E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaMakro Ekonomi90 trilyon $’lık altyapı İslami finanssız olmaz---

90 trilyon $’lık altyapı İslami finanssız olmaz

90 trilyon $’lık altyapı İslami finanssız olmaz
12 Kasım 2015 - 05:34 borsaningundemi.com

Cumhurbaşkanı Erdoğan 2030'a dek dünyadaki altyapı yatırımlarına gerekli 90 trilyon dolar için İslami finansın da devreye alınması gerektiğini söyledi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu hafta sonu Antalya’da yapılacak G20 zirvesi öncesi dünya liderlerine finansman ve ekonomik uyarılarda bulundu. Erdoğan, dünyada hem gelişmiş ülkelerin hem de gelişmekte olan, az gelişmiş ülkelerin, 2030’a kadar, 70 ile 90 trilyon dolar arasında bir altyapı yatırımına ihtiyaçları olduğunun hesaplandığını belirterek, “Bu yatırımların kamu ve özel ortaklığı olmadan gerçekleştirilmesi mümkün değil. Bu yatırımların gerçekleştirilmesi için dünyada yeteri kadar finans imkanı da bulunmuyor. Burada kıskançlığın bir kenara konulması, bu imkanın harekete geçirilmesi için G20 ülkeleri başta olmak üzere tüm devletlerin somut ve kapsamlı yatırım stratejileri geliştirmeleri gerekiyor. Finansman ihtiyacının giderilmesinde mevcut araçların yanısıra İslami finans gibi alternatifler de güçlü bir şekilde devreye alınmalıdır. Antalya Zirvesi bu konuların enine boyuna konuşulacağı, önemli kararların alınacağı bir toplantı olacak” diye konuştu. 

Kapsayıcılık ve adalet

Erdoğan, dün Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) İş Konseyi Başkanları ve Büyükelçiler Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ekonomisine ve 2023 hedeflerine çok önemli katkıları olduğuna inandığı DEİK çatısı altında yürütülen çalışmaların başarılı geçmesini temenni etti. Erdoğan, toplantının, hafta sonu Antalya’da Türkiye’nin dönem başkanlığında gerçekleştirilecek G20 Zirvesi öncesi yapılmasını da önemli gördüğünü vurgulayadı. Erdoğan, Türkiye olarak G20’nin güçlü, dengeli, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme hedefini güçlendirmek için önemli çalışmalar yürüttüklerini, Türkiye’nin dönem başkanlığında şu ana kadar 70 toplantının yapıldığı kaydetti. 
Türkiye’nin G20 dönem başkanlığında, “kapsayıcılık” ilkesini “adalet anlayışını” da içerecek şekilde genişletildiğini, yeniden yorumlandığını belirten Erdoğan, şunları söyledi: 

‘Neticelerini alacağız’

“Ayrıca iki ve üçüncü başlıklar olarak uygulama ve yatırımlar öncelikleriyle birilikte G20 çalışmalarına yeni bir vizyon kazandırdığımıza inanıyorum. Küresel ve yerel düzeyde desteklenmeyen bir kalkınmanın kimseyi mutlu edemeyeceğini görmek zorundayız. Ekonomik büyüme ve refahtan toplumların tüm kesimlerinin hak ettikleri payı almasını sağlayamadığımız sürece hedeflenen büyüme oranlarına ulaşılabilmesi mümkün değildir. Genç ve kadın istihdamına özel önem verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ekonominin bel kemiği olan KOBİ’lerin güçlendirilmesi gerekiyor. Dünya, sadece gelişmiş ülkelerin faaliyet alanı olarak görülemez, böyle görülüyorsa burada çok ciddi bir yanlış vardır. Düşük gelirli ve gelişmekte olan ülkelerin sorunlarının da küresel düzeyde ele alınması şarttır. Biz, tüm bu konuları, ‘kapsayıcılık’ başlığı altında Antalya Zirvesi’nde gündeme getiriyoruz. G20’nin en önemli ihtiyaçlarından biri de alınan kararların uygulamaya geçmesinin sağlanması ve takibidir. Acemlerin güzel bir ifadesi vardır; ‘oturdular, konuştular ve dağıldılar.’ Eğer bizler de oturup, konuşup, dağılırsak buradan hiçbir netice çıkmaz. Oturacağız, konuşacağız ama bunu neticelendireceğiz. Eğer bunları takip edebiliyorsak o zaman dünya hep birlikte o kalkınmayı yakalayabilir diye inanıyorum. Bilhassa yüzde 2’lik global büyüme hedefine ulaşılması için tüm ülkelerin yapması gereken çalışmaları bizler titizlikle takip ettik, takip ediyoruz.” 
 
‘Terör, yatırımı engelliyor’

Erdoğan, G20’nin gücünün üzerinde uzlaşmaya varılan konuların üye ülkeler tarafından gerçekleştirilme imkanı bulunmasından kaynaklandığını vurgulayarak, “Ekonomi elbette G20’nin asıl varlık gerekçesidir ama günümüzde ekonominin siyasetten, sosyal gelişmelerden özellikle de güvenlikten ayrı düşünülmesi mümkün değildir. Örneğin ülkemiz Güneydoğu ve Doğu bugün yatırım alamıyorsa tek sebebi güvenliktir. Eğer güvenlik sorunu olmamış olsa ben inanıyorum ki yerli ve küresel sermaye buralarda yatırımlarını daha farklı yapabilir. Ama her türlü teşvike rağmen bugün altı ve beşinci bölgeler beklediğimiz yatırımları almıyorsa tek sebebi bunun özellikle terördür. Örneğin, Ukrayna krizinin yol açmış olduğu siyasi ve diplomatik sorunların çok ciddi ekonomik yansımaları olmuştur. Geçmişte Irak’ta, Afganistan’da dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan güvenlik sorunları benzer sorunlara yol açmıştır.
Şimdi de aynı şeklide Suriye meselesi, insani boyutunun, terör boyutunun yanısıra ekonomik sonuçlar da doğurmuştur” dedi.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)