E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaTeknik AnalizBorsa İstanbul'da tepki alımları görülebilir---

Borsa İstanbul'da tepki alımları görülebilir

Borsa İstanbul'da tepki alımları görülebilir
01 Ekim 2015 - 09:00 borsaningundemi.com

Dünya piyasalarındaki yükselişle birlikte Borsa İstanbul'da yükselişler denenebilir

Borsada anket etkisi 
Dünya borsaları Avrupa ve Japonya’nın ilave genişleyici politika adımları atacağı beklentisiyle yılın üçüncü çeyreğini güçlü bir yükselişle kapattı. Üçüncü çeyrekte ABD ve Avrupa borsalarındaki kayıpların 2011 yılından beri görülen en yüksek seviyeye ulaşması tepki alımlarının da çok sert olmasına yol açtı. 
Küresel risk iştahının yükseldiği bir ortamda yüksek betalı Türkiye piyasalarının gelişmekte olan piyasalardan daha iyi performans göstermesini beklerdik. Ancak saat dört civarında piyasalara sızan ve Ak Parti’nin oy oranının son seçimlere göre değişmediğini gösteren Konda seçim anketi işe bozdu. 
Dünya borsalarının sert bir şekilde yükseldiği son 90 dakikada Borsa İstanbul  500 puandan fazla değer kaybederek  günü küçük bir kayıpla kapattı.  Borsadaki kötümserlik döviz, tahvil ve CDS gibi ekonomi açısından daha önemli piyasalara yansımadı.  Dünyanın gerisinde de kalsa hisse senedi haricindeki piyasalar günü sınırlı kazançla kapatmayı başardı. 


Bundan sonra ne olacak?   Sene başından beri geride kalan Türkiye piyasaları aradaki farkı kapatabilecek mi? Yoksa dünyanın gerisinde kalmaya devam mı edecek? 
Bizim görüşümüz kısa vadede dünya borsalarındaki yükselişe paralel Türkiye piyasalarında tepki alışlarının görüleceği yönünde. Kısa vadede ABD ve Avrupa borsalarındaki yükselişe paralel Borsa İstanbul 75,000 seviyesindeki direncini kırıp 75.000-80.000 bandına çıkmayı deneyebilir. 

Ancak yükselişin kalıcılı olmasını beklemiyoruz. Bunun arkasında harici ve dahili iki temel risk var.  Yurtdışıyla başlayalım.  AB ve Japonya’nın ilave genişleyici parasal önlemler alarak paralarına değer kaybettirmesi piyasalarda kısa bir balayı haftası yaşanmasını sağlayabilir. 

Ancak küresel büyümenin yavaşladığı bir konjonktürde Avrupa ve Japonya merkez bankalarınca atılacak adımların başta Çin olmak üzere gelişmekte olan ülkelerde kur savaşlarına yol açması muhtemel. 

Renminbinin değer kaybetmeye devam etmesi Asya’dan başlayarak Avrupa ve Güney Amerika’daki gelişmekte olan ülkelere yayılan bir satış dalgasını tetikleyebilir. Türkiye milli gelirinin %25’ini aşan 180 milyar dolarlık açık pozisyonuyla döviz şoklarına karşı en kırılgan ülkelerden birisi. 

Yurtiçi ile devam edelim. Piyasalara sızdırılan son Konda anketi HDP’den Ak Parti’ye sınırlı bir geçiş gösterse de Haziran seçimlerinde oluşan büyük resmin değişmediğini gösteriyor. Seçmenin tercihi siyasi partilerin uzlaşarak bir koalisyon hükümeti kurmasını gerektiriyor. Ancak yaz aylarında yaşadığımız gelişmeler meclisten uzun süreli ve güçlü bir koalisyon hükümeti çıkması konusunda iyimser olmamızı zorlaştırıyor. 

Haziran başında yazdığımız strateji raporunda “Fırtına Mevsimi” temasını kullanarak olumsuz bir tablo çizmiştik. Fırtına mevsimine kısa bir ara vereceğiz. Ama fırtına geri gelecek. Küresel fırtınaya arkasında halk desteği olan bir hükümet (tek parti veya koalisyon) ve güçlü bir reform programıyla girmek tek şansımız. 

Serhat Gürleyen - İş Yatırım

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)