E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemBekir Bozdağ: İhanete müsade etmeyeceğiz---

Bekir Bozdağ: İhanete müsade etmeyeceğiz

Bekir Bozdağ: İhanete müsade etmeyeceğiz
28 Ocak 2015 - 13:28 borsaningundemi.com

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Gülen Cemaati'ne ilişkin açıklamalar yaptı

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, MİT tırlarının aranmasına ilişkin çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.

İşte Bozdağ'ın açıklamasından satır başları:

"Reyhanlı'da  bir terör saldırısında onlarca vatandaşımız şehit oldu ve onlarcası da yaralandı.  Hatay, Reyhanlı, özel yetkili savcılık bakımından  Adana'ya bağlı. Bu soruşturmayı  yapanlar tıra gittiler, Kırıkhan'da gittiler, başka yerde tırın üzerine çıktılar,  ellerindeki kameralarla görüntüler çektiler ama  Hatay Reyhanlı'da bu kadar  insanımız hayatını kaybetti, bunlardan hiçbirisi Adana'dan kalkıp olay yerinde  bir inceleme yapmadı. Çok ilginç

KİMDEN BU TALİMATI ALDI?

Bütün bunların  sebebini vatandaş olarak, Adalet Bakanı olarak soruyorum. Sadece muhbiri doğru  yerine koyup, hareket eden, kanunu bir tarafa atıp, kendi keyfine göre hareket etmesini sağlayan güç nedir, kimden bu talimatı aldılar?  Anayasa, yasa bu yetkiyi vermiyor. Neden yapıldı bu kanun çiğnemeleri? Türkiye'yi teröre yardım eden bir  ülke olarak göstermek için yapılmıştır, birinci nedeni budur.

 İkinci nedeni  Türkiye'nin Başbakanlığını, hükümetini uluslararası mahkemelerde yargılatacak bir  süreci başlatmak, orada yargılanmasını sağlamak. Üçüncü bir nedeni de MİT  uluslararası bir boyut kazandı. Türkiye'nin istihbarat teşkilatına güvenenlere  bir mesaj verilmek istendi. 'Siz Türklere güvenmeyin, onlar kendi ülkelerinde bir  yerden bir yere tır dahi sevkedemiyorlar' dedirtmek gibi birtakım hedefleri var.  Bunların her biri bu ülkeye ihanettir.

MÜSADE EDİLEMEZ

MİT tırları hadisesi bu ülkenin anayasa,  yasasına ve hukuka bağlı vicdanla hareket eden bir yargı görevini yapacağı bir iş  ve işlem asla değildir. MİT tırları hadisesini ülkeye dönük bir ihanet olarak  gördüğümü her zaman ifade etmek isterim. Milletimiz de bunu görmüştür, hukuku bir  kılıca çevrilmesine yargı görevi yapan da olsa bu, buna asla biz müsaade etmeyiz.  Bizim demokrasimiz de hukuk devleti anlayışımız da buna müsaade etmez, etmesi de  mümkün değildir.

Benimle ilgili terörden soruşturma başlattılar.  Terörle yetkili savcı, Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanı hakkında terörle ilgili  dosya açtı. Düşünün, Adalet Bakanı'na terörist muamelesi yapan bir anlayış. Bu,  bakana terörist muamelesi yapmaktır. Bu, böyle bir şey olabilir mi? Adalet  bakanları, savcıları her zaman aramıştır."

CEMAAT OKULLARI

(Yurt dışındaki okulların dönüştürülmesi)  Eğitim ve din konusuyla ilgilendiğini düşündüğümüz insanların,  eğitim ve din  konusu dışında her şeyle ilgilendiğine tanıklık ettik.Bu  kurumların, Türkiye aleyhine çalışmaların yürütüldüğü üslere dönüştüğünü de  görüyoruz. İşi gücü eğitim olan bir kurumun yöneticileri, orada çalışanlar,  onlarla işbirliği yapanların, Türkiye aleyhine ilgili ülkeler karar alsın,  Türkiye aleyhine sonuçlar çıkarsın, Türkiye'yi orada kötü bir noktaya taşısınlar  diye bir gayretin, bir çabanın içerisinde olduğunu siz ülke olarak görürseniz,  buna dair bir tedbir alma gerekliliği duymaz mısınız?"

BU BİLGİLER NEREYE TRANSFER EDİLDİ?

Türkiye'nin Başbakanı, Genelkurmay Başkanı,  Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, herkesin telefonları ve ofisleri dinleniyor.  Kimlerin dinlediğine ilişkin çok ciddi veriler var. Şimdi soruyorsunuz, işi gücü  eğitim olan biri, ülkenin Başbakanını dinlediğinde elde ettiği veri ne işine  yarayacak? Genelkurmay Başkanını, Cumhurbaşkanını dinlediği zaman dini amaçlar  bakımından bunu nasıl kullanacak, eğitim amaçları bakımından bunu nasıl  kullanacak? Bu bilgiler ne işine yarar? Bu bilgiler nereye transfer edildi?

GÜLEN HUMEYNİ GİBİ DÖNEBİLİRDİ

Eğer 17 Aralık olmasaydı veya geç olsaydı,  millet bu yapılanmanın Türkiye içinde eriştiği gücün farkına varmamış olsaydı,  Fethullah Gülen,  Pensilvanya'dan Türkiye'ye Humeyni'nin İran'a dönüşü gibi  dönebilirdi. Bu açıdan baktığımızda 17 Aralık, Türkiye'nin böylesi bir dönüşüme  'dur' dediği gün de olmuştur.

Özel yetkili mahkemelerin geri döneceği"ne  yönelik iddiaların yer aldığı haberi çarpıtma olarak nitelendirerek, "Bu  kesinlikle özel yetkili mahkemelerin yeniden dönüşü değildir. Çünkü özel yetkili  mahkemeler özel soruşturma usulü olan, özel yargılama usulü olan hususlara bakan  mahkemelerdir.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)