Bankaların karı yüzde 10.3 azaldı

"Türk Bankacılık Sektörü Genel Görünümü-Aralık 2011" başlıklı çalışma Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından yayımlandi. Raporda şu değerlendirmelere yer verildi:
"Aralık 2011 itibarıyla1 Turk Bankacılık Sektoru 195ı292 kisi ve 10ı518 adet sube ilefaaliyet gostermektedirı 2011 yılında personel sayısı 4ı112 kisi, sube sayısı 452 adetartmıstırı Sektorun yurtdısı subelesme faaliyetleri 2011 yılında devam etmis, bu kapsamda 11adet yurt dısı sube acılmıstır. Bankacılık sektorunun aktif toplamı 2011 yılında %21 oranında artarak 1.218 milyarTL seviyesine ulasmıstırı Sektor yılın ilk yarısında %13,8 oranında buyumus, kredi maliyetiniarttırıcı duzenleme deıisiklikleri ve son ceyrekte Merkez Bankası'nın parasal sıkılastırmaonlemleri cercevesinde faiz koridorunu genisletmesi ile repo ihaleleri yoluyla yapılanfonlamayı azaltmasının etkisiyle buyume ikinci yarıda hız kesmistirı Bankacılık sektoru, 2011yılında temel olarak krediler ve Merkez Bankasından alacaklar kalemlerinden kaynaklananaktif buyumesini, mevduat, yurtdısı bankalara borclar, repo islemlerinden saılanan fonlar veihrac edilen menkul kıymetlerdeki artıs ile fonlamıstırı Bu donemde mevduat artısı sınırlıduzeyde gerceklesmis, sektor aktif buyumesini fonlamak icin alternatif kaynaklarabasvurmustur. Sektorun en onemli plasman kalemi olma ozelliıini koruyan kredilerin toplamaktifler icindeki payı 2010 yılsonuna gore 3,8 puan artarak %56,1'e yukselmistirı Aralık 2011itibarıyla 682,9 milyar TL seviyesine ulasan kredilerde 2010 yılsonuna gore 157,1 milyar TLartıs gozlenirken, yıllık artıs oranı %29,9 ile 2010 yılının altında gerceklesmistirı Kredilerinreel artısı %14,6 duzeyinde gerceklesirken, kur etkisinden arındırılmıs artıs oranı %21,6olarak hesaplanmaktadırı Kredi hacmindeki artısın 68,3 milyar TL'si (%43,5) kurumsal/ticarikredilerden, 51,3 milyar TL'si (%32,6) bireysel kredilerden, 37,5 milyar TL'si (%23,9) iseKOBı'lere kullandırılan kredilerden kaynaklanmaktadır. Haziran 2011'de Kurum tarafından yapılan ve genel kredi karsılıklarında artısa yolacan mevzuat deıisikliıinin krediler uzerindeki etkisi ucuncu ceyrekte gorulmus ve kredilerinucuncu ve son ceyrekteki artıs oranları belirgin sekilde yavaslamıstır.2011 yılında kredi kartı alacaklarındaki (%27,3) ve konut kredilerindeki (%22,7)artıslar bireysel kredilerdeki ortalamanın altında kalırken, diğer segmentlerdeki artıslarortalamanın üzerinde gerçeklesmistir. Bireysel krediler içinde konut ve tasıt kredilerindenfarklı olarak genellikle borçlunun ödeme kabiliyeti dısında bir teminatı bulunmayan ihtiyaç vediğer tüketici kredileri ise anılan dönemde %38,2 ile diğer tüm segmentlerden daha hızlı birartıs göstermistirı Söz konusu dönemde tüketici kredilerinde gözlenen 39,4 milyar TL’likartısın 23,9 milyar TL’lik (%60,6) kısmı “ihtiyaç ve diğer tüketici kredileri”ndenkaynaklanmaktadır. 2011 yılında taksitli kredi kartı alacaklarının toplam kredi kartı alacakları içindeki payıartıs eğiliminde olmustur Küresel ekonomik krizin etkisi ile 2008 ve 2009 yıllarında hızlı artıslar gösterensektörün takipteki alacaklarında 2010 yılında baslayan düsüs eğilimi 2011 yılının sonçeyreğinde sona ermistir. Yılın son çeyreğinde %3 artıs sergileyen takipteki alacaklar 2010yılsonu ile karsılastırıldığında %5,2 gerileyerek Aralık 2011 itibarıyla 19 milyar TLseviyesinde gerçeklesmistirı Takipteki alacaklardaki azalıs eğiliminin son çeyrekte tersinedönmesinde, takibe intikallerin takipteki alacaklardan yapılan tahsilatlara göre daha fazlaartma eğilimi göstermesi etkili olmusturı Diğer taraftan, 2010 yılsonu itibarıyla %3,7 olantakibe dönüsüm oranı 1 puan gerileyerek Aralık 2011 itibarıyla %2,7 seviyesindegerçeklesmistir. Menkul değerler portföyü, yıllık bazda %1 oranında (2,9 milyar TL) azalarak Aralık2011 itibarıyla 285 milyar TL olarak gerçeklesmistirı Bankaların 2011 yılında, gerek likiditeyönetimi gerekse kar realizasyonu kapsamında ilave menkul değer yatırımı yapmadıkları,aktif plasmanı seçimlerinde daha çok kredileri tercih ettiği gözlenmistir. Bu dönemde, ağırlıkyurtdısı yerlesiklerin olmak üzere sektörün emanet kıymetleri %46,3 (nominal olarak 48milyar TL) artıs göstermistir. 2011 yılında bankacılık sektörü toplam pasifleri %21 oranında büyürken mevduatartısının %12,7 düzeyinde kalması mevduatın pasif toplamı içerisindeki payının 4,2 puanazalarak %57,1 düzeyine gerilemesine yol açmıstırı 2011 yılı genelinde mevduatın toplamkaynaklar içerisindeki payının gerilemesinde bankaların yurtdısından uygun maliyetli fontemin etmesi, mevduat müsterilerinin bir kısmının bankalarca ihraç edilen menkul kıymetlereyönelmesi, repodan sağlanan fonların göreceli maliyet avantajı ve hane halkının güçlü tüketimeğilimi etkili olmustur. İncelenen dönemde mevduattaki artıs oranı kur etkisindenarındırıldığında %6’ya gerilemektedir. Onceki donemlerde YP mevduat ile doviz kuru arasında gozlenen negatifkorelasyonun ozellikle 2011 yılının ikinci yarısından itibaren pozitife donduıu gozlenmistirıSektorun yurtdısı bankalardan temin ettiıi borcların toplamı, 2011 yılında %20,3oranında (16,6 milyar USD) artarak 98,2 milyar USD'ye yukselmistirı Sektorun yurtdısındansaıladııı borcların toplam pasif icindeki payı Aralık 2009 itibarıyla %11 duzeyinde iken,Aralık 2011 doneminde %15,2 duzeyine yukselmistirı Yurtdısı bankalardan temin edilen 1yıla kadar vadeli fonların toplam yurtdısı bankalardan saılanan borclar icindeki payı%63,8'dir. 2010 yılının son ceyreıinde baslayan bankaların menkul kıymet ihracları 2011yılında hızlanmıstırı Aralık 2011 itibarıyla, 18,4 milyar TL net bakiye arz eden ihrac edilenmenkul kıymetlerin %89,8'i on mevduat bankasının yurt ici ve uluslararası piyasalarda ihracettiıi bono ve tahvillerden, kalanı ise kalkınma ve yatırım bankalarının ihraclarındanolusmaktadır. 2011 yılsonu itibarıyla 144,6 milyar TL olarak gerceklesen sektorun ozkaynakları,2010 yılsonuna gore %7,5 (10,1 milyar TL), 2011 yılının son ceyreıinde ise %2,1 (3 milyarTL) artıs gostermistirı ıncelenen donemde, sektorun karlılığının onceki yılın aynı doneminegore %10,3 ve menkul deıerler deıerleme farklarının %93,7 azalması nedeniyleozkaynakların artıs oranı, toplam aktiflerin artıs oranının gerisinde kalmıstırı Kurumumuzcabenimsenmis olan ve uzun zamandır surdurulen proaktif yaklasımın bir yansıması olaraksektorun kar daııtımının sınırlandırılarak, onceki yıllarda elde edilen yuksek tutarlı karlarınbunyede bırakılması, onemli bir tutarda yedek akce olusumunu ve dolayısıyla guclu ozkaynakyapısının korunmasını saılamıstır. Sektorun sermaye yeterliliıi rasyosu (SYR) onceki ceyreıe gore 0,04 puan artarak%16,46 olarak gerceklesmistirı Yılın son ceyreıinde yabancı bankaların SYR'si sermayebenzeri krediler ile donem net karı artısı ve odenmis sermaye artırımlarına baılı olarak 1,47puan artmıstır. Hem sektorun hem de banka gruplarının SYR duzeyi asgari yasal sınır olan%8'in, Kurumumuzca uygulanmakta olan %12'lik hedef rasyo duzeyinin ve gelismis vegelismekte olan bircok ulkenin uzerinde olup yasal ozkaynakların buyuk kısmı kaliteliozkaynak unsuru olarak nitelendirilen ana sermayeden olusmaktadır. Bankacılık sektoru 2011 yılını 19,8 milyar TL karla kapatmıstırı Sektorun donem netkarı, onceki yılın aynı donemine kıyasla 2ı269 milyon TL (%10,3) gerilemistirı Daralan netfaiz marjı ile genel karsılık provizyonları, diıer faiz dısı giderler ve personel giderlerindekiartısa bağlı olarak yüksek tutarlı artan faiz dısı giderlerin yanı sıra, sermaye piyasası islemkar/zararı ile kambiyo kar/zararı toplamının dönem net karını artırıcı katkısındaki yüksektutarlı azalıs bir yıllık dönemde kar azalısındaki temel etkenlerdir. Diğer taraftan 2011 yılı değerlendirildiğinde sektörün yılı güçlü göstergelerletamamladığı, aracılık fonksiyonunu yerine getirmede gelisme kaydederek, kredilerinGSYDH’ya oranının tarihi yüksek seviyesine ulastığı müsahede edilmektedirı Sektörün fonkaynaklarında çesitlilik artısı, aktif kalitesinde iyilesme, net faiz marjındaki daralma ileverimlilik artısı döneme iliskin öne çıkan hususlardırı Dzleyen dönemde, fonlama tarafındagörülebilecek maliyet artısına karsılık, yükselen kredi faiz oranlarının net faiz marjına olumlukatkıda bulunacağı, takipteki alacaklarda bir miktar artıs olusabileceği ve bu artısın dönem netkarının yönünü belirlemede etkili olacağı değerlendirilmektedir. Aralık 2011 itibarıyla Türk Bankacılık Sektörü 195ı292 kisi ve 10ı518 adet sube ilefaaliyet göstermektedirı Bankacılık sektöründe personel ve sube sayılarının gelisiminebakıldığında 2011 yılında personel sayısındaki artısın daha durağan bir seyir izlediği, subesayısının ise 2011 yılının son ayı hariç artma eğilimini sürdürdüğü görülmektedirı2011 yılında personel sayısı 4ı112 kisi, sube sayısı 452 adet artmıstır. Personelsayısında görülen değisim banka grupları itibarıyla değerlendirildiğinde, Fortisbank’ın2 TürkEkonomi Bankası’na (TEB) devri etkisi ile özel bankalar grubunun personel sayısının 5ı419kisi arttığı, yabancı banka grubunun personel sayısının ise 4ı944 kisi azaldığı görülmektedir.Söz konusu devrin etkisi hariç tutulduğunda yabancı bankalar grubunun personel sayısı 372kisi azalmaktadırı 2011 yılında kamu bankalarının personel sayısında meydana gelen 3ı004kisi artısın önemli bir kısmı yılın ikinci çeyreği (1ı449 kisi) ve dördüncü çeyreğindeki (1ı021kisi) personel alımlarından kaynaklanmıstır. 2011 yılının son ceyreıinde sektorde istihdamın 553 kisi arttııı, son iki ceyrektiristihdam artısının hız kestiıi gozlenmistirı Bu donemde kamu bankalarının ve katılımbankalarının personel sayısı sırasıyla 1.021 kisi ve 397 kisi artmıstırı Diıer taraftan, kalkınmayatırım bankalarının personel sayısında 409 kisi, yabancı bankalar grubunun personelsayısında 350 kisi, ozel bankalar grubunun personel sayısında ise 106 kisi azalıs olmusturıBankalar 2011 yılsonu itibarıyla sektorde 10ı518 sube ile faaliyet gostermektedirıSektorde subelesmenin en fazla olduıu bolgeler Marmara Bolgesi (%41), İç Anadolu Bolgesi(%17) ve Ege Bolgesi (%14)'dir. 2011 yılında sube sayısındaki değisim banka grupları itibarıyla değerlendirildiğinde,özel bankalar grubunun sube sayısının 364 adet, kamu bankalarının sube sayısının 165 adet,katılım bankalarının sube sayısının 78 adet arttığı, yabancı banka grubunun sube sayısının ise156 adet azaldığı görülmektedirı Fortisbank’ın TEB’e devri hariç tutulduğunda yabancıbankaların sube sayısı 113 adet artıs göstermistirı Ayrıca söz konusu devrin ardından yapılanyeniden yapılandırmanın sonucu kapatılan subeler yılın son çeyreğinde özel bankaların subesayısındaki azalısta etkili olmustur. Yılın son çeyreğinde bankacılık sektörü sube sayısındaki artıs hız keserek 17 adetolmusturı Bu dönemde kapanan subeler Dstanbul’da (%50) yoğunlasırken yeni açılan subelerDstanbul (%42), Ankara (%11) ve Dzmir’de (%10) yoğunlasmıstır. Aralık 2011 itibarıyla sektörde sube basına düsen aktif tutarı yılsonuna kıyasla %15,8oranında artarak 116 milyon TL’ye ulasmıstırı Yabancı bankalar hariç tüm banka gruplarısube sayılarındaki artısa göre daha yüksek oranda bilanço büyümesi gerçeklestirmislerdirıTürk Bankacılık Sektörünün yurtdısı subelesme faaliyetleri 2011 yılında devametmistirı Bu kapsamda kamu bankalarında 6 adet, özel bankalarda 4 adet ve katılımbankalarında 1 adet olmak üzere toplam 11 adet yurt dısı sube3 açılmıstırı Aralık 2011itibarıyla off-shore subeler dahil 77 adet yurtdısı sube ve 11 adet temsilcilikle toplamda 17ülkede faaliyet gösteren sektörün istirakler de dahil edildiğinde faaliyet gösterdiği yabancıülke sayısı 31’e yükselmektedir. 3. Aktif/Pasif Gelisimi Bankacılık sektörünün aktif toplamı 2011 yılında %21 oranında artarak 1.218 milyarTL seviyesine ulasmıstırı Sektör yılın ilk yarısında %13,8 oranında büyümüs, kredi maliyetiniarttırıcı düzenleme değisiklikleri ve son çeyrekte Merkez Bankası’nın parasal sıkılastırmaönlemleri çerçevesinde faiz koridorunu genisletmesi ile repo ihaleleri yoluyla yapılanfonlamayı azaltmasının etkisiyle büyüme ikinci yarıda hız kesmistir. Sonuç olarak, özellikle2011 yılının son çeyreğindeki %0,3’lük düsük oranlı büyüme, ikinci yarı büyümesini %6,3 ilesınırlamıstırı 2011 yılında TP cinsinden varlıklar %13,3 büyürken, YP varlıklar dövizkurlarındaki artısın etkisiyle %43,2 (USD bazında %16,6) büyümüstür. Bankacılık sektörü, 2011 yılında temel olarak krediler ve Merkez Bankasındanalacaklar kalemlerinden kaynaklanan aktif büyümesini, mevduat, yurtdısı bankalara borçlar,repo islemlerinden sağlanan fonlar ve ihraç edilen menkul kıymetlerdeki artıs ile fonlamıstır.Bu dönemde mevduat artısı sınırlı düzeyde gerçeklesmis, sektör aktif büyümesini fonlamakiçin alternatif kaynaklara basvurmustur. Likit aktifler, zorunlu karsılık oranlarındaki yükselme sonucunda Merkez Bankasındanalacaklar ve zorunlu karsılıklar hesabındaki ciddi artısa bağlı olarak %41 oranında (48,5milyar TL) artmıstır. Son çeyrekte, Merkez Bankası’nca zorunlu karsılık oranlarınınindirilmesi ve TL zorunlu karsılık yükümlülüğünün bir kısmının (son değisiklikle %40) YPcinsinden bloke hesaplarda tutulabilmesine imkan tanınması sonucunda serbest kısmıntutulduğu Merkez Bankasından alacaklar kalemi 39,6 milyar TL azalırken, bloke kısmıntutulduğu zorunlu karsılıklar kalemi 17 milyar TL artmıstır. Buradan açığa çıkan fonun 10,3milyar TL’lik kısmı ise ters repo islemleri yoluyla bankalara plase edilmistir. 2011 yılında sektorun kredileri %29,9 oranında artarken, menkul deıerler portfoyu %1oranında azalmıstırı Bu gelismelere baılı olarak, kredilerin toplam aktif icindeki payı Aralık2010'daki %52,2 duzeyinden, 2011 yılsonunda %56,1 duzeyine yukselmis, menkul deıerlerportfoyunun toplam aktif icindeki payı ise %28,6 seviyesinden %23,4 seviyesine gerilemistirıSoz konusu oranlar, Aralık 2002'den sonraki tum donemler dikkate alındııında, kredileracısından en yuksek, menkul deıerler acısından da en dusuk seviyelerdir. İzleyen grafiklerde sektorun kur etkisinden arındırılmıs yıllık kredi ve mevduatartıslarının gelisimi yıllar itibarıyla karsılastırmalı olarak verilmektedirı Buna gore 2011yılında krediler %21,6, mevduat ise %6 oranında artıs gostermistirı Kredilerin yıllık artıs hızıozellikle 2011 yılının Haziran ayından itibaren azalma eıilimine girmistirı Mevduattaki yıllıkartıs hızı ise son bes yılın en dusuk seviyelerine gerilemistir. 2011 yılının tamamında %5,2 oranında (1.033 milyon TL) azalan brüt takiptekialacaklar bakiyesinde, son çeyrekte 553 milyon TL (%3) artıs görülmüstür. 2011 yılı boyuncatakipteki alacaklar hesabına yeni intikallerde %9,5 oranında (1,2 milyar TL) azalma olurken,dönem içinde takipteki alacaklardan 9,3 milyar TL tahsilat yapılmıs, 2,2 milyar TL ise büyükölçüde varlık yönetim sirketlerine satılmak suretiyle aktiften silinmistir. Aralık 2011 itibarıyla, toplam pasifin %57,1’ini mevduat, %15,1’ini yurtdısı borçlar,%8’ini ise repo yoluyla sağlanan fonlar olusturmaktadır. 2011 yılında %12,7 artıs oranı ileaktif büyüme hızının gerisinde kalan mevduatın toplam pasifler içindeki payı 4,2 puanazalmıstır. Söz konusu azalmada, yurtdısından uygun maliyetli kaynak temin edilebilmesi,Merkez Bankası ile yapılan repo islemlerinden sağlanan fonların maliyet avantajı (MerkezBankası’nın sıkılastırıcı para politikası çerçevesinde faiz koridorunu genisletip, repoihalelerini azaltmasına kadar), bankaların menkul kıymet ihraçları ve yurtiçi tasarruf oranınıntarihi en düsük seviyelerine gerilemesi önemli rol oynamıstır. 2011 yılında yurtdısı borçlarda USD bazında %20,3 (16,6 milyar USD) artısgerçeklesmistir. Repo islemlerinden sağlanan fonlar ise, zorunlu karsılık oranlarındaki artısabağlı fon ihtiyacı nedeniyle, 2010 yılsonuna göre %68,6 oranında (39,5 milyar TL) artıssergilemistir. Ağırlıklı olarak TCMB ile yapılan repo islemlerinden kaynaklı söz konusuartısta, repodan sağlanan fonların maliyet avantajının etkili olduğu değerlendirilmektedir. Diğer taraftan, 2011 yılının son çeyreğinde, krediler ve ters repo islemlerindenalacaklar artarken, Merkez Bankasından alacaklar ve menkul değerler azalmıs, pasifte isemevduatta sınırlı bir artıs, repo yoluyla sağlanan fonlarda ise, Merkez Bankası ile yapılan repoislemlerindeki azalmaya bağlı olarak, %16,1 (18,6 milyar TL) azalıs görülmüstür. MerkezBankasından alacaklar, zorunlu karsılıklar ve repo islemlerinden sağlanan fonlar hesaplarıTCMB’nin son dönemlerde yaptığı düzenleme değisiklikleri ve para politikası kararlarınabağlı olarak hareket etmekte, bankaların fonlama ve likidite yapıları üzerinde etkiliolmaktadır. 2010 yılının son çeyreğinde baslayan bankaların menkul kıymet ihraçları 2011 yılındahızlanmıstır. Aralık 2011 itibarıyla, 18,4 milyar TL net bakiye arz eden ihraç edilen menkulkıymetlerin %89,8’i on mevduat bankasının yurt içi ve uluslararası piyasalarda ihraç ettiğibono ve tahvillerden, kalanı ise kalkınma ve yatırım bankalarının ihraçlarından olusmaktadır.Menkul kıymetlerin %37,7’si yurtdısı, %62,3’ü yurtiçi piyasalara ihraç edilmistir. Söz konusuihraçların %45,1’i bireysel (130.795 kisi), %54,9’u ise kurumsal (767 kisi) yatırımcılara tahsisedilmistir. Yurtiçi piyasalarda ihraç edilen menkul kıymetlerin yabancı yatırımcılarınportföyünde bulunan kısmı ise %5’in altındadır. Aralık 2011’de bir önceki yıla göre, %7,5 oranında artan özkaynakların toplampasifler içerisindeki payı 1,5 puan azalarak %11,9 düzeyinde gerçeklesmistir. Türev islemler, 2011 yılında 93 milyar TL (%46,4) (USD bazında %19,2) artarak293,8 milyar TL seviyesine ulasmıstır. Ağırlıklı olarak on-shore bankalarla yapılan türevislemlerin %65,9’unu swap islemleri olusturmaktadır. Swap islemleri, aktif/pasif vadeuyumsuzluğunun giderilmesi, TL/döviz likiditesi sağlanması, yabancı para pozisyonunundengelenmesi, faiz ve kur beklentileri çerçevesinde koruma veya kazanç sağlanması gibiamaçlarla yapılmaktadır. Opsiyon islemleri %17,5’lik pay, forward islemleri ise %15,7’likpay ile diğer önemli islem türleri olarak öne çıkmaktadır. 2010 yılsonu ile karsılastırıldığındaswap ve forward islemlerin ağırlığında bir miktar artıs, opsiyon ve futures islemlerinde iseazalıs gözlenmistir. 2011 yılının son çeyreğinde ise, döviz kurlarında yükselen volatilitenedeniyle, temelde bankaların alıcı olduğu müsterilerle döviz/TL üzerinden yapılan opsiyonislemlerine yönelik talebin azalmasına bağlı olarak opsiyon islemleri %26,6 (9,9 milyar USD)gerilemis, toplam türev islemler ise %4,7 (7,7 milyar USD) azalmıstır. Gayrinakdi krediler, nakdi kredilere paralel bir sekilde 2011 yılında %33,6 oranındaartarak 218,6 milyar TL’ye ulasmıstır. Teminat mektupları yılsonuna göre 1,8 puan azalıssonrası %71,8’lik pay ile gayrinakdi krediler içindeki ağırlığını sürdürürken, akreditifler%18,7’lik pay ile ikinci sırada yer almaktadır. Banka grupları itibarıyla, 2011 yılında toplam aktiflerde en yüksek artıs 122 milyar TL(%24,5) ile özel bankalar grubunda gerçeklesmistir. Sektör paylarında ise, aktif toplamındakisöz konusu büyümenin etkisiyle özel bankaların payı 1,5 puan artarken, yabancı bankalarınpayı 0,5 puan azalmıstır. Bu değisimde, Fortis Bank’ın TEB ile birlesmesinin önemli bir etkisivardır. Diğer taraftan, kamu bankalarının payı 1,5 puan azalırken, katılım ve kalkınma yatırımbankalarının payı 0,3 puan artmıstır. a) Krediler Sektörün en önemli plasman kalemi olma özelliğini koruyan kredilerin4 toplam aktifleriçindeki payı 2010 yılsonuna göre 3,8 puan artarak %56,1’e yükselmistir. Aralık 2011itibarıyla 682,9 milyar TL seviyesine ulasan kredilerde 2010 yılsonuna göre 157,1 milyar TLartıs gözlenirken, yıllık artıs oranı %29,9 ile 2010 yılının altında gerçeklesmistir. 2011 yılında kredilerde enflasyondan arındırılmıs reel artıs %14,6 düzeyindegerçeklesirken, kur etkisinden arındırılmıs artıs oranı ise %21,6 olarak hesaplanmaktadır. Krediler, 2011 yılı içinde en yüksek büyümesini %9,9 ile yılın ikinci çeyreğindesergilemistir. Haziran 2011’de Kurum tarafından yapılan ve genel kredi karsılıklarında artısayol açan mevzuat değisikliğinin etkisi üçüncü çeyrekte görülmüs ve kredilerin üçüncü ve sonçeyrekteki artıs oranları belirgin sekilde yavaslamıstır. Azalan artıs eğilimi neticesindekredilerde yılın son çeyreğindeki artıs oranı diğer çeyreklerin altında, %3,3 olarakgerçeklesmistir. 2010 yılsonu ile karsılastırıldığında TP kredilerde %26,3 (101,1 milyar TL), YPkredilerde ise USD bazında %13,5 (12,5 milyar USD) artıs yasanmıstır. 2011 yılında yasanantoplam kredi artısının %64,4’ü TP kredilerden kaynaklanmaktadır. 2011 yılında ozel bankalar ile kalkınma ve yatırım bankalarının kredilerindeki artıssektor ortalamasının uzerinde gerceklesmistirı Ozel bankalardaki artısta Fortis Bank ı TEBbirlesmesi de etkili olmustur. Soyle ki, Aralık 2010 doneminde yabancı bankalar grubundayer alan Fortis Bank'ın ozel bankalar arasında dikkate alınması halinde, ozel bankaların yıllıkkredi artısı %32,5 olarak hesaplanırken yabancı bankaların kredilerindeki artısın ise %14,6yerine %27,4 olacaıı hesaplanmaktadırı Anılan donemde kamu bankalarının ve katılımbankalarının kredilerindeki artıslar ise sektor ortalamasının altında kalmıstır. Aralık 2011 itibarıyla bankacılık sektoru toplam kredilerinin %43,4'u kurumsal/ticarikredilerden, %32,8'i bireysel kredilerden, %23,9'u ise KOBı kredilerinden olusmaktadırı2010 yılsonu ile karsılastırıldııında kredi turlerinin daıılımında onemli bir değisimgozlenmemektedir. Kredilerde 2009 yılının son ceyreıinde baslayan artıs eıiliminin 2011 yılında tumkredi turlerinde devam ettiıi gozlenmektedirı 2011 yılında kredi hacminde yasanan toplam157,1 milyar TL'lik artısın 68,3 milyar TL'si (%43,5) kurumsal/ticari kredilerden, 51,3 milyarTL'si (%32,6) bireysel kredilerden, 37,5 milyar TL'si (%23,9) ise KOBı'lere kullandırılankredilerden kaynaklanmaktadır. Kredi turleri itibarıyla yıllık artısların sektor ortalamasınayakın oranlarda olduıu gorulurken son ceyrekte KOBı kredileri %4,3 ile en hızlı artan kredituru olmus, anılan donemde bireysel krediler %3,9, kurumsal/ticari krediler ise %2,2 artıssergilemistirı Son ceyrekte tum kredi turlerinde artısların onceki ceyreklere gore yavasladıııgorulmektedir. Diıer taraftan, kur artıslarının etkisi dikkate alınmadııında toplam kredilerdeki yıllıkartıs %21,6 olarak hesaplanırken, 2011 yılı basından itibaren YP kredilerin aıırlık kazandıııkurumsal/ticari kredilerin artıs oranı %16,7, KOBı kredilerinin yıllık artıs oranı ise %24,7olarak hesaplanmaktadır. Sirketler kesimine kullandırılan kredilerin kur etkisinden arındırılmıs yıllık artısoranları 2011 yılında genel olarak azalma eğiliminde olmus ve 2009 yılı hariç son dört yılıngerisinde kalmıstır. Bireysel kredilerdeki yıllık artıs oranları ise 2011 yılı boyunca %30’unüzerinde seyrederken yılın son haftasında %29,3 seviyesinde gerçeklesmistir. Sektörün kredi hacmi içinde %32,8 paya sahip olan bireysel krediler 2010 yılsonunagöre 51,3 milyar TL, son çeyrekte ise 8,4 milyar TL artarak Aralık 2011 itibarıyla 223,9milyar TL seviyesine ulasmıstır. Bireysel kredilerin 55,5 milyar TL’si (%24,8) kredi kartıalacaklarından, 168,4 milyar TL’si (%75,2) ise tüketici kredilerinden olusmaktadır. 2011 yılında kredi kartı alacaklarındaki (%27,3) ve konut kredilerindeki (%22,7)artıslar bireysel kredilerdeki ortalamanın altında kalırken, diğer segmentlerdeki artıslarortalamanın üzerinde gerçeklesmistir. Bireysel krediler içinde konut ve tasıt kredilerindenfarklı olarak genellikle borçlunun ödeme kabiliyeti dısında bir teminatı bulunmayan ihtiyaç vediğer tüketici kredileri ise anılan dönemde %38,2 ile diğer tüm segmentlerden daha hızlı birartıs göstermistir. Söz konusu dönemde tüketici kredilerinde gözlenen 39,4 milyar TL’likartısın 23,9 milyar TL’lik (%60,6) kısmı “ihtiyaç ve diğer tüketici kredileri”ndenkaynaklanmaktadır. 2011 yılında taksitli kredi kartı alacaklarının toplam kredi kartı alacakları içindeki payıartıs eğiliminde olmustur. 2010 yılsonunda bireysel kredi kartı alacaklarının %44,4’ü taksitlikredi kartı alacaklarından olusmakta iken, söz konusu oran Aralık 2011 itibarıyla %47,1’eyükselmistir. Tüketici kredilerinde yıllık artısların özellikle 2011 yılının ikinci yarısında yavasladığıgözlenmektedir. İhtiyaç ve diğer tüketici kredilerinde Haziran 2011 döneminde %50,6seviyesine kadar yükselen yıllık artıs oranı 16.06.2011 tarihli Kurul Kararı ile söz konusukrediler için karsılık oranlarının artırılmasına bağlı olarak bu tarihten itibaren azalmayabaslamıs ve yılsonunda %38,6 olarak gerçeklesmistir. Kredi kartı alacaklarının yıllık artısoranı ise %25 civarında seyretmektedir. 2011 yılının ikinci yarısından itibaren kredi faiz oranlarında belirgin yükselislergözlenmis olup, son bir yıllık dönemde tüketici kredilerinin ortalama faiz oranı %15’ten%23,7’ye, ticari kredilerin faiz oranları ise %8,3’ten %14,7 düzeyine yükselmistir. Ayrıca, budönemde ihtiyaç ve diğer tüketici kredisi faiz oranlarının kredi kartı faiz oranlarına yaklastığıgörülmektedir. 2011 yılında artan maliyetlerin bankalarca kredi fiyatlamasına masraflar yoluylayansıtılarak da karsılanmaya çalısıldığı gözlenmektedir. Bu çerçevede, kredilerden alınanmasrafların 2011 yılında yıllık kredi faiz oranlarına ortalama etkisi ticari kredilerde 0,7 puan,konut kredilerinde 0,7 puan, tasıt kredilerinde 2 puan, ihtiyaç ve diğer tüketici kredilerinde 3,9puan ve kredi kartlarında 4,2 puan olarak hesaplanmaktadır. Kredilerin kullandırıldığı sektörler itibarıyla dağılımına bakıldığında, Aralık 2011itibarıyla en fazla kredi kullandırımının %33,2 ile “tüketici kredileri ve kredi kartları”, %20,4ile “toplam imalat sanayii” ve %11,2 ile “toptan ve perakende ticaret” sektörlerinde olduğugörülmektedir. “Toplam imalat sanayii”ne kullandırılan krediler 2010 yılsonuna göre %30,7“toptan ve perakende ticaret” sektörüne kullandırılan krediler ise %33,6 artıs göstermistir. 2010 yılsonu ile karsılastırıldığında kamu bankaları grubunun kurumsal/ticari kredilerdısında sektor payının arttığı, ozel bankalar grubunun ozellikle kurumsal kredilerde olmakuzere tum kredi turlerinde sektor payının arttığı, yabancı bankalar grubunun tum krediturlerinde payının azaldııı, katılım bankalarının ise kurumsal/ticari kredilerdeki payıazalırken, diıer kredi turlerindeki payının arttığı gorulmustur. Ancak, Aralık 2010 donemindeyabancı bankalar grubunda yer alan Fortis Bank'ın ozel bankalar arasında dikkate alınmasıhalinde, ozel bankaların kurumsal/ticari krediler dısındaki kredi turlerinde piyasa payındaazalıs yabancı bankaların ise KOBı kredilerindeki piyasa payında artıs olacağıhesaplanmaktadır. 2010 yılsonunda %73 olan TP kredilerin toplam içindeki payı, kurlardaki artısın daetkisiyle 2 puan azalarak Aralık 2011 itibarıyla %71’e gerilemistir. Anılan dönemde YPkrediler USD bazında %13,5 artıs göstermis ve toplam krediler içindeki payı %29’ayükselmistir. Toplam kredilerin %5,7’sini olusturan dövize endeksli krediler ise 2011 yılındaUSD bazında %14,2 artarak 38,8 milyar TL (20,6 milyar USD) seviyesine ulasmıstır. YPkredilerden daha yüksek bir artıs hızı sergileyen dövize endeksli kredilerin 1,4 milyar TL’lik(%3,6) kısmı bireysel kredilerden olusmaktadır. YP krediler ile dövize endeksli krediler toplamı 2010 yılsonuna göre USD bazında%13,6 artarak Aralık 2011 itibarıyla 125,4 milyar USD’ye ulasmıs ve toplam krediler içindekipayı 2010 yılsonundaki %30,1 değerinden %34,7’ye yükselmistir. Aralık 2011 itibarıyla sektörün toplam YP kredileri içinde ağırlık %82,5 ilekurumsal/ticari kredilerde olup, KOBD kredilerinin payı %17,4, bireysel kredilerin payı ise%0,1’dir. 2011 yılında YP kredilerde kurumsal/ticari kredilerin payı 2,7 puan artarken, KOBDkredilerinin payı aynı oranda azalıs göstermistir. Aralık 2011 itibarıyla kurumsal/ticarikredilerin %55,2’si, KOBD kredilerinin ise %21,2’si YP cinsindendir. Ağırlıklı olarak yurtiçi subelerden kullandırılan ve Aralık 2011 itibarıyla toplam 104,9milyar USD seviyesinde bulunan YP kredilerin 25,9 milyar USD’lik (%24,7) kısmıbankaların yurtdısı subelerinden kullandırılan kredilerden olusmaktadır. Yurtdısı subelerdenkullandırılan söz konusu tutarın ise 20,1 milyar USD’lik bölümü off-shore subelerkaynaklıdır. 2011 yılında yurtdısı subelerden kullandırılan YP krediler USD bazında %16azalırken, yurtiçi subelerden kullandırılanlar %28,2 artıs göstermistir.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.