Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, IŞİD'in Musul'da yaptığı adam kaçırma olaylarına açıklık getirdi. Arınç, Musul'da yaşanan olaylara odaklandıklarını ve mutlu haberlerin gelmesini beklediklerini söyledi.
Arınç yaptığı açıklamada şunları söyledi: Musul'da yaşanan olaylara odaklandık.
Bu yurttaşlarımızın bir an önce sağ salim Türkiye'ye ulaştırılmasını diliyoruz.
Böyle bir olay karşısında Türkiye'de bir refleks oluştu bu çok sevindirici.
Bizler kendi aramızda bazen birbirimize kızabiliyoruz, eleştirilerde bulunabiliyoruz. Sadece muhalefet olarak demiyorum.
BDP de HDP de sorumlu açıklamalarda bulundular, bunlar sevindiricidir.
Ama Musul olayında herkes birlik oldu.
Meclis'te de Dışişleri bakanımıza eleştiride bulunuldu ama genel olarak tek amaç yurttaşlarımızın kurtarılması istendi.
Sabah itibariyle sizlere müjdeli bir haberim yok.
Bir takım görüşmeler yaptım ama olumlu gelişmeler var.
Çok hassas davranıyoruz.
Örgütü biliyoruz, adını biliyoruz, amacı biliyoruz.
Türkiye’nin çabalarını sekteye uğratmamalıyız, çok.
Kırılganlık devam edebilir, karşımızda bir devletle konuşmak görüşmek noktasında değiliz.
Bu örgütü etkileyebilecek unsurların çok hassas bir şekilde devrede olması gerekir.
Devletimiz bu çabayı gösteriyor.
Kandil’de herkes dua etti, dua manevi bir araçtır.
Bir hükümet ne yapması gerekiyorsa fazlasını yapıyor.
Bu kardeşlerimizi kucaklayacağız inşallah.
Şoförlerimizin de emin bir yerde olduğunu biliyoruz.
Araçlarına binip geri gelecek konumda değiller.
Serbest bırakıldıklarına karşı bilgiler ama doğrulayacak değilim.
Rehin olan yurttaşlarımız şu ana kadar kendilerine hiçbir fena muamelelerde bulunulmuyor, küçük yavrularımız da var emin yerdeler.
Emin bir yerdeler.
Hiç olmazsa bunu bilmek de bizi mutlu ediyor.
BAYRAK İNDİRME OLAYI Hepimizi yürekten yaralayan bir.
Bir sefilim bayrağımızı indirmesiyle büyük bir reaksiyon oluştu.
Türkiye’de çok büyük bir kenetleme oldu, bu eylemi herkes reddetti.
Bu konuda çok ileri sözler söyleyenler de oldu.
Benim konuşmamı Kılıçdaroğlu büyük ölçüde çarpıttı, bu konuya tekrar dönecek değilim.
Hükümetimizin ve güvenlik güçlerinin kontrolü altındadır.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ Meclis anayasa gereği tatile girecek, cumhurbaşkanlığı için müracaatlar başlayacak.
Çok maddeli kanun tasarıları var, çalışmalarımız var.
Tatil için 1 Temmuz’u bulacak gibiyiz.
Adaylar ilk günden ortaya çıkabilecek.
Hepinizin yüzde 90 şu olabilir dediğinizi biliyorum ama Ak Parti adayını açıklamak için acele etmedi.
2 nokta var.
İstişare sürecini tamamladık, bu konuda karar vermiş gibiyiz.
Muhalefetin adayının kim olacağı önemlidir.
Çatıda aday arayışlarını sürdürüyorlar.
Bu çabaları bir noktada anlayışla karşılamak lazım.
Her partinin gönlünce geçerek oy vermek isteği oluşturmak onlar açısından mümkün olmadı.
Her gün 3-4 kapı çalınıyor, somut bir aday yok.
Onlar çalışsın, önemli olan bizim adayımızın kim olacağı değil, adayımız belli gibi.
Neredeyse Ramazan’ın ilk günü aday açıklanacak gibi, bunda da bir hayır vardır.
IRAK’TA YAŞANANLAR Bir panik doğurmaması açısından bakanlığımız internet sayfasından kaldırmış olabilir.
Irak’ta büyük bir can güvenliği tehdidi yok.
Bütün açıklamalar yapıldı.
Yeterli ölçüde biz kapasiteye sahip olunmadığı görüldü, ilave uçak seferleri yapıldı.
Irak hükümeti tarafından izin verilmesi gerekiyor, hızlı bir şekilde olması gerekiyor bunları.
KILIÇDAROĞLU’NUN İSTİFA ÇAĞRISI Ben Kılıçdaroğlu’nun ağzından böyle bir söz duymadım. Loloğlu’nun beyanı var. Yapılan görüşmeden sonra açıklamayı Loloğlu yaptı. Kılıçdaroğlu’nun ağzından duymadık. Loloğlu’nun söylediği söz bütün siyasilerin söyleyebileceğim bir sözdür. Loloğlu edebe aykırı bir şekilde gelmiş geçmiş en çapsız bakan demişti. Loloğlu, siyasi bedel gerekir diyorsa biraz daha edepli açıklama yapmış demektir. Bakanın ne cevap vereceği önemli. Kılıçdaroğlu Meclis kürsüsünde sürekli konuşuyor.
Türkiye’de aşırı radikal örgütlerin taban bulmadıklarını biliyoruz.
CHP’liler soru önergesi vermişler. Bizim cevaplayamayacağımız sorumuz yok ama soru önergesi böyle olmaz.
Her yerden duyduklarını soru önergesi vermek ve daha cevabını almadan basına servis etmek olmaz.
Bu örgütlerle bir ilişki içerisinde değiliz, soru sorduysanız cevabını da bekleyin.
KONSOLOSLUĞA SALDIRI Yurttaşlarımızın canlarının önemli olduğu bir yerde örgütü ele almak, hedeflerini ele almak noktasında değilim.
Bunu konuşacağımız günler yakın zamanda gelecektir.
Türkiye’nin bir hedef halinde görülmediği açıktır.
Ama konsolosluğa yapılan saldırı elbette Türkiye’ye ayrıca bir anlamı olduğunu göstermez.
Hedef noktasında değiliz, bunu açıkça söyleyebilirim.
Musul konusunu lütfen kapatalım, beni bir olumsuzluk noktasıyla karşı karşıya bırakmayın lütfen. TBMM’de MHP’li vir vekilin bunların olacğaı biliniyordu da neden bunlar bunlar yapılmadı sözlerini biliyorsunuz.
Bizim haber kaynaklarımızı çok güçlüdür, ne olduğunu ve olacağını biliyoruz.
Ama biz bakanlığımızın elde ettiği büyün bilgileri kamuoyunla paylaşmak zorunda değiliz, bunların bir mahremi olmalı.
Sinan Ogan kadar rahat değiliz, en yakınındaki hatta söylerim o kimsenin kim olduğunu…
O bilgiyi adeta şov yaparak ortaya getirmesini doğru bulmuyorum.
Elbette haberimizi vardı, içeride yapılması gereken her şey yapılmıştır.
İrtibat devam etmiştir.
Eller tetikte beklenmeye başlanmıştır ama kadınlar, çocuklar var.
Somun pehlivanlığı yapmıyoruz.
Can güvenliği tehlikeye düşer, bilmiyor musunuz?
Akıl, yöntem, dış politika onlara çatışın talimatı mı verir, yoksa güvenli bir şekilde terk edin talimatı.
Sayın Bahçeli gibi alnının çatısından vuracaksın sözünün arkasında değiliz, hukuk devletiyiz biz.
Bunu cesaretsizlik olarak görmeyin, yanlış bir karar olarak görmeyin.
Birilerin kahramanlık duymasına gerek duymuyoruz, biz doğru olanı yaptık.
“3 BİN IŞİD MİLİTANI VAR ” İDDİASI Gerçekle hiç alakası yoktur.
Irak bölgesinde ve Musul bölgesinde şu kadar IŞİD mensubu varsa derseniz onlar yazlığı çiziliyor.
Ben ABD’ye gitmiştim, bölgemizdeki olaylarda görüşülmüştü.
ABD de biliyor ki Türkiye’de bir taban bulabilmiş değiller.
Türkiye’de aşırı unsurlar olabilir, yayın organları bile olabilir ama bu ismi geçen örgütleri benimseyen bir topluluktan bahsedemezsiniz.
76 milyonda mutlaka 3-5 kişi çıkacaktır.
Ama böyle bir şey yok.
Bayrak direğine çıkan kişinin eylemine şöyle bakıyorum:
Bu suçtur, suç olmanın ötesinde yakışıksızlıktır, saygısızlıktır.
Olay askeri bir bölgede olmuştur, korunan bir yerdedir.
Buraya dışarıdan bir kişinin girmesi yasaktır, giremez.
Müdahale edeceksiniz, onu indireceksiniz.
Koşacaksınız yakalayacaksınız adalete teslim edeceksiniz.
Bunlar neden yapılmadı?
Bu bölgede güvenliği sağlamakla görevlilerdedir sorumluluk.
Neden bu adam yakalanmadı? Sorumluları bu şurada görevli kimse onlardır, hesabı sorulacaktır.
Sayın Bahçeli vurmak haktır, helaldir diyor. Helalliğine karışmam ama hukuk bu değildir.
Türkiye’de idam cezası kalkmıştır, bayrak indirmenin cezası da alnının çatısından vurmak değildir.
BBP de buna katıldı evet onu indirmek lazımdı, halletmek lazımdı diyor, yanında da Kılıçdaroğlu var.
Çok terbiyesizce şunu söylüyor: Bülent Arınç talimatı açıkladı, asker kurşun atamayacak.
Bunların üçü anlaştı, MHP, CHP, BBP…
Seçim öncesi çatı çalışmaları bunlar.
Bunlar Türkiye’yi idare etseler ne olur halimiz Allah aşkına.
Her halt işleyeni alnının çatısından vurmaya kalksak yollar ceset kaynar.
Adam öldüreninin cezası bile müebbet hapis.
Polis ve güvenlik güçleri silahı en son kullanacaktır.
IRAK’TA TERÖR Maliki başarılı bir insan değil, başarısızlığının en büyük sebebi de mezhepçi tutum takınması.
Mezhepçi tutumu nedeniyle ülkede birliği dağıttı.
Suriye’de ise muhalefet çok cılız çıktı, düzenli birlikleri yoktu.
ESED ve rejimi dışarıdan çok büyük destek aldı.
Bu soruları sonlandıralım artık.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.