E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaŞirket HaberleriAB yeni bir krize sürekleniyor---

AB yeni bir krize sürekleniyor

AB yeni bir krize sürekleniyor
20 Kasım 2010 - 10:53 borsaningundemi.com

Krizden çok, krizi yönetmede yapılan hatalar AB'deki sorunları derinleştirdi. Uğur Gürses yeni krizin nedenlerini yazdı

 

 

Acaba Avrupa’yı ekonomik ve finansal krizin doğası mı sarsıyor? Yoksa krizi yönetmede yapılan hatalar mı sarsıyor? Bana kalırsa ikincisi; Avrupa için daha sarsıcı ve birlikten uzaklaştırıcı bir süreç bu tanık olduğumuz.

 

Avrupa’da yeniden İrlanda’nın ‘suyunu ısıtan’ kararın Merkel ve Sarkozy tarafından AB zirvesi öncesinde alındığı malum. 2013’e kadar AB garantisi ile kurtarma yapılabilecek. Sonrası, ‘batıkların alacaklılara da paylaştırılması’ esasına dayanacak gibi duruyor. Sarkozy’nin attığı Merkel’in de benimsediği, ancak gelen tepkilerle rafa kalkan tuhaf bir öneri vardı. O da, Euro Bölgesi’nde katı sınırlar çizilen mali açık kurallarını aşacak olan ülkenin oy hakkının askıya alınması idi. Bu öneri, krizle uğraşılırken ‘alerji yaratan’ ilave bir politik rahatsızlığın da kaynağı oldu.

 

650 milyar dolarlık risk

 

AB’de bugün yeniden İrlanda ile gündeme gelen, anımsanan sorun şu; sadece kamu borç kaygısı yok, özel kesimin borçlarına ilişkin kaygılar var. Özellikle bankacılıkta. Son örnekten yola çıkalım, İrlanda ekonomisinin yıllık GSYH büyüklüğü kabaca 220 milyar dolar. Oysa sadece Avrupa bankalarının İrlanda’dan alacaklarının toplamı BIS kayıtlarına göre 650 milyar dolar. Bunun ilk iki sırasını 222 milyar dolarla İngiliz bankaları, 206 milyar dolarla Alman bankaları alıyor.

 

İrlanda’daki borçluların batması halinde, Euro bölgesindeki alacaklıların zora girmesi ya da batması, sonra bunlardan alacaklıların zora girmesi; derken sorunlar zincirleme biçimde girdabı büyütecek.

Almanya, hem sorunlu ülkeler batmasın istiyor; euroyu çöküşten korumak için, Alman bankalarını korumak için. Hem de, bunlar batmasın diye daha fazla Alman mükelleflerin parasını tahsis etmek istemiyor. Almanların ‘sık-gevşet’ tarzı krizi yönetme biçimi, iç politikada zorlanan kriz ülkelerinde giderek tepki toplamaya başladı. ‘Kemer sıkmacı’ maliye politikasında ısrarlı olan Almanya, euro bölgesindeki çevre ülkelerin iç politikasını da etkiliyor. Borç kriziyle baş etmeye çalışan ülkelerde bu kararlar çok zor geçiyor, kamuoyu tepkisini topluyor. Örnek, Portekiz Dışişleri Bakanı Luis Amado’nun; bütçe kesintilerinin yürürlüğe sokulamaması durumunda, euro bölgesinden çıkmak zorunda kalınacağı bir senaryo ile yüz yüze kalınacağını söylemesi!

 

Zor günün birliği

 

Ya da Avusturya’nın, Yunanistan’a tahsis edilen kurtarma paketinde yer alan aralık ayı ödemesinin ocak ayına ertelenmesindeki ‘taş koyucu’ rolüne bakalım. Ya da, İrlanda’nın kurtarma paketinden para alması halinde, oldukça düşük olan (yüzde 12) kurumlar vergisi oranının gözden geçirilmesi gerektiğini dillendirmesine!

 

Euro bölgesi içinde olmayan ve de ulusal parasını yönetme tercihinden ayrılmayan Britanya ise tarihsel ve ekonomik bağları, hâttâ kendi bankalarının katmerli riskleri nedeniyle İrlanda’nın yanında olmak istiyor.

 

Yunanistan krizinin kurtarma paketiyle ‘soğutulmasından’ tam altı ay sonra ortaya çıkan İrlanda krizinde; AB ülkelerinin bir bölümünde değişen siyasal tablo, daha milliyetçi ve ırkçı tonların belirginleştiğini söylüyor. Bu durum, krizi yönetmede de, çözüm yollarında da daha fazla ayrışma ve kutuplaşma getiriyor. AB’deki kriz, giderek krizin yönetilmesi ile ilgili bir krize dönüşüyor. Nihai olarak siyasal birlik hedefleyen ana temel, ekonomik birlik çatırdıyor.

 

Uğur Gürses/Radikal

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)