Borsa İstanbul düşüşle kapandı

BORSAGUNDEM.COM

Borsa İstanbul'da düşüş etkisini devam ettiriyor. Geçtiğimiz günü tepki alımlarıyla pozitif tarafta kapatan BİST bugüne yüzde 0.19 oranında düşüşle 96 bin 473 puandan başladı.

Dolardaki yükselişin etkisiyle birlikte Borsa İstanbul'a yine satış geldi. 

Seans ortasına doğru karışık seyreden Borsa İstanbul gün ortasına yüzde 0.83 oranında düşüşle 95 bin 861 puandan girdi.

Kapanışa doğru satışların artmasıyla birlikte BİST günü yüzde 1.40 oranında düşüşle 95 bin 306 puandan kapadı.

Açılışın ardından en düşük 94 bin 950 puan, en yüksek 96 bin 783 puan sevisi görüldü.

İç piyasada seçimin yaklaşmış olması, yüksek enflasyon ve cari açık olumsuzluğu tetikleyen nedenler arasında.

Yılın ilk çeyreğinde yüzde 7.4’lük büyüme yakalanmış olsa da seçim sonrasında ekonomi politikalarında nasıl bir yön izleneceği bilinmediğinden geleceğe yönelik değerlendirmeyi piyasalar uzmanları tam olarak yapamıyor.

Merkez Bankası’nın faiz artışı dolar tarafında sınırlı etki yarattı ve dolar tekrardan güçlenmeye başladı.

Ayrıca TSK’nın Kandil operasyonunu başlatmış olmasıyla birlikte riskler ön plana çıkmaya başladı.

Tüm bunların yanında Fed ve ECB’nin faiz politikasında değişikliğe gidip gitmeyeceği piyasalar tarafından yakından izleniyor.

Küresel piyasalarda ise ABD ve Kuzey Kore arasındaki görüşmeler etkili oldu. Görüşmeler öncesinde Asya borsaları yükselirken ABD piyasaları temkinli seyretti.

Bugün açıklanacak önemli veriler 12/06/2018

Günün önemli şirket haberleri 12/06/2018

DOLAR GÜÇLÜ SEYREDİYOR

Ekonomide devam eden kırılganlık ve seçim sonrası ekonomi politikalarının nasıl oluşacağına yönelik belirsizliğin dün yabancı çıkışına neden olmasıyla piyasalar dalgalanırken, dolar/TL'de 4.50 seviyesinin üzerindeki hareket sürüyor.

Türkiye özelinde risk iştahının azalmasına paralel dün borsada gün içi düşüş yüzde 2'yi geçmiş, dolar/TL ise yönünü yukarı çevirmişti. TL'de dün gözlenen benzer gelişmekte olan ülke para birimlerinden negatif ayrışma bu sabah da devam ediyor.

Analistler yurtiçi piyasalarda genel kırılganlığın devam ettiğini, yurtdışı taraftan ise ABD ve Avrupa merkez bankalarından gelecek açıklamaların da gelişen ülke piyasalarındaki hareketlerin dalga boyunu artırabileceği belirtiliyor.

Yurtdışında izlenen bir diğer konu ise ABD ve Kuzey Kore liderlerinin görüşmesi. ABD ve Kuzey Kore devlet başkanları 1953 yılında sona eren savaştan bu yana ilk defa bir araya geldi. Dolar, tarihi zirvenin başlamasıyla birlikte üç haftanın en yüksek seviyesini görürken, Asya borsaları ise artıda bulunuyor.

Dolar güne 4.53 lira seviyesinden başladı. Saat 18:04 itibariyle dolar 4.5638 lira seviyesinde bulunuyor. Açılışın ardından dolar en düşük 4.5208 lira, en yüksek 4.5802 lira seviyesi görüldü. Euro ise 5.3804 lira seviyesinde bulunuyor. Euro/dolar paritesi 1.1785 seviyesinde. Gram altın 190.6 liradan alıcı buluyor. 2 yıllık tahvil faiiz yüzde 18.97 seviyesinde.

Bir bankacı, bu sabah itibariyle dünkü hareketin devam ettiğini söyleyerek, "Cari açık yüksek, jeopolitik riskler devam ediyor. Asıl önemlisi seçim yaklaşıyor ve seçim sonrasında hem siyasi hem de ekonomi ve para politikaları açısından nasıl bir resim oluşacağı belli değil. Diğer taraftan yerli kurumsal döviz talebi hiç hız kesmiyor. Kurumların döviz borcu zaten yüksek, dolar/TL 4.50'nin altına indiğinde ise bu talep daha da artıyor" dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Kandil'in bir "terör kaynağı" olmaktan çıkaracaklarını belirterek, Kandil'e dönük operasyon başlattıklarını ve bu operasyonların devamının geleceğini söyledi.

Analistler seçim sonucunda oluşabilecek senaryolarda ekonomi politikalarının nasıl gelişeceği konusunda belirsizliğin yatırımcılar açısından risk oluşturduğuna dikkat çekiyor. Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in gelişmekte olan Avrupa ülke notlarından sorumlu Paul Gamble, dün Reuters ile söyleşisinde TCMB'nin attığı son adımlara ilişkin, "Kısa süreli olarak bazı gerilimleri azalttılar ancak hala para politikası üzerinde siyasi etki konusunda belirsizlik sürüyor" dedi.

Merkez Bankası kısa süre önce, yüksek enflasyon ve cari açık gibi pek çok sorunların baskıladığı lirayı desteklemek için faiz oranlarını 400 baz puandan fazla artırdı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise Mayıs ayında yaptığı bir söyleşide Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesiyle "para politikalarında daha etkin bir başkan" görüntüsü vermeye mecbur olduğunu söylemiş, bu açıklamalar ise piyasalarda sert dalgalanmalara neden olmuştu. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turda tamamlanıp tamamlanmayacağının yanı sıra milletvekili seçimi sonucunda TBMM'deki sandalye dağılımının nasıl şekilleneceği de yakından izleniyor.

Seçilen cumhurbaşkanını aday gösteren partilerin TBMM'de yeterli bir çoğunluk elde edememesi olasılığı az değil. Bu ihtimal de piyasalarda 'seçimlerin yenilenme riskini' gündeme getiriyor ve bu endişenin kuvvetlenmesi halinde piyasalara satış baskısı olarak yansıması ihtimali göz ardı edilmiyor.
Tahvil/bono piyasasında ise geçen hafta yüzde 15.41 seviyesine kadar yükselen 10 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi PPk kararları sonrası Cuma günü ise yüzde 14.95'e kadar gerilemişti. Ancak dün TL cinsi varlıklarda gözlenen değer kaybı tahvillerde de kendisini gösterdi. Tahviller zaten son dönemde seçim öncesi artan harcamalar ve yüksek enflasyon nedeniyle baskı altındaydı.

Aynı bankacı "Kısa vadeli tahviller TCMB'nin sıkı para politikasını fiyatlıyor, ancak uzun vadelerde görülen yükseliş çok anlamlı değil. İki ve 10 yıllık tahvillerde faiz farkı 350 baz puan civarında. Burada 10 yıllık tahvil faizinde bir miktar düşüş beklenebilir, kısa tarafta da yüzde 19 bileşikler artık alım yeri olarak görülebilir" dedi.

Gösterge 10 yıllık tahvilin bileşik faizi dün spot kapanışta ortalama yüzde 15.26, valörde son işlemde yüzde 15.29 seviyesindeydi. İki yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi ise dün spot kapanışta ortalama yüzde 18.81, valörde son işlemde yüzde 18.86 seviyesindeydi.

KÜRESEL PİYASALAR

Dolar, ABD ile Kuzey Kore devlet başkanları arasındaki tarihi zirvenin başlamasıyla birlikte üç haftanın en yüksek seviyesini görürken, Asya borsaları ise artıda bulunuyor.

ABD ve Kuzey Kore devlet başkanları 1953 yılında sona eren savaştan bu yana ilk defa bir araya geldi.

ABD Başkanı Donald Trump ve Kuzey Kore lideri Kim Jong Un'un karşılıklı hakaretlerde bulunduktan sadece birkaç ay sonra yapılan bu görüşmeden netice almaları Kuzeydoğu Asya'nın güvenlik çehresini kalıcı şekilde değiştirecek diplomatik bir dönüm noktası teşkil edebilir. Trump Kim ile "iyi bir ilişki" kurduğunu ifade etse de, iki ülke arasında nükleer silahlar kaynaklı gerilim olduğu göz önüne alındığında görüşmelerin nasıl ilerleme kaydedilmeyeceğine yönelik şüpheler bulunuyor.

Milyonlarca kişinin öldüğü 1950-53 yılları arasındaki Kore Savaşı sadece ateşkes ile sonuçlandığı için iki ülke teknik anlamda hâlâ savaş halinde.

Wall Street'ten yön bulamayan Japonya dışındaki Asya-Pasifik borsaları MSCI endeksi açılıştan sonra artı ile eksi arasında gidip geldikten sonra yüzde 0.1 artıda bulunuyor. ABD'nin Dow Jones endeksi dün neredeyse yatay, S&P 500 ise yüzde 0.1 artıda kapandı.

Pekçok uzman Kuzey Kore ile bundan önce yapılan görüşmelerden netice alınamadığını hatırlatarak Kore yarımadasının nükleer silahlardan arındırmaya bir başlangıç oluşturması amaçlanan zirvede başarı eşiğinin oldukça düşük oduğunu ifade ediyorlar.

Bazı analistler ABD ile Kuzey Kore arasındaki nükleer gerilimin ve Kuzey Kore'ye yaptırımların ortadan kalkmasının dünya ticareti ve şirket bilançolarına etkisinin "asgari" olacağına dikkat çekiyorlar.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.