Altın fiyatları faizlerdeki yükselişin negatif etkisi altında

Global piyasalardaki likidite bolluğu ile doğru orantıya sahip olan altın, geçtiğimiz haftalarda dünya genelinde merkez bankalarının global likiditeyi azaltmaya yönelik söylemleri ile birlikte Haziran ayının son haftasından bu yana %1,78 oranında değer kaybetti.

Son günlerde Fed’in bilanço küçültmesinde birkaç ay içinde başlayabileceği ve Avrupa Merkez Bankası’nın geçtiğimiz haftalarda teşvik programından çıkmaya doğru temkinli bir şekilde yol alındığı ve faiz oranlarının daha fazla düşebileceğini söyleminden vazgeçerek önümüzdeki dönemde para politikasında sıkılaşmanın sinyalini vermesi altın fiyatlarında satış baskısı yarattı.

Dünya genelinde merkez bankalarına para politikasında normalleşme yolunda öncülük Fed’in bilanço küçültmesinin gündemde yer etmesi üzerine %2,40 seviyesine kadar yükseliş kaydeden ABD 10 yıllık tahvil faizleri ile birlikte tüm gelişmiş ülke tahvil faizlerinde görülen yükseliş altın fiyatını satış baskısı altında bıraktı.

Global piyasalarda altına ilişkin fiyatlamalardan yola çıkarak, altına olan ilginin yılşın ilk yarısına kıyasla azaldığını söyleyebiliriz. Altın haberlerinde sıklıkla rastlanan borsa yatırım fonu olarak da tanımlanan ETF’lerde son dönem görülen azalış dikkat çekmektedir. Bununla birlikte Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu'na göre (CFTC) altın vadeli kontraltar ve opsiyon sözleşmelerinde net uzun pozisyonların sayısındaki azalma da dikkat çekmektedir.

2009 yılından bu yana yükselişini sürdüren global hisse senedi endeksi, gerek ABD’de Trump’ın başkan seçilmesi gerek Avrupa’da siyasi belirsizliklerin azalması sonrası 2016 yılı sonundan bu yana %9,37 oranında yükseliş kaydetmiştir. Son dönemde global bazda artan risk iştahı paralelinde global hisse senedi endeksi geçtiğimiz Haziran ayı içerisinde 1936 seviyesini test ederek son 20 yılın zirve seviyesini oluşturmuştur. Başta Fed Başkanı Janet Yellen olmak üzere bir çok yetkiliden Hisse senetleri piyasasında yükselişi aşırı şekilde olduğu söylemleri gelse de, global bazda hisse senetleri piyasalarında görülen yükseliş devam etmektedir. Hisse senetleri piyasalarındaki yükseliş altın fiyatını baskılarken, altın Mayıs ayından bu yana %4 oranında değer kaybetmiştir. Ancak önümüzdeki günlerde global hisse senetlerindeki aşırı yükseliş sonrası yatırımcılarda satış baskısının gelebileceği yönünde endişelerin oluşması ihtimali göz önünde bulundurulması gerekmekte, söz konusu atmosferin oluşması durumunda altın kayıplarını telafi edebilir.

Geçtiğimiz haftalarda dünya genelinde merkez bankalarının para politikasında normalleşmeye yönelik söylemlerine rağmen global piyasalarda enflasyon ve büyüme beklentilerine baktığımızda tahvil faizlerinde görülen yükseliş ile örtüşmemektedir. Uluslararası Ödemeler Bankası’nın en son yayınlandığı yıllık raporunda da düşük enflasyon oranlarının küresel bir endişe ortamını yarattığı ibaresi yer alırken, enflasyon ve büyüme beklentilerinde anlamlı bir değişim görülmediği sürece global tahvil faizlerindeki yukarı yönlü hareket kalıcı olmayabilir.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.