Günlerdir bütün dünya Türkiye'nin güney sınırına odaklanmış durumda. Suriye'nin aylardır direnen devlet başkanı Esad'ın, muhaliflere karşı yürüttüğü şiddete kimyasal fESAD karşınca, Türkiye'nin çok uzun süredir Esad'a karşı yürütmüş olduğu tavra önce Beyza Saray, ardından da Birleşmiş Milletler katıldı. Hatta öyle ki, Suriye'den gelen kimyasal saldırı görüntüleri aylardır Esad yönetimini Batı'nın devlerine karşı savunmaya çalışan Rusya'yı bile pes ettirdi ve Rusya Akdeniz'deki donanmasını ve kuvvetlerini geri çekme hazırlığı yapmaya başladı.
İşte Akdeniz'in doğusunda kaynayan sular, FED'in "bol para bitti, yeni döneme hazır" olun açıklamalarının ardından özellikle Türkiye piyasalarında deprem etkisi yarattı. Dolar tarihinde ilk kez 2 TL'yi aştı, altın fiyatları sıçradı, borsa darmadağın oldu.
Uzmanların piyasalarda gerilimin bu kadar artmasına ilişkin gösterdiği ortak neden, FED politikalarına karşı ısrarla eski politikasını sürdüreceğini açıklayan ve faiz silahını toprağa gömen Merkez Bankası'nın yarattığı etki ve daha da ötesi Suriye'de yaklaşan savaşın oluşturduğu belirsizlik ortamı.
Peki İstanbul Borsası gerçekten savaşlardan bu kadar korkuyor mu? Yakın coğrafyada veya tarihin akışını değiştiren türde savaşlar ve yıkımlar Türk hisselerine yatırım yapanları batırıyor mu? Yoksa bunun tam tersi mi oluyor? Yani İstanbul Borsası bir savaş bağımlısı mı?
Tarih tekerrürden ibaretse, yaklaşan Suriye savaşı İstanbul Borsası için sanılanın aksine büyük bir yıkım vaat etmiyor. İşte paralimani.com'un analizi...
BORSANIN SAVAŞLARDA SEYİR DEFTERİ Türkiye'nin yakın coğrafyası aslında savaşların asla bitmediği bir coğrafya. Kuzey'de Rusya ve Çeçenistan, Azerbaycan ve Ermenistan, güneyde ise Irak, İran, Suriye ve belki biraz sınırdan uzaklaşıldığında Afganistan.
Dünyanın en karışık coğrafyasının tam ortasında duran Türkiye, son 25 yıl içerisinde biri okyanus ötesi olmak üzere 4 küresel toplu şiddetle sınav verdi.
KÖRFEZ SAVAŞI (YIL 1991): İLK BOMBA DÜŞER DÜŞMEZ RALLİ Bunlardan ilki 1991 yılındaki Körfez Savaşı'ydı. 1990 yılının 4 Ekim'inde zirve yapan Borsa İstanbul, bu tepe noktasının ardından en karışık sınır noktası olan Irak'ta Saddam Hüseyin'in Kuveyt'i işgalinin sancılarını yaşamaya başladı. Bu ülkeyi Irak'ın 19. vilayeti olarak işgal ettiğini söyleyen Saddam'a karşı sürekli uyarılarda bulunan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 29 Kasın 199'da Irak'a 1.5 ay mühlet verdi ve Kuveyt'ten çekilmemesi durumunda Irak'a askeri harekat gerçekleştirileceğini açıkladı.
Bu süreçte yaklaşan savaşın sarsıntısına kapılan borsa hava harekatında ilk bombanın düştüğü 16 Ocak 1991 tarihine kadar yüzde 38.88 oranında değer kaybetti. Fakat ilk bombanın düştüğü günün ertesinde hiç kimsenin beklemediği bir şey oldu ve Borsa İstanbul yüzde 8.29 yükseldi. Bu tarihten sonra yükselişle hızlanarak devam etti ve tarih 26 Şubat 1991'i yani, ilk bombanın düştüğü tarihten 29 işlem günü sonrasını gösterirken, endeks düştüğü 33.62 puan seviyesinden 54.34 puana sıçramıştı. Yani Irak'a bombalar yağarken ve kara operasyonu başlayalı henüz 2 gün olmuşken Borsa İstanbul'un yatırımcısına getirisi yüzde 61.6'ya ulaşmıştı.
Yani zaten çok yükselmiş ve düzeltme gerçekleşmesi teknik olarak da kaçınılmaz olan Borsa İstanbul'a Körfez Savaşı yeniden zirve seviyeye ulaşmanın kapılarını aralamıştı.
11 EYLÜL'ÜN YASI SADECE 7 GÜN SÜRDÜ! Körfez Savaşı'nın ardından Irak daha da karıştı. Saddam'a karşı başlayan ayaklanmalar, Ortadoğu'da dengeleri değiştiren bir süreci başlatırken ABD'nin düşmanlarının sayısını da hızla artırdı. Ve batı ülkelerine karşı yükselen kin, 11 Eylül'de ABD'nin süper sembollerinden Dünya Ticaret Merkezi'nin İkiz Kuleler'ine El Kaide tarafından yapıldığı belirtilen saldırı, dünyanın seyrinin değiştiği gündü.
2974 kişinin öldüğü ve 24 kişinin kayıp olarak bildirildiği saldırı aslında en çok da dünya barışını vurmuştu.
İkiz Kuleler'e yapılan ve Türkiye dahil tüm dünyanın canlı yayında dehşet içerisinde izlediği saldırıların olduğu gün, Borsa İstanbul günlük yüzde 8.93'lük düşüşle çöktü.
Sonraki 7 işlem günündeki çöküş ise yüzde 21.40'ı buldu. Aslında 11 Eylül'ü yapısı itibariyle diğer savaşlardan ayıran en önemli özellik, bu saldırıların hiç kimsenin beklemediği bir zamanda ve aniden yapılmuış olmasıydı. Diğer savaşlarda ise savaşa götüren süreçler yaşandığı için borsa, 11 Eylül saldırılarına tepkisini saldırılar gerçekleştikten sonra ancak verebilmiş oldu. Halbuki Körfez Savaşı'nda borsa fiyatlamasını adım adım savaşa giden süreçte yapabilmişti.
Buna rağmen Borsa İstanbul'un 11 Eylül yası sadece 7 işlem günü sürdü. 9 bin 295 puandan 7 bin 306 puana kadar düşen Borsa İstanbul, 7 günün sonunda ise hızla yükselmeye başladı.
11 Eylül saldırılarının üzerinden 47 işlem günü geçtiğinde borsa endeksi 12 bin 263 puana ulaşmıştı. Yani yükseliş yüzde 68'e ulaşmıştı.
11 EYLÜL RALLİSİNİ AFGANİSTAN OPERASYONU BİLE BOZAMADI Fakat 11 Eylül süreci dünya barışının peşini bir türlü bırakmadı ve ABD, saldırıların sorumlusu olduğu belirtilen El Kaide'ye karşı bir sürek avı başlattı. Amansız takip sonunda Afganistan'da sona erdi. Afganistan'da Taliban Yönetimi'nin El Kaide'yi ve lideri Usame Bin Ladin'i koruduğu ve desteklediği gerekçesiyle ABD'nin gazabına maruz kaldı.
Afganistan'a 7 Ekim 1991 tarihinde yapılan hava operasyonunun olduğu gün Borsa İstanbul'daski düşüş sadece yüzde 1.31'di. Aslında 11 Eylül ertesi rallinin keyfini süren borsa, Afganistan'a düzenlenen saldırıyla hiç istifini bozmadı demek daha doğru olur. Afganistan Operasyonu'ndan 30 işlem günü sonra Borsa İstanbul yüzde 61.4 yükselmişti.
SADDAM'IN DEVRİLİŞİ (2003): OPERASYONDAN 3 GÜN SONRA YİNE RALLİ! Bu ralli Ortadoğu'da işler Arap saçına dönerken bile devam etti. Endeks 2002 yılının 18 Kasım'ında 14 bin 58 puanla zirveye oturmuştu. fakat bir başka savaş kapıya dayanmıştı. Saddam'ın Birleşmiş Milletler'le savaşa girdiği tarihten 11 yıl sonra, aynı coğrafyada yeniden savaş çanları çalıyor ve bu defa Batı kitle imha silahları bulundurduğunu iddia ettiği Saddam'ın kellesini istiyordu.
Savaş yine öncesinde piyasada karşılığını buldu ve işgal orduları Saddam'ın topraklarına girene kadar (20 Mart 2003) Borsa İstanbul zirvesinden yüzde 31.4 düştü.
Sonraki iki günde de kayıplar yüzde 7.8 daha arttı.
Fakat borsanın savaş yası yine çok uzun sürmedi. 24 Mart 2003'te başlayan yükseliş endeksi sadece 27 işlem günü sonra 8 bin 893 paundan 11 bin 510 puana kadar taşıdı. Yani endeks savaş sürerken yüzde 29.43 değer kazanarak yeniden zirve yaptı.
TARİH DİYOR Kİ: BORSA SAVAŞLARI SEVER! Şimdi ise Beşar Esad yönetimine karşı Suriye'ye bir askeri operasyon başlıyor. Artık operasyonun zamanlaması bir an meselesi. İlginçtir borsa önceki örneklerde olduğu gibi yine zirveden yüzde 29 düşmüş durumda. Borsanın tarihi zirvesini 93 bin 398 puanla yaptığı 22 Mart 2013'ten bugüne kadar geldiği nokta 66 bin 370 puan.
Şimdi tarih tekerrür edecek mi sorusu yine akıllarda. Suriye'ye ilk bombanın düştüğü gün ve ardından neler olacağını hep birlikte göreceğiz. Fakat tarih diyor ki: Borsanın savaş korkusu ilk bomba düşene kadar. Bomba düştükten sonra düşüş en fazla 7 işlem günü sürüyor. Ardındansa yeni bir ralli başlıyor. Ve bu ralli de zirvede bitiyor.
DİKKAT! BİR SAVAŞ DA PARASAL CEPHEDE Bu defa diğer savaşlardan farklı olan nokta ise dünyada küresel para trafiğini değiştirecek büyüklükte bir politika değişikliğinin gündeme gelmesi. FED'in parasal genişlemeyi sona erdirme politikasının savaş rallilerine karşı galip gelip gelmeyeceği ise ilk defa test edilecek.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.