E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaŞirket HaberleriAvrupa krizinde yeni perde---

Avrupa krizinde yeni perde

Avrupa krizinde yeni perde
26 Kasım 2010 - 11:52 borsaningundemi.com

Kurtarma paketinin boş, stres testinin yanıltıcı olduğu anlaşıldı; kırılma hızlanacak

 İrlanda krizinin alevlenmesi, olasılıkla çoğumuzun aklına bunun neden durup dururken ortaya çıktığı sorusunu getiriyor. Yunanistan krizini ‘soğutan’ kurtarma paketinin açıklandığı mayıs ayından bu yana Avrupa’da kriz çağrıştıracak pek bir gelişme, dalgalanma olmadı. Peki, neden kasım ayı başından bu yana giderek yüksek bir dalgalanma eşliğindeki bu kriz derinleşiyor?

 

Komplo kuramlarına başvurmaya gerek yok; Avrupa’nın ekonomik birlik tasarımına Almanya ve Fransa’nın attığı küçük ama etkili birkaç ‘neşterle’, nihai olarak Alman ve Fransız bankalarına yıkılacak faturanın 2013 ortasından itibaren ‘risk ayarsız’ alacaklılara da kesilmesi sağlanacak. Kurtarma paketi de kalmayacak. Böylece, ölçüsüz borçlananlarla, boyunu aşan kaldıraçlı borç yapısı oluşturanların bu riskleri küçültmesi sağlanacak. Sadece bu karar, orta vadede zincirin zayıf halkası olan ülkeyi aramaya yöneltti.

 

Zayıf halka bulundu

 

Yunanistan krizinde bankaların riski ön plana çıkmamıştı. Bankacılıkta konut kredisine bağlı

büyüme riskli boyutta değildi. Yunanistan krizi hep kamu borç krizi boyutunda seyretmişti.

Zayıf halka İrlanda, bankacılıktaki yüksek borç yapısı ile kamudaki kötüleşmenin birleştiği bir ülke oldu. İrlanda kemer sıkma kararlarını açıkladı ama bankaları ne yapacağını henüz bilmiyor. Mevduat çekilişleri sürüyor.

 

Mayıs ayında Yunanistan krizinin soğutulması sırasında, sağlanan kurtarma paketi ile krizin çözüldüğü düşüncesi yerleşmişti. Kurtarma paketi, sadece Yunanistan’a mali destek sağlamakla kalmayacak; Portekiz, İrlanda, İspanya gibi krize aday potansiyel ülkeler için de bir tampon oluşturacaktı.

Temmuz ayında euro bölgesindeki bankalara uygulanan ‘stres testi’ ile 16 ülke içinde sadece birkaç bankanın sermaye yeterliğinin zayıf olduğu açıklanmıştı. Buna yönelik tüm eleştiriler de havada bırakılmıştı. Kurtarma mekanizması hazırdı, bankalar stres testi ile sınanmış, yeterli bulunmuştu. Bu sunumla yaz sezonu atlatıldı.

 

Bugüne geldiğimizde, 10 günde alevlenen krizle; İrlanda bankalarının 160 milyar euro büyüklüğüne uzanan batık kredilerinin olduğu hesabı yapılıyor. Ayrıca, yüzde 20’sine uzanan; likidite kaybı yaratan mevduat çekilişi de devam ediyor. Kemer sıkma önlemlerinin ekonomiyi daraltacağı, bankaların ise sermaye konulmadan bu süreci atlatmalarının zor olduğu tartışılıyor. İrlanda kemer sıkma kararlarını açıkladı ama bankalarının ne olacağı belli değil. Bankaların devletleştirilmesi bile söz konusu. Aralık başındaki AB zirvesindeki kararlarla İrlanda’nın kaderi belirginleşecek.

İrlanda krizi, uluslararası kamuoyunda ve de Avrupa’nın diğer sorunlu ülkelerinde şunu açığa çıkardı; bu tanık olunan krizler, kamuoyuna sunulduğu ya da hafife alınarak sanıldığı gibi küçük müdahalelerle söndürülebilir yangınlardan değil! İşte bu algının yerleşmesine ve güven kaybının derinleşmesine yola açan bir süreç başladı.

Bugün, ‘soğutulmuş’ olan Yunanistan’ın risk primi bile mayıs öncesine erişti. Sırada

sayılan ülkelerin risk primleri sert biçimde yükseldi. Eğer 2 aralık tarihindeki AB zirvesinde ‘şapkadan tavşan’ çıkmazsa AB’deki kırılma hızla devam edecek.
Uğur Gürses/Radikal

 

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)