Atatürk Havalimanı'ndaki saldırıda ölen sayısı 44'e yükseldi

İçişleri Bakanı Efkan Ala, Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısının IŞİD tarafından düzenlendiği bilgisinin güçlendiğini söyledi. Ala, saldırıda ölenlerin sayısının 43 olduğunu açıklarken, ilerleyen saatlerde Bakirkoy Devlet Hastanesi'nde tedavi goren Yasin Öcal da hayatını kaybetti. Ölenlerin sayısı 44'e yükseldi.

Efkan Ala, Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısına ilişkin TBMM Genel Kurulu'nda bilgilendirme yaptı. Ala'nın konuşmasının satırbaşları şöyle: 

"Şu ana kadar 9'u Türk olmak üzere 4'ü yabancı toplam 13 kişi gözaltına alındı, canlı bomba eylemini gerçekleştiren 3 kişiden birisinin kimliği ve uyruğu belirlendi. Ölü sayısı 43, buna 3 intihar bombacısı dahil değildir. Şu anda hastanede yatan 94 kişi. Bu ölen 43 kişiden 19'u yabancıdır.

Bir taksiyle gelmişler. Bir terörist, dış hatlara gitmek isterken polis tarafından durdulmuş. Polis yaralanmış ardından otoparka inerek kendisini patlatmıştır. Diğerleri de ters istikametlere koşmuşlar ve birisi polis tarafından vurulmuş kendisini patlatmış, diğeri de kendisini patlatmıştır.

Şu ana kadar elde ettiğimiz bilgiler ve bulgular DAEŞ terör örgütünün gerçekleştirdiği yönünde tahminleri güçlendirmektedir. Sonuçlar berrak bir hale gelince açıklanacaktır. 

Dünyada her ülke organize terör saldırılarıyla yüzyüze gelmektedir. Türkiye hem PKK, hem DHKP-C, hem de DAEŞ'le kararlılıkla mücadele etmektedir. Dünyada da bu küresel teröre karşı en fazla mücadele eden ve yansımaları ortaya çıkaran bir ülkedir Türkiye. ABD'den İngiltere'ye, Almanya'dan Hollanda'ya kadar bu acıyı bizlerle paylaşmışlardır. Ben de kendilerine artık, 'Gelin orada o yangını söndürelim' diye açık bir şekilde dile getirdim. Meseleyi yerinde kökünde bir sükunete erdirmemiz gerekir. 'Bu ateş herkesi yakar' demiştik. Burada ortaya çıkan kaotik durumda Türkiye üzerine düşeni yapmaktadır. 

145 ülkeden 50 bin 177 kişiye Türkiye'ye giriş yasağı koyduk. Sırf Suriye ve Irak'taki terör faaliyetleriyle ilgili sorun olmasın diye. 98 ülkeden 3 bin 603 kişi sınırdışı edilmiştir. 5 bin 310 kişi gözaltına alınmış, bin 604'ü tutuklanmış. 

PKK'yla da topyekun olarak bir mücadele yürütüyoruz. Suriye'de kanton ilan ettikten sonra, Türkiye'nin içerisine bunu taşıyabilir miyiz diye çalıştılar. Türkiye'de o faaliyetlere başladılar. 12 yerleşim biriminde bu tür faaliyetlerde bulundular. Türkiye'nin Suriye olmadığını gördüler, onların hepsi o mahallelerden temizlendi. 

8.8 ton esrar, 43,9 milyon kök kenevir söküldü. Bunun piyasa değeri 2,7 milyar lira. Yıllardır ekiliyor. Bunların kökü de kazınıyor. 18 ton patlayıcı ele geçirildi. Uyuşturucu ile teröristin nasıl içiçe geçtiğini ortaya koymaktadır. 

Terör konusunda yapacağımız ilk şey yan yana durmaktır. Birçok yerde, bütün dünya Türkiye'nin yıllardır söylediği noktaya gelmiştir. Bundan sonra Türkiye'nin isteği eyleme geçmektir. 

7 yerleşim biriminde sokağa çıkma yasağı sürüyor. İnsanlarımız zarar görmesin diye ilan ettik. Arama tarama faaliyetleri devam ediyor. 4 ilçede sadece gece devam etmektedir."

BAKAN SALONDAN AYRILDI, MECLİS'TE TANSİYON YÜKSELDİ 

İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın Meclis Genel Kurulu'nda terör olaylarına ilişkin bilgi vermesinin ardından salondan ayrılması muhalefetin tepkisine neden oldu. İçişleri Bakanı Ala'nın Meclis Genel Kurulu'nda Atatürk Havalimanı'nda meydana gelen terör saldırısına ilişkin son bilgileri paylaşması ve yapılan operasyonlarla ilgili bilgi vermesinin ardından muhalefet grup başkanvekilleri sataşmadan dolayı söz istedi.

MHP adına kürsüye çıkan Bursa Milletvekili Kadir Koçdemir'in konuşması sırasında Bakan Ala'nın Genel Kurul salonundan çıktığı görüldü. MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Ala'nın bu tavrını eleştirerek, Efkan Ala'yı bu tutumundan dolayı kınıyorum dedi. HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ise Efkan Ala'ya yönelik Neden korkuyor, niye kaçıyor İstifa etmesi gereken kişi istifa etmeyip kaçıyor ifadelerini kullandı.

DEVLET KATLİAM YAPMAZ, TERÖR VE TERÖRİSTLE MÜCADELE EDER

HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, Bakan Ala'nın muhalefeti dinlemeye dahi tahammülü olmadığını savunarak, şöyle konuştu Bakanın istifa etmesi lazım. IŞİD, havalimanında bombayı patlatıyor, bakan güvenlik zafiyeti yok diyor. Sokağa çıkma yasakları diyor. Lice'nin Kervas köyünde, orada bir katliam var. Gerçekleri gidip görelim. Ses kayıtları var elimizde. Uyuşturucuyla mücadele F-16 ile bombalamakla olmaz. Devlet çok net, katliam yapacağının provasını da yaptı gösterdi

HDP'li Demirel'in bu konuşmasına Meclis Başkanvekili Ahmet Aydın ise tepki gösterdi. Aydın, devletin katliam yapmayacağını, terörle mücadele edeceğini kaydederek, şunları söyledi Devlet katliam yapmaz. Terör ve teröristle mücadele eder. Kürtlere zulüm yapan terör örgütüyle mücadele ediyor. Devlet katliam yağmaz. Ne söylediğinizi bileceksiniz

BAKAN MECLİSE ARKA SIRALARDAN GELİYOR, BİR BAKIYORUZ KAÇMIŞ

Kürsüye çıkan CHP Grup Başkanvekili Levent Gök ise Türkiye'de İçişleri Bakanı olmadığını savunarak, şu ifadeleri kullandı Türkiye önemli bir terör saldırıyla sarsılmışken bir hükümete, bir İçişleri Bakanı arıyoruz ama yok. Bakan Meclis'e arka sıralardan geliyor, bir bakıyoruz kaçmış. Türkiye'de İçişleri Bakanı yok. Türkiye'nin her yerinde 5 seçim kazandık diyor. 15 kazansan ne olacak Türkiye'yi yönetemiyorsunuz. Olayın niteliğini, özünü bilemeyen bir bakan var karşımızda. İçişleri Bakanlığının ne olduğunun farkında değil. Bizim güvenliğimizi sağlayacak öyle mi. CHP'li Gök'ün konuşmasına iktidar sıralarından tepki gösterilince oturuma 5 dakika ara verildi.

HDP'DEN İÇİŞLERİ BAKANI HAKKINDA GENSORU ÖNERGESİ

HDP, "Sokağa çıkma yasakları adı altında uygulamalar neticesinde gerçekleştirilen hak ihlalleri, mağduriyetler, yaşanan ölümler ve sivillere yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırılarda gerekli önlemlerin alınmadığı" iddiasıyla İçişleri Bakanı Efkan Ala hakkında gensoru önergesi verdi.

Grup Başkanvekilleri İdris Baluken ve Çağlar Demirel'in imzasıyla TBMM Başkanlığı'na sunulan önergenin gerekçesinde, "Diyarbakır, Ankara ve İstanbul'da yüzlerce insanın yaşamını yitirmesine sebep olan terör saldırısının faili olan DAİŞ ile ilgili ciddi bir soruşturma ve ceza sisteminin geliştirilmediği" savunuldu.

Gerekçede, şunlar kaydedildi:

"Ortadoğu coğrafyasına dağılmış Selefi örgütlerle oluşturulan bağlar birçok yerde deşifre olmuş, DAİŞ'in daha önce Ankara ve Diyarbakır'da en son 28 Haziran 2016 tarihinde Atatürk Havalimanı'nda gerçekleştirdiği saldırılara rağmen hala temkinli bir dil kullanmaya devam edilmiş, ayrıca DAİŞ de yaptığı tüm saldırıları üstlenirken, Türkiye'deki saldırıları üstlenmemek gibi bir tutum sergilemiştir.

İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın ilk elden sorumluluk makamında olduğunu tekrar hatırlatmak ve ölümler ile yıkımlardan ötürü ortaya çıkan tabloda kendisi hakkında bir gensoru önergesi vermek zarureti doğmuştur."

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.