Turcas Petrol 2014 Mali Yılına İlişkin Genel Kurul Toplantısını, Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Aksoy, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yılmaz Tecmen, CEO ve Yönetim Kurulu Üyesi Batu Aksoy ile Yönetim Kurulu Üyeleri Banu Aksoy Tarakçıoğlu, Ayşe Botan Berker ve Neslihan Tonbul’un katılımıyla gerçekleştirildi. Conrad Otel’de düzenlenen Genel Kurul’da konuşan Erdal Aksoy, 2014 yılı mali sonuçlarına ve 2015 yılı hedeflerine dönük bilgiler verdi. Aksoy; Türkiye’de olumlu ve olumsuz gelişmelerin bir arada yaşandığı hareketli bir yılı geride bıraktıklarını belirterek; “Turcas olarak enerji alanındaki yatırımlarımızı çeşitlendirip riskleri minimize etme yolunda adımlar attık. Öte yandan akaryakıt piyasasındaki öncü konumumuzu korumayı başardık” dedi.
Yatırımcıların yoğun ilgi gösterdiği toplantının sonunda ise Turcas Petrol CEO’su Batu Aksoy, Borsagundem.com’a önemli açıklamalar yaptı. Batu Aksoy, hisse performansından petrol fiyatlarına, Türkiye’nin büyüme hızından enerjiye sorularımızı yanıtlarken yapmayı planladıkları yeni yatırımları da anlattı. İşte Turcas Petrol CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Batu Aksoy’un çarpıcı cevapları, borsadaki hissedarlarına gönderdiği önemli mesajlar…
“TÜRKİYE ÖZELLİKLE SEÇİMLERDEN SONRA BÜYÜMEYE ODAKLANACAKTIR” -Hisse performansınızdan memnun musunuz? Batu Aksoy: Hisse performansımızdan memnun değiliz tabi ki. Türkiye’de enerji sektörü zor bir dönemden geçiyor. Turcas, şoklara karşı kendisini daha dayanıklı hale getirmek için 10 sene önce portföyünü çeşitlendirmeye gitmişti. Bundan dolayı akaryakıt dağıtımında Shell’le birleştikten sonra enerji sektörüne giriş yaptık.
Biliyorsunuz, Türkiye’deki büyüme yüzde 3 seviyelerine düştü. Tabi ki biz de yüzde 5-6 seviyelerinde büyür diye birçok yatırım yapmıştık. Ama bu şekilde düşmesi burada kalacağı anlamına gelmiyor. Ben inanıyorum ki Türkiye özellikle seçimlerden sonraki dönemde büyümeye odaklanacaktır. Çünkü 4 sene seçim olmayacak. Elbette enerjiye olan talep artacak ve bizim düşüncemize göre fiyatları daha makul seviyelere getirip yatırımlarımızı döndürmemize imkan sağlayacak bir ortam oluşacak.
Diğer taraftan kur hareketleri de bizim hem hisse fiyatımızı hem operasyonel faaliyetlerimizi çok etkiliyor. Çünkü TL kazanıyoruz, ama diğer tarafta döviz borç ödüyoruz. Çünkü ciddi yatırımlar yaptık. Dolayısıyla dolardaki 20-30’luk hareket bilançomuza da yüzde 20-30’dan fazla etki yapıyor. Tabi bu riskleri minimize etmek için de çeşitlendirme yaptık ve daha fazlasını yapmayı düşünüyoruz.
“65 MİLYON DOLAR CİVARINDA BİR YATIRIM ÖNGÖRÜYORUZ” -Kısa ve uzun vadede yatırımlarınız var mı? Batu Aksoy: Özellikle enerji de daha fazla çeşitlendirme yapmak amacıyla jeotermal enerjiye ağırlık verdik. Çok güzel bir ekip kurduk. 3 tane ruhsatlı sahamız var. Bunun birincisi Aydın bölgesinde ve yatırıma başladık. Diğerleri Manisa ve Denizli’de… Onlarda onu takip edecekler. Ama Aydın’da yaklaşık 16 megavat potansiyelinde ortaklı bir projemiz var. Dolayısıyla ortağımızla birlikte yaklaşık 65 milyon dolar civarında bir yatırım öngörüyoruz. Buna da 2013 yılında başladık ve 2017 yılında da inşallah üretime geçeceğiz. Biliyorsunuz enerji yatırımları hemen bir senede gerçekleşen yatırımlar değil. Enerji yatırımları minimum 3 senedir, maksimumda da 7 senedir. Tabi işin bir de bürokrasi, finansman, inşaat, geliştirme kısmı var. Yani önünde arkasında çok ciddi bir süreç gerektiriyor enerji yatırımları.
Biz yatırımlarımıza hep uzun vadede bakarız ve Turcas olarak da hep uzun vadeli baktık. Turcas 84 yıllık bir şirket. Dolayısıyla bizim ileriye doğru bakışımızı negatif çok etkilemez. Önemli olan piyasanın özünde liberal, şeffaf, likit ve yerli, yabancı yatırımcı için uygun yatırım ortamı oluşturmak isteyen bir mantalite olsun. Bizim için önemli olan budur. Bu olduktan sonra Türkiye’nin önü açıktır. Bizim de hisse fiyatımıza veya şirketimizin değerine pozitif olarak yansıyacaktır diye düşünüyoruz.
-2015 sonu ne kadar bir büyüme bekliyorsunuz? Batu Aksoy: 2015 sonu Türkiye için yüzde 3 civarında bir büyüme konuşuluyor. Ben de bu civarda kalacağını düşünüyorum. Bu önümüzdeki seçimlerden sonra biliyorsunuz 4 sene seçim yok ve bu, biz yatırımcıları heyecanlandırıyor, ümit veriyor. Dolayısıyla bu sene yüzde 3 olsa da mesele bundan sonara ki senelerde yüzde 5-6-7’yi nasıl yakalarızın hesabını ve planını yapmaktır. Bizler özel sektör olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Fakat yeni yatırımlar yapmak için Türkiye’de sermaye biriktirmemiz ve kar etmemiz lazım. Kimse makul olmayan kar peşinde değil. Yeter ki yatırımlarımız geri döndürelim ve yeni yatırım yapabilelim. Bizim tek beklentimiz budur.
“ÖZEL SEKTÖR VE KAMU, İŞBİRLİĞİ İÇERİSİNDE ÇALIŞMALIDIR” -Kaya gazı ile ilgili Türkiye’deki çalışmalar için neler düşünüyorsunuz? Batu Aksoy: Kaya Gazı çok sorulan ve merak edilen bir şey. Bunun için ilk önce Amerika’ya bakmak lazım. çünkü bu konuda başarı hikayesi yapmış tek ülke diyebiliriz. Tabi Amerika bunu nasıl yapmış diye de bakmak lazım. Bu geriye dönülüp bakıldığı zaman 3 senelik bir mesele değil tam tamına 100 senelik bir olay. Amerika tam 100 yıldır çok ciddi bir petrol endüstrisi oluşturmuş durumda. Sadece Teksas şehrinde 1 senede açılan kuyu sayısı, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde açılan kuyu sayısından daha fazladır. Şimdi bunu yapmak için doğru bir ortam yaratılmış, bunu yapmak için doğru teşvik mekanizmaları çalıştırılmış, yaratılmış ve sermaye birikimine izin verilmiş.
Bakın bizlerin kamudan sermaye yatırımı yapmasını beklememiz doğru olmaz. Zaten hükümet politikamız da böyle değil ben de beklemiyorum zaten. Ben doğru ortam yaratılırsa gerek özel sektör yerli yatırımcısının, gerek yabancı yatırımcının Türkiye’ye fazlasıyla bu fonları getirebileceğine inanıyorum. Bu yatırımlar yapılabilirse ancak Türkiye’de Kaya Gazı ya da Kaya Petrolü var mı araştırmaları yapılabilir. Bazı şirketlerin Türkiye’nin bazı yerlerinde araştırmalar yaptığını biliyoruz ve bunların artması lazım. Ama biz şu anada o noktada değiliz. Ama olmamamız için de bir sebep yok.
Bakın özel sektör ve kamu, işbirliği içerisinde çalışmalıdır. Kamu, bürokrasi anlamında önümüzü açmalı. Sahaları yerli yabancı yatırımcıların kullanımına vermeli. Bunların performanslarını takip etmeli ve sorgulamalı. Özellikle bu konuda yeni reformlar yapması gerektiğini düşünüyorum.
Biliyor musunuz Türkiye’de son 10 yılda enerjideki kurulu güç 20 bin megavatlardan, 70 bin megavatlara geldi. Bu sene sonunda 74 bin megavat olacağı konuşuluyor. Türkiye’ye enerji alanında 60 milyar doların üstünde bir yatırım özel sektör tarafından yapıldı. Dolayısıyla çok ciddi potansiyel var ve yeter ki önümüz açılsın, ülke büyüsün. Tabi bütün bunlar olurken yatırımcı dostu, liberal bir piyasa oluşturmamız lazım.
“1-2 SENE İÇİNDE PETROL FİYATLARININ YÜKSELECEĞİNİ BEKLEMİYORUM” -Petrol fiyatları hakkındaki düşünceleriniz nedir? Yıl sonunu nasıl kapatır? Batu Aksoy: Tabi biz Nostradamus değiliz. İnanın bu kolay bir şey değil. Bakın dünyada petrol fiyatlarını belirleyen bir kaç tane parametre var. Bir tanesi arz-talep dengesi. Yani petrole ne kadar ihtiyaç var? Dünya ne kadar büyüyor? Bu sorunun cevabı dünyanın ne kadar büyüdüğüyle alakalı. Dünya ortalamada yüzde 2 büyürse, çok fazla bir ihtiyaç olmaz. Çünkü diğer taraftan da petrol ihtiyacı yüze 2 artıyordur. Diğer taraftan rafineri yatırımları yapılıyor mu? Yeni kaynaklar bulunuyor mu? Ve bütün bunların sonucunda siyasi gelişmeler.
Bakın son 10 yıldır siyasi gelişmelerin petrol fiyatları üzerinde olması gerekenden fazla etkisi olduğunu gördük. Mesela bir yerde savaş oluyor petrol çıkıyor, bir yerde tansiyon yükseliyor petrol fiyatları yükseliyor. Ama son 3 senede bizim etrafımızda çok ciddi olaylar oldu. IŞİD, Suriye, Irak, Rusya, Ukrayna vs. Bunlara rağmen petrol fiyatları yükselmiyor. Demek ki gerçek manada spekülatif hareketlerin petrol enerji fiyatlarını etkilemesinden ziyade arz-talep dengesinin devreye girdiğini görüyoruz. Bu ne demek? Demek ki dünyada yeterince büyüme yok. Bu kadar siyasi sıkıntıya rağmen artması gerekirken ciddi anlamda düştü.
Dolayısıyla kısa vadede şu an içinde bulunduğumuz 60-80 bandının 2017-2018 yılına kadar sürmesi gerçekçi olabilir. Ama yarın 110 dolarlara çıkarsa çok da şaşırmamak lazım. Çünkü dünyada volatilite yeni norm haline geldi. Dolayısıyla volatiliteye adapte olan, stratejilerini ve yatırımlarını ona göre yapan şirketler başarılı olacaktır. Ama ben 1-2 sene içinde petrol fiyatlarının yükseleceğini beklemiyorum.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.