E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD ekonomisinin ve küresel bankacılık sistemi ciddi bir sınavla karşı karşıya. MarketWatch yazarı Chuck Jaffe bankacılık krizine yaklaşan küresel ekonomiyi ‘uçurumun dibinden dönmenin veya uçurumdan aşağı yuvarlanmanın sınırında’ olduğu ifadeleriyle anlatıyor.
Jaffe’ye göreyse ABD Merkez Bankası (FED) bu krizi tek bir adımda çözebilir: Bu hafta gerçekleştirilecek para politikası toplantısında faizleri indirerek.
Ancak FED’in böyle bir adım atması ihtimali düşük gözüküyor. Borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre, pazartesi sabahı itibariyle, vadeli işlemler yatırımcıları FED’in çeyrek puanlık faiz artışına yatırımcılar %57'lik ihtimal veriyor. Diğer %38'lik kesim ise FED Başkanı Jerome Powell'ın Mart 2022'de başlayan agresif sıkı para politikasını gevşetmeye başlayabileceğini öngörerek faiz artışının durabileceğini düşünüyor.
FED enflasyon üzerindeki baskıyı artırmak istiyor ve olası bir faiz indirimi bu konuda faydalı olmayacak. Ancak Jaffe, FED Başkanı Jerome Powell’ın görevinin ‘ne olursa olsun enflasyonu düşür’ gibi bir iş olmadığını hatırlatıyor. Zira borsa yazarına göre bankacılık sisteminin istikrarının bedel olarak ödenmesi kimsenin göze alabileceği bir durum değil.
Bankalar neden batıyor?
Silicon Valley Bank(SVB), Silvergate Bank ve Signature Bank gibi iflas eden bankalar ve hatta aynı yolu izleyen First Republic Bank gibi diğer bankalar için en çok kullanılan eleştiri bu bankaların kötü yönetilmesiydi. Zira söz konusu bankalar işletmelerin karşı karşıya olduğu krizleri yeterince iyi irdeleyememişlerdi.
Ancak Jaffe, Sir Investment Associates’in Kıdemli Portföy Yöneticisi Bryce Doty’den konuyla ilgili çok çarpıcı bir açıklamaya işaret etti:
“Bankaların çoğunluğu şu anda iflasın eşiğinde.”
Bu kulağa korkunç geliyor olabilir. Ancak söz konusu iflas bankaların borçlarını ödeyememesinden değil düzenleyici kurallardan ve faiz oranlarından kaynaklanıyor.
Yaklaşık 10 yıl önde ortalama mortgage faiz oranı %3,6 civarındayken, bir ev için uzun vadeli sabit oranlı bir mortgage aldığınızı düşünün. Bu oran kabaca o zamanki 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirisinin iki katıydı. Yani bazı kurumlar daha güvenli bir ABD Hazinesi tahviline razı olmak yerine mortgage kredinizi satın almak isteyebilirdi.
Günümüzde ise mortgage için hâlâ %3,6 faiz ödüyorsunuz. Ancak 10 yıllık ABD Hazinesi tahvilleri ise çok daha fazlasını ödüyor. Sonuç olarak, mortgage bankanızın defterleri üzerindeki değeri, on yıl öncesine göre daha düşük hale geliyor. Bankacılık dünyasında, bu gibi olaylar, kağıdın bugün satılıyormuş gibi fiyatlandırılması, "piyasaya sürülmesi" gerekene kadar sorun değildir.
ABD’deki federal piyasa düzenlemeleri, bankaların varlıklarının bir kısmını vadeye kadar tutmayı planlamalarına izin verir. Bu sayede geçici kağıt kayıplarının ortadan kalması sağlanır. Zira sonsuza dek saklanabilen menkul kıymetler piyasaya sürülmez. Bu düzenlemeler bankalara ihtiyaç duydukları esnekliği sağlar. Ancak yalnızca özellikle dikkatli bir şekilde bakıldığında bu tablo bir sorun haline gelir.
2008 Küresel Finans Krizi bankaların mortgage kağıtlarındaki temerrüt kayıplarından kaynaklanıyordu. Bugünkü sistemin sorunu ise kağıtların değersiz olmasında kaynaklı değil. Bu seferki sorunun sebebi faizlerin çok hızlı bir şekilde yükselmesiyle kağıtların zarar oluşturmasıydı.
Jaffe FED’in bu sorunu öngörmesi gerektiğini belirtiyor.
Bloomberg ABD Toplam Tahvil Endeksi geçen yıl %13 düştü. Endekste şimdiye kadar kaydedilen en sert kayıp 1994'te %3'lük bir düşüştü. 1976 yılında kurulan endeks son iki yıl da dahil olmak üzere toplamda sadece 5 takvim yılında düşmüştü.
FED’in bu gelişmeleri de görmesi gerekiyordu. Merkez bankasının kendi bilançosu 9 trilyon dolar civarındaki tahvillerin %10 civarında değer kaybettiğini gösteriyordu. Doty konuyla ilgili açıklamasında, “Fed faiz oranlarını o kadar düşük tuttu ve sonra o kadar hızlı bir şekilde yükseltti ki, hiçbir finansal kurum kayıpları önlemek için tahvil portföylerini yeniden ayarlayamadı” ifadelerine yer verdi.
FED’in faizleri düşürecek cesareti var mı?
Doty FED’in faiz oranlarının 100 baz puan düşürülmesi durumunda bankacılık sektöründe henüz gerçekleşmemiş kayıpların yarısının tek hamlede ortadan kalkacağını tahmin ediyor:
“Bu, tarihteki en kolay çözülen ve en kısa ömürlü bankacılık krizini yaratacak.”
Dahası bu tür bir hamle krizin diğer ABD bankalarına bulaşmasını da engelleyebilir. Ancak aksi bir durum bir problemin bir felakete dönüşmesine sebep olabilir. Eğer FED bankaların soluklanmaları için beklemeden faizleri yükseltmeye devam ederse likidite krizi ve kredi sıkışıklığı önemli ölçüde artabilir. Jaffe böyle bir ihtimalde resesyonun kesin olarak ortaya çıkacağını öngörüyor.
FED’in sorunları büyütmesi değil onlara çözüm getirmesi gerekiyor. Bu daha uzun süre daha yüksek enflasyonla yaşamak anlamına geliyorsa dahi kontrol edilebilir bir bankacılık krizini küresel bir likidite krizine ve ekonomide sert bir düşüşe katlanmaktansa enflasyon tercih edilebilir.
Borsa yazarı konuyla ilgili açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Bir faiz indirimi enflasyona karşı olan savaşı sona erdirmez. Sadece pozisyonunu güçlendirmek ve güvence altına almak için savaşı duraklatır. Bazen, ilerlemenin en iyi yolu, geriye doğru atılan bir adımla başlamaktır. Umalım ki FED’in bunu yapabilecek cesareti olsun.”
ABD borsaları karışık seyirle açıldı
Morgan Stanley: Yaşananlar ayı piyasasının sona ermesinin başlangıcı
UBS’in Credit Suisse’i devralması yatırımcılar için neden önemli?
UBS - Credit Suisse evliliği aşktan değil acıdan doğdu
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (14:16)