Borsa İstanbul'da tepki alımı var

Borsa İstanbul güne yatay seviyeden başladı. Açılış sonrası endeks yükselişe geçti ve 80 bin puanı aştı. Dolar kurunda ise dünkü yükseliş bugün yataya döndü ve 2.90 TL seviyesinde stabilleşti.

Analistler iyimserliğin küresel piyasalardan kaynaklandığını öne sürüyorlar.

Destek Menkul'den Adnan Çekçen piyasalarla ilgili şu yorumu yaptı:

Yeni haftaya başlarken endeksi yukarı taşıyan iki önemli sebebi ön plana çıkabiliriz. Öncellikle Çin tarafında açıklanan büyüme rakamının beklentileri aşması ve yüzde %7’lik büyüme hedefinin bir puan aşağısında gerçekleşmesi aynı grupta yer alan gelişmekte olan ülke borsaları açısından da olumlu karşılandı. Dünyanın en büyük 2. ekonomisindeki büyüme endişelerinin bir nebze azalması TL varlıklarını da yukarı taşıdı. Bunun dışında küresel piyasalarda Merkez Bankalarının ek teşvik sinyalleri verdiği bir dönemden geçiyoruz. Çin büyümesi her ne kadar en kötüyü yansıtmasa da yavaşlama eğilimini koruması, ihracattaki daralma Çin Merkez Bankası’nın ek teşvik hamlesini devreye sokabileceğine işaret ediyor. Biz geçtiğimiz hafta boyunca bu hikayeyi içerde fiyatladık. Ayrıca bu hafta yapılacak Avrupa Merkez Bankası(AMB) toplantısında da benzer bir hamle gelme olasılığı söz konusu. AMB’ nin hali hazırda yürüttüğü parasal genişleme politikası özellikle bölgenin enflasyonu üzerinde yeterince etkili olmadı. Birçok AMB yetkilisi de bu konuya vurgu yaparak parasal genişleme tutarının artırabileceği yönünde sinyaller veriyor. Diğer taraftan FED’ in faiz artırımına gitme ihtimalinin azalması ve düşük faiz politikasına devam edebileceği yönündeki beklenti de fiyatlamaların içerisinde yer alıyor. Yani küresel talep endişeleri, Merkez Bankalarının elini kolunu bağlıyor ve para politikalarının sıkılaşmasına engel oluyor. Ayrıca geçtiğimiz Cuma günü borsada yaşanan sert satışının ardından teknik olarak tepki alımının gerçekleştiğini ve fiyatlamaların içerisinde bu reaksiyonunda olduğunu söyleyebiliriz. 

Görüldüğü üzere küresel piyasalarda bol likidite haberleri endeksi yukarı taşıyan önemli bir etken olarak gösterilebilir. Her ne kadar son seçim anketlerinin geneli yine bir koalisyon sonucuna işaret etse de bunun yeni bir hikaye olmadığını biliyoruz. Koalisyon sonucu, elbette birçok kesim için bir belirsizlik süreci anlamına geliyor. Fakat bu yeni kötü bir hikaye değil ve son koalisyon görüşmeleri kadar uzun bir sürecin yaşanacağını bir çok kesim beklemiyor. Dolasıyla TL varlıklarında alıma giren bir çok piyasa aktörü koalisyon veya tek partili bir iktidarı değil, sadece hükümet kurulumunu fiyatlıyor diyebiliriz. 

Kurda tarafını incelediğimizde ise buradaki yükselişlerin sınırlı kaldığını görüyoruz. Yani endeks tarafını aşağı çekebilecek bir kur yükselişinden bahsetmek için 2.92-2.93 üzerinde bir fiyatlama görmemiz gerekiyor. Çünkü Dolar/TL teknik olarak 3.07’den başlayan düşüş kanalını hala koruyor. Yani kurdaki ara ara yaşanan yükselişleri bir tepki alımı olarak değerlendirmek gerek. 2.90’nın biraz üzerinde bir fiyatlama endeksi henüz rahatsız etmiyor. Ancak başta belirttiğimiz üzere 2.93’ün üzerinde bir fiyatlama görülürse endeks tarafında kar satışı gelebilir ve bu taraftaki yükselişi sınırlandırabilir. 

Son olarak geçtiğimiz günlerde yapılan hazine ihalelerinin nispeten başarılı olması gösterge faizi de aşağı çekiyor. TL varlıklarındaki bu olumlu tablonun da faiz üzerindeki etkisini görmek mümkün. Hem faiz hem de kurdaki yükselişlerin sınırlı kalması, endeksi yukarı taşıyan iç etkenler olarak görülüyor. Ancak endeks tarafında henüz 80 bin üzerinde bir günlük kapanış gerçekleşmedi. Bu gerçekleşirse TL varlıkları üzerindeki pozitif hava devam edebilir. 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.