Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları, 19-20 Aralık’ta yapılacak zirvede, liderlerin nihai onayına sunulacak olan sonuç bildirisinde yer alan Türkiye’yle ilgili paragrafları kabul etti.
Geçen yıllardaki kararlara kıyasla daha dengeli ve olumlu vurgular içermesiyle dikkati çeken belge, AB Komisyonu tarafından yayımlanan son İlerleme Raporu’nda öne çıkan mesajlarla paralellik gösteren bir içeriğe sahip.
Reform ve demokratikleşme paketleri, özellikle Güney Kıbrıs Rum yönetiminin son dakikaya kadar Türkiye aleyhine sertleştirmeye çalıştığı belgenin olumlu, ifade ve basın özgürlüğü konusundaki eleştiriler ise olumsuz yanını oluşturuyor.
Momentum korunmalı Genel İşler Konseyi’nden sonra düzenlenen basın toplantısında konuşan AB Dönem Başkanı, Litvanya’nın Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius, Türkiye’nin önemli reformlar yaptığını belirterek, son dönemde yakalanan momentumun korunması gerektiğini söyledi.
AB Komisyonu’nun genişleme ve komşuluk politikasından sorumlu üyesi Stefan Füle de dün imzalanan geri kabul anlaşmasının (GKA) ve startı verilen vize serbestisi sürecinin ilişkilere dinamizm getireceğini ve momentumun korunmasına katkı yapacağını söyledi.
Avrupa’nın refahına katkı AB dışişleri bakanlarının onayladığı belgede, Türkiye’yle ilişkilere verilen önemin altı çizilirken, “Türkiye, dinamik ekonomisiyle tüm Avrupa kıtasının refahına değerli katkı yapan bir aday ülke ve AB için önemli bir ortaktır” denildi.
Aktif ve inanılır bir müzakere sürecinin AB-Türkiye ilişkilerinin tam potansiyeline ulaşmasını sağlayacağının belirtildiği belgede, 22 numaralı “Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu” faslının açılmasından duyulan memnuniyet dile getirildi.
Müzakerelere kazandırılan ivmenin sürdürülebilir olmasının her iki tarafın da yararına olduğu vurgulanan bildiride, “AB, Türkiye’deki reformlar için özellikle de hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler açısından çıpa olmayı sürdürmelidir” ifadesi kullanıldı.
“AB Konseyi, Türkiye’de reformlar alanında sağlanan önemli ilerlemeyi memnuniyetle karşılar” denilen belgede, Türkiye, özgürlük, demokrasi, eşitlik, hukukun üstünlüğü, azınlık mensuplarının hakları dahil olmak üzere insan haklarına saygıyı tam anlamıyla garanti altına alan kontrol ve dengeleri sağlayacak reformlar üzerinde çalışma konusunda cesaretlendirildi.
Reformlar olumlu Ombudsmanlık makamının ve ulusal insan hakları kurumlarının operasyonel hale gelmesi, kadın hakları ve cinsiyet eşitliği konusunda alınan önlemler, 3. Yargı Reformu Paketi’nin uygulanmasının sürmesi, 4. Yargı Reformu Paketi’nin kabul edilip uygulanmaya başlanması, güvenlik güçleri üzerindeki sivil denetimin daha fazla konsolide edilmesi ve Vakıflar Yasası’nın uygulanmasının devam ettirilmesi, AB’nin olumlu not verdiği başlıklar arasında yer aldı.
Taslak belgede, son olarak kabul edilen demokratikleşme paketinin de daha fazla olumlu reform olasılığı için umut verdiği belirtildi.
Medya özgürlüğü sorunu Öte yandan, "Yazarlara, gazetecilere, akademisyenlere ve insan hakları savunucularına karşı açılan davaların, internet sitelerine sıklıkla ve orantısız şekilde getirilen yasakların, terörizm ve organize suçlarla ilgili yasal düzenlemelerin geniş yorumlanmasının da dahil olduğu medya özgürlüğüne yönelik uygulamadaki kısıtlamalar", AB tarafından ciddi endişe kaynağı olarak görülüyor.
Yargının bağımsızlığının, tarafsızlığının ve etkinliğinin konsolide edilmesinin özel bir önem arz ettiğini vurgulayan AB, yeni bir anayasa da dahil olmak üzere bahsedilen reformların Avrupa standartlarına uygun şekilde hazırlanıp uygulanmasının Kopenhag siyasi kriterlerine uyum açısından gerekli olduğunun altını çizdi.
İfade, toplanma, din özgürlüğü, mülkiyet hakları ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) tüm kararlarının uygulanmasının güçlendirilmesi açısından daha fazla ve sürekli çaba gerektiği de belgedeki vurgular arasında yer aldı.
Çözüm sürecine destek Taslak belgede, Türk hükümeti tarafından başlatılan çözüm sürecinin AB tarafından güçlü şekilde desteklendiği belirtilerek, “AB Konseyi, bu inisiyatifin terörizmi sona erdireceğini, Kürt sorununa siyasi çözümün önünü açacağını ve bölgenin ekonomik ve sosyal kalkınmasını kolaylaştıracağını umuyor” denildi.
Aşırı güç eleştirisi AB, kolluk güçlerinin göstericilere karşı uyguladığı aşırı gücün ele alınması ve etkili şekilde soruşturulması gerektiğini aktardı.
Reformların Avrupa standartlarına uygun şekilde uygulanmasının önemine dikkati çeken AB, Türkiye’de büyüyen ve aktif sivil toplumu olumlu şekilde not ederken sivil toplumun, meşru paydaş olarak desteklenmesini ve teşvik edilmesini istedi.
GKA vurgusu AB, GKA'nın imzalanmasından duyduğu memnuniyeti belirtirken, anlaşmanın tüm üye ülkeleri kapsayacak, tam ve etkili şekilde uygulanmasını beklediğini ifade etti. Vize serbestisiyle ilgili sürecin, Türkiye’nin vize yol haritasını uygulama performansı temeli üzerine kurulacağı da metinde vurgulanan unsurlar arasında yer buldu.
AB, Güney Kıbrıs Rum yönetimiyle bağlantılı konularda ise geçen senelerdeki zirvelerde takındığı tavrı bu yıl da korudu ve bu konuda Türkiye’ye yönelttiği eleştiri ve tespitleri neredeyse aynı şekilde yineledi. İlgili paragraflarda, iyi komşuluk ilişkileri, enerji bağlantılı egemenlik haklarına saygı, Ek Protokol’ün uygulanması, Kıbrıs sorununun çözümüne destek vurguları yer aldı.
Genel İşler Konseyi’nde AB dışişleri bakanları tarafından kabul edilen sonuç bildirisi, perşembe günü başlayacak iki günlük zirvede AB liderlerinin nihai onayına sunulacak. AB liderlerinin belgeyi tartışmaksızın onaylamaları ve nihai sonuç bildirisinde, bugün alınan karara detaylı şekilde değil sadece “atıf düzeyinde” değinilmesi öngörülüyor.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.