E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
Eski Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi'nden (AK Parti) istifası, uzun süredir kulislerde konuşulan "yeni parti" iddialarının en somut adımı olarak görülüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, kimi kulis haberlerine göre "arkadan bıçakladılar" dediği eski yol arkadaşlarının yeni parti girişimi, sadece AK Parti değil, diğer siyasi partiler tarafından da dikkatle izleniyor.
AK Parti'nin kuruluşunda görev alan, ancak artık parti içinde aktif siyaset yapmayan bir çok ismin Babacan'la beraber yeni parti kuruluşunda görev alacağı konuşulurken, harekete destek veren en önemli isimlerden birisi de 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül. Gül, son dönemde AKP yönetiminin eleştiri oklarını üzerine topladı.
"Türk tipi" olarak adlandırılan başkanlık sistemine geçilmesine ilişkin anayasa değişikliğine karşı çıktı, 24 Haziran 2018 cumhurbaşkanlığı seçiminde ismi muhalefetin adayı olarak gündeme geldi ve son olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptal edilmesine, kendisinin cumhurbaşkanlığının engellendiği "367 tartışması"na benzeterek tepki gösterdi.
Yeni parti oluşumuna ilişkin Gül ve Babacan cephesinden kulislere yansıyan bilgiler şöyle:
Yakın çevresinin BBC Türkçe'ye verdiği bilgiye göre Gül, Babacan hareketini desteklemekle birlikte, aktif olarak partide görev almayı düşünmüyor.
Cumhurbaşkanlığı'ndan ayrıldıktan sonra yurt dışı ağırlıklı konferans ve toplantılara katılan Gül, ismini taşıyan Kayseri Abdullah Gül Üniversitesi'ne de, kurduğu vakıf aracılığıyla destek sağlıyor.
Gül'ün, siyasi konumunda yeni partiyle ilgili bir değişiklik yapmayacağı ifade ediliyor. Bunun nedeni olarak da "11. Cumhurbaşkanı" sıfatını taşıması gösteriliyor.
Gül'ün gerek yeni parti oluşumundaki arkadaşları ile gerekse yakın çevresine yaptığı değerlendirmelerde, "Artık cumhurbaşkanı olmasam da, 7 yıl boyunca bu kimlik üzerimize nüfuz etti. Bir yandan tek kişi yönetimini eleştirirken, diğer yandan bir parti oluşumu içinde yer almam doğru olmaz, partilerüstü konumumu sürdüreceğim" mesajı veriyor.
Yine eski cumhurbaşkanı sıfatıyla, sisteme yönelik eleştiri ve önerilerini sürdüreceği vurgulanan Gül, fikirsel olarak yeni parti oluşumuna destek veriyor.
Ancak bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde, üzerinde uzlaşma olması halinde, aday olması da olasılık dahilinde gösteriliyor. 24 Haziran 2018 seçimlerinde de CHP'nin Gül üzerindeki uzlaşı arayışı anımsatılıyor ve "İYİ Parti lideri Meral Akşener karşı çıkmasaydı, Gül muhalefetin ortak adayı olacaktı" deniliyor.
"Suskun kalamazdık"
Peki şimdiye kadar "Parti kuruyor, kuracak" denilen Gül, bunca zaman suskun kaldıktan sonra neden yeni parti oluşumuna destek verme kararı aldı?
Gül'e yakın kaynaklar, bunun gerekçesini, son 1 yıllık başkanlık sisteminin Türkiye'yi getirdiği noktaya bağlıyorlar.
"Türk tipi başkanlık" olarak adlandırılan Anayasa değişikliğine de karşı çıkan Gül'ün, yakın çevresiyle şu görüşü paylaştığı belirtiliyor:
"İşler yolunda gitseydi, yeni bir parti kurulmasını konuşuyor olmazdık. Kuruluşunda yer aldığımız partide kalır, başarılı olması için gerekli katkıyı da sağlardık. Ancak gelinen noktada Türkiye, bir üçüncü dünya ülkesi konumuna geriledi. Biz yıllarca devlet hizmetinde bulunmuş insanlarız, demokrasi, özgürlükler, insan hakları, ekonomideki gidişat karşısında, bu aşamadan sonra suskun kalamazdık."
Davutoğlu ve Babacan hareketi birleşebilir mi?
Bir süredir yeni parti kuracağı konuşulan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, Babacan kanadında sıcak bakılmıyor ve iki ismin aynı parti çatısı altında buluşması olasılığının olmadığı ifade ediliyor.
İlk başlarda iki hareketin birleşmesi için aracılar nabız yoklasa da; Davutoğlu'nun Suriye politikalarının yanı sıra, Gül'ün yeniden cumhurbaşkanı adaylığının gündeme gelmesine giden süreçte Davutoğlu'nun rolünün olduğunun düşünülmesi ve bazı temel politikalarda görüş ayrılığının etkili olduğu yorumu yapılıyor.
Gül'ün tercihini Babacan'dan yana koyması ise; hükümette görev aldığı dönemde başarılı gördüğü performansı, AKP'nin kuruluş ilkelerine uygun siyasi bakış açısı, sadece Türkiye değil, dünyada da ekonomi çevrelerinin güvendiği bir isim olmasına bağlanıyor.
Babacan'ın siyasete girmesinde de rolü olduğu belirtilen Gül'ün, Babacan'ın ailesinin sahip olduğu şirketten bir ürünü bile kendi evine götürdüğünde "vergisini ödeyen" kişiler olduğunu sık sık örnek olarak verdiği anımsatılıyor. Babacan'ın AKP'nin kurucularından biri olması için bizzat ailesinden izin isteyenin de Gül olduğu vurgulanıyor.
"İhanet" eleştirilerine ne diyorlar?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 23 Haziran'da yenilenen İstanbul seçimi sonrasında partisinin milletvekilleriyle yaptığı toplantılarda, yeni parti kurma girişimindekilerin başarılı olamayacaklarını belirtirken, "sırtımızdan hançerlediler" diyerek, eski yol arkadaşlarını bir anlamda ihanetle suçladığı haberleri kamuoyuna yansımıştı.
Gül ve arkadaşları ise bu yaklaşıma, "kendilerinin oldukları yerde durduğu, Erdoğan'ın partinin kuruluşundaki felsefesinden uzaklaştığı" eleştirisiyle yanıt veriyor.
Yeni parti oluşumunun gerekliliği konusunda da, hem kendilerinin hem Erdoğan'ın içinde yer aldığı "yenilikçiler" olarak adlandırılan hareketin, Necmettin Erbakan liderliğindeki Fazilet Partisi ile yollarını ayırmasına göndermede bulunuyorlar.
O dönem, "kararların ortak akılla alınması, tek kişinin belirleyiciliği yerine parti kurullarının demokratik katılımının sağlanmasının" hedeflendiği anımsatılıyor.
Gül'ün de yakın çevresine yaptığı değerlendirmelerde, ihanet eleştirilerine "Biz, Avrupa Birliği hedefi doğrultusunda, muhafazakâr, dindar demokrat kimliğimizi koruyarak, demokratik değerleri benimseyen, çevremizdeki Müslüman ülkelere rol model olacak bir iktidar hedeflemiştik, ancak gelinen nokta Türkiye'yi bambaşka yere, bir alt lige taşıdı. Yeni rejim, bizim muhafazakâr demokrat kimliğimizle uyuşmuyor" mesajıyla yanıt verdiği belirtiliyor.
Gül ve Babacan cephesinde Türkiye'nin asıl "beka sorunu" olarak, yetkilerin tek elde toplandığı "cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi" görülüyor ve bir anlamda özerk kimliği olan Merkez Bankası Başkanı'nın kararnameyle görevden alınması da en yakın örnek olarak gösteriliyor.
"367 zorlamaydı, seçim tekrarı da öyle"
Abdullah Gül, İstanbul seçimlerinin YSK tarafından iptal edilmesine tepkisini, kendisinin cumhurbaşkanı seçilmesinin engellendiği sürece benzetip, "Anayasa Mahkemesi'nin 2007 yılındaki haksız '367 Kararı' karşısında ne hissettiysem, başka bir yüksek mahkeme olan Yüksek Seçim Kurulu'nun dün aldığı kararı duyunca aynı duyguları yaşadım. Yazık, bir arpa boyu yol alamamışız" mesajıyla göstermişti.
367 kararı sonrasında, seçmenin tepkisini AKP oylarını artırarak ortaya koyduğunu hatırlatan kaynaklar, "367 zorlamaydı, seçim tekrarı da. Geçmişte de bir dayatma yapılmıştı, şimdi de benzeri yapıldı ve seçmen bu dayatmayı reddetti" ifadelerini kullanıyor.
Babacan'ı kimler destekliyor, hangi parti tabanları hedefleniyor?
Babacan'a destek veren isimler arasında, ağırlıklı olarak AKP'nin kuruluşunda ya da ilk iktidar yıllarında partide ve hükümetlerde görev alan siyasetçiler, bazı tanınmış ekonomistler ve iş insanlarının yer aldığı belirtiliyor.
Eski bakanlar Beşir Atalay, Sadullah Ergin, Hüseyin Çelik, Nihat Ergün'ün de aralarında bulunduğu isimlerin Babacan hareketine destek verdiği ifade ediliyor.
Kulislerde, Babacan hareketinin ağırlıklı olarak AKP tabanından karşılık bulacağı tahminleri yapılsa da, liberal ekonomi politikaları ile merkez sağa daha yakın bir siyasi çizgide olacağı ifade ediliyor. Bu nedenle, yeni parti daha çok Turgut Özal'ın kurucusu olduğu Anavatan Partisi modeline benzetiliyor.
Revize edilmiş parlamenter sistem ve tarafsız cumhurbaşkanlığının yeniden sağlanması hedefiyle yola çıkacağı belirtilen Babacan'ın, AKP'den istifasının ardından ekibiyle birlikte yeni parti çalışmalarına hız vermesi bekleniyor.
Yansıyan bilgiler, parti kuruluşu konusunda net bir tarih belirlenmediği yönünde.
Kimi tahmin ve kulis bilgilerinde sonbahara işaret ediliyor ancak Babacan'ın, AKP'den istifasının ardından geniş katılımlı istişare toplantılarını tamamlayıp ekonomik ve siyasi konjonktürü de dikkate alarak partiyi resmen kuracağı belirtiliyor. (BBC Türkçe)
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
feto gine canlanıyor. gül. babacan. davitoğlu feto ya hep çok yakındı.
haksızlıga dayanamayanların partısı kuruluyor .türkiye elden gitmeden buyurun buraya yapan çeker reis zamanında yaptı şimdi çekecek
Kimse benim yoğurdum kara demiyor.herkes haklı , herkes dürüst , herkes vatan millet sakarya.Peki neden bir Japonya , bir almanya , fransa olamadık ???? Yani derler ya psikolojik sorunu bulmak için kişinin çocukluğuna inilmesi gerekir derler.Cumhuriyet tarihimizi oturup ince ince irdelemek lazım.nerelerde de hata yaptık , başarısız olduk veya az da olsa başarılı olduğumuz alanlar vs. incelemek lazım.belkide en büyük hatamız Mevlana nın dediği gibi , göründüğümüz gibi olmamak.Başarının yolu dürüstlükten , çalışkanlıktan geçer derler.Oturup düşünmek lazım özeleştiri yapmak lazım.
Kişi sevdiği ile haşrolur... Kişi akranı ile bilinir... Sanırım bu zevat ilki hadis ikincisi atasözü olan bu ifadelerden vareste ve la yüseller... Taptuk Emre’nin dediği gibi “Ölüm var”...
Zamaninda dogru yolu bulsaydiniz simdi ulkemiz bu halde olmazdi.yinede zararin neresinden donerseniz kardir.basarilarinizi dilerim.
erbakanı hatırladık
ne diyeceklerki önce ADAM olacaklar insanlar nankör olursa hiç bir yere yaranamazlar...tarih çooook böyle hikayelerle doludur bırakın giden gitsin yazıklar olsun nankör kedilere
Ülkede o kadar olay olurken hiç sesleri çıkmamış şimdi parti kuruyorlarmış. Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği sayesinde o makamlara geldiniz. Siz o partidesiniz diye kimse oy vermedi. Lider dediğin işi bilen, çalışan ve daima haksızlığın karşısında durandır. Sayın Gül kah chp-iyi-saadetin çatı adayı olmaya kalktı, kah chp yi tebrik etti, kah son istanbul seçiminde oy kullanırken her şey çok güzel olacak ve iyi olacak dedi. Ama ülkeyi felakete sürüklemeye çalışanlara hiç ses çıkarmadı.
Son kullanma tarihi geçmiş siyasetçiler. Bunlar iktidar olursa. Feto türkiye ye döner.
BU ADAMLARA GICIK OLDUĞUM KADAR KİMSEYE GICIK NEFRET DUYMAMIŞIMDIR,HALA YEMEYE DOYMADINIZ,TEKRAR YEMEYE GELİN
kim bu millete ihanet ediyor ise ALLAH hepsinin belasını versin.
Yine de Babacana tavsiye Abdullah GÜL e çok inanma, güvenme anında bırakıverir. Yapısını biliyorsunuz risk varsa yoktur.
Keşke 15 Temmuzda, Taksim kalkışmasında, ekonomik saldırılarda susamayıp ülke bakışına hizmet etseydiniz.
Memlekette genç politikacılar neden girişken olmazlar, yaşlanmış , denenmiş,faydalı olmadıkları anlaşılmış politikacıların önüne neden geçmezler , anlaşılır gibi değil. Dedem , eskiye rağbet olsaydı , bit pazarına nur yağardı , derdi. Yenı kurulacak partilere katılacağı söylenen milletvekilerini okudum , hepsi yaşlanmış. Başarılı olacaklarını sanmam. Sistem değişmeli
Şimdiye suskun kalmamanız gereken öyle şeyler oldu ki ülkemizde. Hep sustunuz. Bir vatan evladı gibi bize saldıranlara karşı bırakın bir Ak partiliyi ülküsünü seven bir vatan evladı gibi dik duramadınız. Haklının mazlumun yanında değil sizi yönlendirenlerin yanında oldunuz. Ekonomik ve siyasal alandaki saldırılarda düşman cephesi safhında yer aldınız. Konuşun bizim ördekler sizi dinliyor.
zülfikar bey aynı ümmetçi kafa olduklarından ,ha bugün ha yarın oyalandılar.Ama kafaları yeni durulmaya başladı.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (08:26)