğru hedefi belirlemek, oyunun gidişatını tamamen değiştiren bir unsurdur.

Bunun bir benzerine hem profesyonel hem de günlük yatırımcılar sürekli olarak şahit olur. Piyasaların sunması muhtemel görünenden daha yüksek getirileri hedeflememeniz gerekir. Aksi takdirde bu getiriye ulaşmak için çok fazla risk almanız gerekir ve sonunda muazzam bir başarısızlık karşı kaşıya kalma olasılığınız artacaktır.

Portföyünüzde yüksek temettü getirisi sağlayan iyi şirketlerin sayısı azsa, temettü getirisini hedeflemeyin, bu durumda kaliteyi tehlikeye atmış olursunuz. Piyasalarda defter değerinin altında işlem gören çok sayıda hisse yokken, değer yoğunluklu bir yatırım yaklaşımını benimsemeyin. Size sunulan kartlardan yola çıkarak bir hedef belirlediğiniz sürece, oyunun ilerleyişi çok daha kolay olacaktır.

Bir fon yöneticisi olarak benim için bunun doğal bir sonucu, farklı piyasa koşulları için farklı yatırım tarzlarına uyumlu olmak gerekliliğidir. Tutarlı bir şekilde performans sunmak için uyum sağlamanız gerekir. Bu noktada deneyim, değişen koşulları en iyi nasıl öngöreceğinizi veya bunlara yanıt vereceğinizi anlamada yararlı olabilir.

Bu esnekliğin önemli olduğunu düşünüyorum. Ancak bugünlerde çok sayıda para yöneticisinin esnekliği reddetmesi oldukça şaşırtıcı. Parayı yönetmelerinin çok özel bir yolu var gibi görünüyorlar ve hiç değişemiyorlar. Fon yöneticileri eskiden daha esnekti ve bence böylesi mantıklıydı.

Bununla birlikte, büyük fon evleri daha sistematik hale geldikçe, ekip liderleri ve süreç takıntılı kurumsal yatırımcıların talepleri tarafından yönlendirildikçe, bu durum değişti. Bir yatırımcı olarak birçok durumda rüzgarın önemli bir süre size karşı olacağına inanıyorsanız, bu artık fon yöneticilerinizi değiştirme kararını vermeniz gerektiği anlamına gelir.

Briç ayrıca yatırım dünyasına benzer bir karakter kadrosuna sahiptir. Her ustalığın işe yarayacağını ve rakiplerinin papazlarının kendi aslarına kurban edileceğini düşünen ebedi iyimserler vardır. Oynadıkları herhangi bir kartla koz vereceğini ve kartların rakiplerin ellerinin her zaman güçlü olacağına inanan ebedi kötümserler vardır.

Yatırım dünyasında da benzer şekilde, size her şeyin güllük gülistanlık olduğunu ve tüm yatırımlarının sadece dünyayı dize getiren şirketlerden ibaret olmadığını, aynı zamanda hak ettiği değeri görmeyen ve bazı hisselerin değerinin altında işlem gördüğünü söyleyen yatırım yöneticileri var. Ayrıca, kıyameti, enflasyondaki beklenmedik dalgalanmaları ve finansal piyasaların çöküşünü tahmin etmekten zevk alıyor gibi görünen bir grup yatırımcı da eksik değil. Hiçbirine çok fazla kulak asmayın!

Şu anda elimizdeki kartlara baktığımızda, bana öyle geliyor ki hisse senedi piyasası ne güneş ışığını ne de fırtınalı bir dönemi gösteriyor teklif veriyor. Şirketler nakit akışlarını istikrarlı bir şekilde artırıyor ve büyük ekonomilerin çoğunda enflasyon ve faiz oranları düşüyor. Bu normal şartlarda uzun vadede olumlu bir bakış açısının temelidir.

Yatırım dünyasındaki ana endişelerse jeopolitiktir. Bu riskler her zaman mevcuttur ve ciddiye alınmalıdır. Ancak ortada bir savaş var diye korkaklığa kapılmak da akıllıca değildir. Briçte olduğu gibi, aklını başında tutmak çok önemlidir ve zaferlerin ve felaketlerin sizi rahatsız etmesine izin verilemez.

Bir yatırımcı olarak sanırım en büyük endişem bir hisse senedi için ne kadar ödediğim. Buffett, bu konuda şu anda popüler olan birkaç özdeyişte bulunuyor. Birincisi: "Fiyat, ödediğiniz şeydir. Değerse, elde ettiğiniz şeydir". İkincisi ise şöyle: "Harika bir şirketi adil bir fiyata satın almak, ortalama bir şirketi harika bir fiyata satın almaktan çok daha iyidir."

Bugünün piyasasına baktığımda, birçok pasif yatırımcının, gerçeğe uygun değeri temsil etmeyen veya buna yakın herhangi bir şeyi temsil etmeyen fiyatlarla bazı harika şirketleri satın almaya yönlendirildiğini hissediyorum. Pahalı Muhteşem Yedili hisseleri şimdilerde endekslere o kadar hakim ki, gelecekteki getirilerden korkuyorum.”

Edelsten aktif yatırımcı olarak mesleğe geri dönmesinin en önemli sebebi olarak borsalarda çok sayıda değer fırsatının ortaya çıkmasını gösterdi. Borsa uzmanı yazısının sonunda 94 yaşındaki Warren Buffett’ın hâlâ haftada sekiz saat briç oynadığını da sözlerine ekledi.

BofA'dan S&P 500 için yeni tahmin

Pasif yatırım borsaları ‘bozuyor’

Borsada Trump etkisi ne zaman sona erecek?

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.