Avrupa borsalarını güçlü bir yıl bekliyor

Stoxx Europe 600 endeksinin bu yıl yaşadığı yüzde 1 oranındaki kaybın ardından önümüzdeki yıl daha iyi bir performans sergilemesi bekleniyor. Endeks yılbaşına göre yaşadığı kayıplara rağmen, son üç ayda ekonomik göstergelerin toparlanmasının desteği ile yüzde 4.7 oranında değer kazandı. Euro bölgesinde yılın üçüncü çeyreğinde büyümenin yıllık yüzde 1.4 oranına yaklaşması beklenirken, yatırımcılar beklentilerden daha iyi geleceğini tahmin ettikleri verileri satın almaya başladılar. Bu verilerin arasında satın alma yöneticileri endeksi ve ve perakende satış verileri de yer alıyor. Bu gelişmelerin ardından Stoxx endeksin 2017 yılını 381 puan seviyesinden tamamlaması bekleniyor ki bu da mevcut seviyeye göre yüzde 5.8 artış ifade ediyor.

Signia varlık yönetiminin bölüm direktörü Jie Zhang, önümüzdeki dönemde siyasi belirsizliklerin volatiliteyi artıracağını ve dipten alım yapmak için fırsat kollayanlar açısından beklenen fırsatı sunacağını belirtiyor ve "Mevcut değer seviyelerinin ardından volatilite sona erince, Avrupa hisse senetleri yukarı yönlü pek çok fırsat sunacak" ifadelerini kullanıyor.

İşin aslına bakılacak olursa, siyasi arka plan korkulduğu kadar karamsar bir tablo sunmayabilir.
İtalya'da Başbakan'ın değişmesi ile yeni seçimlerde AB karşıtı partilerin güçlenmesi önlenebilir. Hollanda da ise seçimlerde göçmen karşıtı partilerin güçlenmesi merkezdeki partiler arasında bir koalisyona neden olabilir. Fransa'da AB karşıtı lider Marine Le Pen ülkedeki seçimlerin ikinci turuna geçebilir ancak kazanması beklenmiyor. Almanya'da da Merkel ve ortaklarının partisi diğer partilere üstünlüklerini sürdürüyor ve Eylüldeki seçimlerin şimdikine benzer bir koalisyon oluşturması mümkün görünüyor.

İngiltere merkezli "Stonehage Fleming Global Best Ideas Equity" isimli fonun yöneticisi Gerrit Smit, küresel ekonomik görünümün pozitif olduğunu belirterek, bu açıdan Donald Trump'ın alt yapı harcamalarını artıracağına ve bazı Asya ekonomilerinde devam eden güçlü seyre dikkat çekerek bu unsurların Avrupa hisse senedi piyasaları için pozitif unsurlar olduğunu ifade ediyor.

Smit euro ve İngiliz Sterlininin ABD doları karşısında yaşadığı değer kaybına dikkat ederek jeopolitik belirsizliklerin de etkisiyle bu durumun yatırımcılara hisse senedi seçmek için fırsa sunacağını öngörüyor. Smit, Avrupalı şirketler arasında euro ve sterlin cinsinden maliyetleri olan ancak karlarını daha değerli para birimleri üzerinden elde eden özellikle dolar cinsinden kar eden şirketlere yatırım yapılmasını öneriyor.

ABD merkezli Cabot Wealth Management'ın yatırım şefi Rob Lutts ise uluslararası yatırımcıların Avrupa hisse senetleri hakkında ilerde, şu anda oldukları kadar ihtiyatlı olmak zorunda kalmayacaklarını dile getiriyor. Lutts, bu nedenle bazı sektörlerde fiyatların çok cazip olduğunu belirtiyor.

Lutts, finansal sektör hisselerini tercih ediyor ve son dönemde iShares MSCI Europe Financials fonuna yatırım yaptığını dile getiriyor. ETF fonunu aldığında en büyük 10 holdinge yatırım yapmış olduğunu belirten Lutts, bu holdingleri incelediğini ve bunların risklerinin ne olduğunu araştırdığını belirterek "Bütün riskleri anlamak mümkün değil, ancak üzerinde çalışınca bu şirketlerin bilançolarını düzeltme ve bir barça daha güçlenme şansları olduğunu görüyorum" ifadelerini kullandı.
Lutts, Avrupa'da siyasi cephede olumsuz bir sürpriz olmaması halinde banka senetlerinde yüzde 15 ila 20 oranında bir yükseliş yaşanabileceğini öngördü.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.