Bahçeli'den 'Beyaz Toros' açıklaması

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Van’da düzenlenen mitinginde Beyaz Toros’larla ilgili söylediği sözleri değerlendirmesi istenen Bahçeli, "Van’daki konuşmasında AKP düşerse diyor. Demek ki düşme ihtimali var. Kafasının bir kenarında var. Düşerse ne olur? Milleti tehdit ediyor. Bu arada beyaz Toros ortaya atıyor. ’Bu bir şifre mi?  Örgüt mü?’ İktidar düştükten sonra iktidarın neden düştüğünün intikamını alabilecek bir yedek örgütlenme midir? Bu Toros’un başka bir anlamı daha var. 1 kilo toz 1 Toros. 3 kilo toz 1 minibas. Bölgenin ifadesi ile. 5 kilo toz 1 otobos" dedi. 

5’nci parti açıklamasına ilişkin bir soru üzerine Devlet Bahçeli şöyle dedi: "1 Kasım seçimleri 7 Haziran seçimine göre daha bir önem arz etmektedir. Bu seçim sonucu, önemli kaoslar yaratabilir, kabuslar yaratabilir. Bunları dikkate almak gerekir. Mesela çok az bir farkla  Adalet ve Kalkınma Partisi devletin tüm imk?nlarını seferber ederek medyayı aşırı derecede kullanarak halk ile temaslarını çok değişik ilişkiler kurmak suretiyle geliştirerek birinci parti konumuna geldiği zaman sayın Cumhurbaşkanı daha önce kullandığı bir ifadeyi hayata geçirebilir. Bu bir fiili durumdur. Başkanlık sitemini ilan ediyorum ben de devlet başkanıyım dediği anda önemli bir kaos. Türkiye bir kabus yaşar. Kabullenmiyor. Kaçak sarayda otururken partisi önemli bir yüzde 9 oranında oy kaybetmişken kalkıp bir fiili durumdan bahseden bir kişi tek başına bir iktidar durumunu bulduğu anda bu fili durum ve bunun uygulamaları Türkiye’de bir kabus ortamı ortaya koyabilir. Sıkıntılar olur. Böyle bir sonuç elde edilmez ise o zaman parlamentoda temsil edilecek olan partiler bulunmaktadır. AKP ile CHP’nin koalisyonuna zemin hazırlayan davranışlar sergileniyor. Bu defa da koalisyon yapılanması ile Türkiye yönetimsiz kalırsa o zaman yaşanacak sıkıntılar çok daha boyutlu olabilecek. 1 Kasım seçimleri fiili duruma ortam tanımayan, ama ülkeyi de yönetimsiz bırakmayan istikrar içerinde  milletimize hizmet sunacak bir tabloyu ortaya koyması gerekir. 1 Kasım seçimleri, 7 Haziran benzer bir tablo olursa, koalisyon çalışmaları da sonuçsuz kalırsa, o zaman siyasi partilerde bir kaynama, arayış ortaya çıkar. Bu 5’nci bir partinin doğmasına vesile olabilir. Bu geçmiş dönmelerde yaşanmıştır. Bu yeniden bir seçimi zaruri kılar. Fakat Türkiye bu seçimi kaldıramaz." 

SAYIN BAŞBAKAN ÇOK DAHA BAĞIRAN BİR SİYASETÇİ KONUMUNDA 
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Van’da düzenlenen mitinginde Beyaz Toros’larla ilgili söylediği sözleri değerlendirmesi istenen Bahçeli, "Sayın Başbakan televizyonlarda çok konuşuyor. Televizyonlarda konuşurken toplumu geriyor. Konuşulanların büyük bir çoğunluğunu gerçek dışı olduğu anlaşılıyor. Gerçek dışı konuşmalardan dolayı da aşırı derecede suçlanıyor. Mesela bizimle olan koalisyon görüşmeleri öncesi ve sonrası gerçek dışıdır. Meydanlardaki konuşmalar ile toplumu heyecanlandırdığını düşünüyor. Bağırmak çok önemlidir. Fakat her zaman geçerli değil. Sizden daha fazla biri bağırışa sizin bağırmanız yetersiz kalmış demektir. Sizin yok olmanız demektir. Sayın Ahmet Davutoğlu bey, şimdi çok daha bağıran bir siyasetçi konumunda" dedi. 

BEYAZ TOROS BU ’BİR ŞİFRE Mİ? ÖRGÜT MÜ? İNTİKAM ALABİLECEK BİR YEDEK ÖRGÜTLENME’ MİDİR? 
Beyaz Toroslar üzerinden eleştirilerini sıralayan Devlet Bahçeli, "Van’daki konuşmasında AKP düşerse diyor. Demek ki düşme ihtimali var. Kafasının bir kenarında var. Düşerse ne olur? Milleti tehdit ediyor. Bu arada beyaz Toros ortaya atıyor. ’Bu bir şifre mi?  Örgüt mü?’ İktidar düştükten sonra iktidarın neden düştüğünün intikamını alabilecek bir yedek örgütlenme midir?" ifadelerini kullandı. 

BÖLGENİN İFADESİ İLE 1 KİLO TOZ 1 TOROS 3 KİLO TOZ 1 MİNİBAS 

Beyaz bir Toros marka otomobilin fotoğrafını göstererek konuşmasına devam eden Bahçeli, "Bu Toros’un başka bir anlamı daha var. 1 kilo toz 1 Toros. 3 kilo toz 1 minibas. Bölgenin ifadesi ile. 5 kilo toz 1 otobos. Acaba Recep Tayyip Erdoğan, sayın Ahmet Davutoğlu bu toz ile çok yakından alakalı olup beyaz Toros ile ne ilişkileri var? Kamuoyunu bu şekilde saptırmanın ne anlamı var? Toz da beyaz olduğu için. Tozdan kazanılan servetle alınan arabalara beyaz Toros denmiştir. Acaba bu böyle midir? Halkın ifadeleri bu. Benim özel bir araştırmam yok. Basının özellikle üzerinde durduğu bir konu. Türkiye’de  bir beyaz toz ticareti kötü alışkanlıklara gençleri sevk eden yapılanmalar var. Acaba bu o mudur? Yoksa bizim bilmediğimiz bir örgüt müdür?" diye konuştu.

Bahçeli'nin gündeme dair dier sorulara verdiği yanıtlar da şöyle:

1 Kasım’da benzer bir tablo ortaya çıkarsa, sizin bir cümleniz evet olarak algılandı. Cumhurbaşkanı kuzu kuzu gelecekler demişti, siz de bir kuzu gönderdik sırada kurt var dediniz. Bu saray’a gideceğiniz anlamında mı? Bu kurt kim?

Sayın cumhurbaşkanımız ya muhtarlarla yada başkalarıyla konuşurken onları etkilemek için bir siyasi üsluptan cayıyor. Anayasal çizgiyi aşıyor. Sözün nereye gittiğini bilmiyor ve konuşuyor. Şimdi ne yapacak cumhurbaşkanı? Eğer Adalet ve kalkınma partisinin dışında hükümet kurmaya ve kurucu ortak olmaya müsait bir yapı ortaya çıkmışsa, anayasal olarak bunların gidip cumhurbaşkanından hükümet kurma yetkisi alma sürecini, kuzu kuzu gelme gibi aşağılayacak bir ifadeyle konuşması insanları zor duruma kor. Yani cumhurbaşkanlığı makamına saygıyı istismar etmemek lazımdır. Yoksa şu an sayın recep tayyip Erdoğan sevenleri olduğu kadar nefret edenleri de çok bir hale gelmiştir. 

AKP iktidarını istemiyor. Birileri kalkıp sen merak etme sayın cumhurbaşkanı 17-25’in hesabı sorulmayacak, cumhurbaşkanı fanusunun içine rahatlıkla girebilir. Ama korku yanlışlara sevk ediyor. Sen kuzu kuzu diyorsan, milletimiz bana yetki verirse bozkurt gibi kaçak saraya girer gereğini yaparım.

AK Parti ile koalisyon yapar mısınız? 4 şartınız aynen kalıyor mu? Yumuşayabilir mi, biri çıkabilir mi?

Kamuoyuna açıkladığımız ve hükümet olma şartlarımızda ileri sürdüğümüz bu 4 anlayıştan MHP’nin vazgeçmesi mümkün değil. zaten bunun birincisi anayasamızın ilk üç maddesidir. Milli üniter yapımızdır, dilimizin Türkçe oluşudur, başkentimizin ankara olmasıdır.

Diğerleri ise türkiye’nin 12 yıldan bu yana meydana gelen siyasi gelişmeler ışığında iktidar şartı doğduğunda yapmamız gereken görev olarak algıladığımız konulardır. Bunlardan biri çözüm sürecinin bitirilmesidir. 17-25 yolsuzluk ve rüşvet olayı yargıda hesaplaşmaktır. Dördüncüsü ise cumhurbaşkanının 10 ağustos’tan bu yana anayasal çizginin dışına taşarak, kendi kafasına göre ülkeyi yönetme anlayışına son vermektir. Bunu kabul eden hangi parti olursa, Halkın Demokrasi Partisi dışında koalisyon kurabiliriz. HDP dışında her parti ile koalisyon kurabiliriz.

Sayın recep tayyip erdoğan’ı korumak kollamak, onu devlet başkanı olarak görmenin dışında, ülkelerini seviyorlarsa, güzle projeler sunmak istiyorlarsa bu maddeleri gözden geçirmeleri lazım. Vazgeçilmez insan siyasi hayatta yoktur. Onun için adalet ve kalkınma partisinde yöneticilik yapan, onlara destek veren, oylarıyla bugüne kadar AKP’ye iktidar olma imkanı tanıyan aziz kardeşlerimin hepsine de sesleniyorum. Her şey recep tayyip Erdoğan değildir, her şey Türkiye olmalıdır.

Mister No’ya benzetenler oldu sizi. Kırıldınız mı kızdınız mı?

Bir filmin kahramanını, o da doktor no dedikleri için bizi de öyle algılamaya çalışıyorlar. Bu zavallılar Türkiye’nin tarihinde türk milletinin varlığı için her türlü teklife karşı hayır diyen şahsiyetlerden bir örnek niye veremiyorlar acaba? Bir avuç çözülme sürecini yaşadığımızda aydın diye türeyenler, mandacılar şunlar bunlar kahraman olacak, milletin varlığı için kanaatlerini söyleyenlere hayırcı diyeceksiniz. Hayırda hayır vardır. Milletimiz doktor no’yu bilmez.

Bir zamanlar bir bakan, referandumda bir gömlek giymişti ne oldu? ondan bir eser yok. MHP’yi bu şekilde bir takım yakıştırmalarla suçlamaları edepsizliktir. Bu çıkış yolu da değildir. Herkes haddini bilsin. Türkiye’de söylenen hiçbir söz karşılıksız kalamaz.

Siyasetçilere neden hayır dediniz?

Efendim bir araya gelelim deklerasyon yayınlayalım… Biz zaten bu ülkeyi seven insanlarız. Beceriksizliklerinin üzerini örtmek, sorumsuzluklarını muhalefetle paylaşmak suretiyle kendilerinin üzerine şal örtmenin faydası yok. Sayın kemal kılıçdaroğlu bey, tekrar başbakanın bir davetine icabet etmiştir. Görüşmüşlerdir, tartışmaları başlatmışlardır. Arkasında da bir davet gelmiştir, biz de bunun uygun olmadığını söylemiştir.

Biz Fizan’da olsa görüşürüz memleketin meselesi olarak. Ama olayı saptırmak mümkün değil. Bir TV’ye halk partisinin yöneticisi çıkmış biz 10 gün koalisyon konuşmalarını yaptık. Sen bir vesayet için önceliklerin kabul edilmediği için kaolisyon şartlarına olumsuz tavır koyduğunuzu söylüyorsunuz, ben dört maddeyi ileri sürerken ben hayırcı, siz evetçi oluyorsunuz. Bu konuda CHP ve AKP paralel hareket ediyor.

E evetçiyseniz 1 Kasım’dan sonra gereğini yapın. Bizim dediklerimizi kabul de zorlanıyorlarsa, çözüm sürecindeki beraberliklerini devam ettirecekler ise buyursunlar. İkide bir MHP’yi suçlayarak bir yere varmasınlar.

Siz çantanızı açmadınız.

Bir başbakanın bu kadar yalan ifadelerle kendisini koruma altına alması mümkün değil. kiminle konuştuysa herkes yüzleşelim diyor. Bir yalan varsa o zaman Ahmet Davutoğlu çıkıyor karşımıza.

Koalisyon görüşmelerini kim açtı?

Her defasında da ifade ettim. İkinci kez ziyarete geldiler. Bu ziyaret de MHP ile koalisyon kurulmama ihtimalinden sonra geldiler. Bize ziyaret 17 ağustos olmuştur. Kendileri ise ayın 13’ünde

14’ünde erken seçim için önerge hazırlamışlar, 15’inde de harekete geçmişler iken bizden istenen randevu Cuma değil de pazartesi olunca önerge gelmemişti. Ama bütün bunlara rağmen ziyaretleri sırasında sayın başbakan, türkiye’nin durumu üzerine özet bilgilendirme yapmıştır. CHP ile görüşmelerinden özetler vermiştir. 

Bir, azınlık hükümetini onaylayamayız. İki, erken seçim kararına karşıyız. Üç, bunların hiçbiri olmayıp anayasaya göre eğer bir seçim hükümeti kurulacaksa o seçim hükümetinde biz olmayız. Çünkü o seçim hükümet parlamentoda temsil edilen partilerin oranları doğrultusunda oluşacak bir yapıdır bulunamayız demişizdir. Ama şu dört maddeyi kabullenerek bir yaklaşımınız olursa biz buna evet deriz ve çantamızda olan hazırlıklarımızı da o maksatla göstermişizdir. Yine aynı hazırlıklarımız devam ediyor.

‘Saray’a bozkurt gibi girmek nasıl oluyor?

Vakurlu, kararlı, sonuç alıcı bir davranış bozkurt davranışıdır.

Bakanlar Kurulu Saray’da toplanırsa katılır mısınız?

Cumhurbaşkanının anayasa çizgisine çekilmedikçe tavrımızda değişiklik olmaz.Yetkisini doğru dürüst kullanmasını tavsiye ederiz. Yetkisi zaten sınırlı bir haldedir. Merkel geldi geçtiğimiz günlerde. Alman Cumhurbaşkanı’nı tanıyan birisi var mı?Kendisi için de faydası var. Artık bir örtülü öfke nefret doğuyor. Değerli danışmanlar bu manada Cumhurbşakanı’nı uyarmalılar. Sevimli bir hali yok. Sevimli kılacak şey Anayasa’dır. 

Türkiye’deki siyasi çözüm mevcut partilerle yapılamıyorsa, çatılmadan uzak kalınacaksa 1 Kasım Türk milletine çözüm üretmelidir.

Recep Tayyip Erdoğan’ın vesayetinden bu milleti ve özellikle AKP’yi kurtarmak lazım.

GÜL’ÜN SİYASETE DÖNMESİ KONUSU

Gül, Parti’nin kurucularındandır. Bugüne kadarki uygulamalarıyla sakin, dengeli bir politika izlemektedir. Siyasette olmasında yarar var ama tercih kendisindedir. Bazı şahıslar vardır toplum kendis siyasi dinamizminden yeni birilerini çıkarabilir. Böyle de olması lazım. 

Türkiye'de bir sesiz öfke var. Bu öfke bir yerde patlayacak. Türk milleti düdüklü tencere değil. Bu patlama sandıkta olmalıdır. 

KIRŞEHİR’DEKİ OLAYLAR VE HDP BİNALARINA YAPILAN SALDIRILAR

Endişeliyiz tabi. Bu gelişmeler ani olur. Bunlara karşı tedbirli olmak lazım. Biz kendi gençlerimizi ve partililerimizi bir iç çatışmanın yanı olmasını, çatışma içerisine girmelerini istemiyoruz. Ama Türkiye’de bunlar oluyor. İçerden dışardan provokatörler üretilebilir. Bunlara dikkat etmek gerekir.

PKK, bu kadar modern silahı kendisi mi üretiyor dışardan birisi mi veriyor? 1 Kasım dönüm noktası olmalıdır. 

HDP’yi flu görmemeniz nasıl olacak?

Çözüm sürecini buzdolabından alıp tamamen bitirmek lazım. PKK’nın lağvedilmesi lazım. PKK’nın silahını betona gömmesine gerek yok. Betona gömülen silahlar tekrar çıkarılır. Silahlar TSK’nın envarterine teslim edilecek. Bunların hesabı sorulacak. Haksız olanlar yuvalarına gönderilecek. Bu silahlarla Türk milletine eziyet edenler de gereken cezaya çarpılacak. HDP de bunlarla irtibatını koparacak. 

Herkes haddini bilecek, sandığa güvenecek. 80 vekille Meclis'e geldiler. Kürtçe konuşan kardeşlerimizi temsil eden bir oy değildir. Bir örtülü işbirliği yapılmıştır. Bunlar bizim üzerine düştüğümüz konulardır.

Kürtlere vaadiniz nedir? 

Kardeşlik. Birlikte ve bir arada yaşama arzumuzdur. Önemli tedbirlerimiz vardır. Kürtçe konuşan kardeşlerimizi emperyalist güçlerin elinde olan örgütler savunamaz. 

Bunları terörü bitirdikten sonra yani şu konunun altını hassasiyetle çiziyorum. Türkiye'de Kürt sorunu yoktur.  ‘MHP, HDP’ye oy verenlere saygı duyuyor ama HDP ile PKK ilişkisini doğru bulmuyoruz.

PYD İLE İLGİLİ ENDİŞELER

PYD ile PKK arasında fark yoktur. Bunların tek amacı 4 parçalı büyük Kürdistan'ı kurmaktır. PYD silahları PKK için de kullanabilir. PYD, Suriye'de oluşmuş bir PKK'dır. Bağımsız bir Kürdistan kurmayı amaçlıyor.

20 tane ilde alan hakimiyeti kurarak, bağımsız Kürdistan'ın kuzey yapısını oluşturmak için çalışıyorlar. Hepsi taktiktir. Vazgeçmeleri mümkün değildir. 1. PKK olağan kongresinde alınan karardan sapamazlar. Silahlı propagandası 1984'te Şemdinli Eruh'ta başlamıştır. Milleti aldatmasınlar. PKK bir terör örgütüdür ve kökü kazınmalıdır. Güneydoğu Anadolu’da 20 Temmuz’dan bu yana polislerimizin verdiği çalışmaya destek olmalıyız. Başka çaremiz yoktur. 

SURİYE’DE SON DURUM

Türkiye Suriye politikasında büyük bir yanlışa düşmüştür. Bu yanlışa düşürenlerle de yüzleşilemiyor. Esad rejiminin bu sorunu çözmesi ihtimali kalmamıştır. Rusya’nın Akdeniz’e inme ideali vardı. Şimdi bu hakkını tekrar yaşatmak istiyor. Bütün bunların hepsini hükümet gözden geçirmelidir. Şimdiki hükümet hükümet değildir. 1 Kasım’a kadar Erdoğan tarafından görevlendirilmiştir. 1 Kasım’dan sonra oluşacak olan hükümet öncelikli olarak Suriye politikasını gözden geçirmelidir. Esad’a takılıp kalmamalıyız.

Koalisyon olursa siz de olacak mısınız?

Partinin olduğu yerde partinin genel başkanı olur. Koalisyon olursa Dışişleri Bakanlığı bgibi bir şartımız yok, önemli olan uzlaşma.

Haziran seçimindeki oydan daha az olursa ne yaparsınız?
Partimin başında olurum. 3-5 dışardan besleme unsurlarla MHP tuzağa düşmez. AK Troller bir kişiyi yıldız yapmaya kalkmasınlar. Kimse de kendisini harcatmasın.

MERAL AKŞENER KONUSU

Bunlar dışarda bazı çevrelerin MHP üzerinde akıllarınca bir yara açmaya çalışıyorlar. 1. Şahıs MHP'den ihraç edilmiştir. Bunun üzerine spekülasyon yapmak isteyenler varsa ya parti kursunlar ya da partiye aldırsanlar.

Akşener belli bir süre dinlenmesi gerekiyor. Kimse spekülasyon yapmasın. MHP'yi de iyi anlamak lazım. Türkiye'nin en demokrat partisi MHP'dir. 

MHP’de Genel Başkan’a rakip oluyor diye kimse dışlanmaz. Partimizde bulunan insanlar bana rakip olabilirler. Ama dışlanmamışlardır. Günü geldiğinde kucaklaşma, buluşma olmuştur. AK Trollerin övdüğü insanı ben MHP’den ihraç ederim. Herkes bunu böyle bilsin.

TUĞRUL TÜRKEŞ KONUSU

Artık AKP’li olan birisi kendisi açıklasın ne zaman görüştüklerini. Sayın Türkeş haddini ve sınırını bilmelidir. Bu hareket onu iyi taşımıştır. Kendisi biraz daha sakin, soğukkanlı ve bulunduğu yere de daha uyumlu olmalıdır.

DAVUTOĞLU İLE YAPILAN KOALİSYON GÖRÜŞMESİ

Davutoğlu konusuna hiç girmeyelim. O görüşme hafızamızdadır. Faruk Çelik Bey ile kendisi açıklamak isterlerse açıklarlar.

 Her siyasi partinin seçmen kitlesi 3 gözlü akü gibidir. 1. Akü gözü, siyasi gözü kuran geliştiren gruptur. 2. göz onların anne babaları ve çevrelerinin oluşturduğu gözdür. 3. göz ise kararsızlardır. MHP’nin oylarına talip oluyorlar da milletimiz için MHP ne düşünüyor. Oyların tamamına talibiz. MHP’nin kapısı penceresi herkese açıktır. Ama milli hassasiyetlere bağlı kaldıklarını söyledikleri sürece başımızın üstünde yerleri vardır.

Davutoğlu'nun 'Ankara saldırısının ardından sonra 'ylarımızda artış oldu' açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Çok çirkin. O zaman Diyarbakır'da, Ankara'da, Suruç'ta onlar vardır. Böyle saçma sapan bir söz olabilir mi? Hemen bu sözü geri alması lazım. Bunu geri almalıdır. Davutoğlu heyecanlı konuşurken bunları ağzından kaçırıyor herhalde. Öyleyse bundan sonraki olayların sorumlusu Serok Ahmet olur.

NEDEN AZ MİTİNG YAPIYOR?

Ankara saldırısından sonra saygıdan dolayı mitingimizi iptal ettik.

'KAYNAK' TARTIŞMASI VE MHP'NİN ŞARTLARI

Şu havuzlardan vazgeçip musluklara dönseler ve milletin evine akıtsalar huzur olur. 

Eğer bir koalisyon oluşursa ortak zemin zaten oluşmuştur. Her parti koalisyon kurabilir Türkiye'de.

Bizim hassasiyetimiz süreklidir. 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet olayı yargıya gelmelidir. Çözüm süreci tüketilmelidir.

Tahir Elçi’nin ‘PKK terör örgütü’ değildir açıklamasını ve hukuki sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu cümleyi kullanan herkes PKK’lıdır. Saklamasınlar. Bu kadar olay oluyor. Bu kadar uluslararası tanımlar var. Tüm bunların hepsini toplamış örgüt terör örgütü değildir de nedir. Terör örgütü değildir diyorlarsa örtülü PKK’lılardır. Bunun fikir özgürlüğüyle ilgisi yok.

1 Kasım’dan sonra nasıl bir Türkiye düşünüyorsunuz?

1 Kasım seçimlerinin hayırlı olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum. 1 Kasım bir hükümet çıkarabilmeli, tek başına iktidar ya da koalisyon. Demokratik hakkınızı kullanınız. 1 Kasım bir hükümet çıkarabilmelidir. Böyle bir ortam Türkiye’nin huzuruna, güvenlik sorunlarına, istikrarını sağlayacaktır. 



Bu fotoğrafın hikâyesini anlatır mısınız?

‘İstanbul’un her yerini bilirim, Karagümrük’e de sevdalıyım.’ dedim. O söz söylendiği sırada giydiğim bir kıyafet değildir. 8 köşeli kasket önemli bir kaskettir. Buna benzer bazı fotoğraflarım var benim. O fotoğrafı özel olarak hazırlamadık. Birileri Kasımpaşa’dan, birileri de Kelkit’ten bahsediyor. Kasımpaşa ile ne alakası var. Oradaki insanların bir özelliği mi var? Öyle bir özellik arıyorsanız orası Karagümrük’tür.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.