2015'in son gününde Zeynep Aktaş, piyasaların ve yatırım araçlarının bir yıllık performansı ile 2016 beklentilerini Milliyet'teki haberinde değerlendirdi. İşte o haber:
Piyasalar 2015 yılını yüksek risk primi ile tamamladı. Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primini gösteren CDS oranı 273.04 seviyesinde seyretti.
Yıl sonu fiyatlamaları nedeni ile kurda 2.90’lı seviyeler test edilirken borsa 74.000 sınırında hareket etti. Euro/dolar paritesinde 1,0926’lar görülürken faiz çift haneli rakamlar ile yüzde 10.86’dan yılı tamamladı. Yılın kazandıranı dolar kuru oldu. Yıla 2.33’lü seviyelerden başlayan dolar kuru yıl içerisinde yatırımcılarını heyecanlandırarak 3.06’lara kadar yükseldi ise de yılı 2.90’lardan tamamladı. Doların yıllık getirisi yüzde 25’i buldu.
Euro yıllık bazda yüzde 13.06 oranında getiri sağlarken cumhuriyet altını yatırımcısına yüzde 11.82 oranında getiri sağladı. Yılın kaybettireni ise borsa oldu. Özellikle banka hisselerinde yaşanan sert değer kayıpları bist 100 Endeksi’ni aşağı doğru çekti. Borsada her yukarı hareket satış fırsatı olarak değerlendirildi. Ancak hisse bazında seçici hareketler yaşandı.
Fed, Merkez, seçimler... 2015 yılı küresel büyüme kaygılarının öne çıktığı, merkez bankalarının izlendiği bir yıl oldu. Yurtdışında özellikle FED’den gelen açıklamalara odaklanılırken yurt içerisinde TCMB’nin toplantıları ve seçim süreci izlendi.
2015 yılında Fed’in faiz kararına ilişkin her toplantı gelişmekte olan ülkelerin kâbusu oldu. Merkez bankalarının attığı adımlar, basın toplantıları büyük bir merakla izlendi. Türkiye’de ise seçim süreci nedeni ile fiyatlamalar diğer gelişmekte olan ülkelere göre çok daha sert oldu. 7 Haziran seçimlerinden tek parti hükümetinin çıkacağına kilitlenen piyasalar, seçim sonrası koalisyon resminin ortaya çıkması ile bir anda dalgalanırken, 1 Kasım seçimlerinde beklentilerin de üzerinde bir oy oranı ile AKP’nin tek başına iktidar olması yeniden iyimserliği getirdi.Yılboyu beklenen Fed faiz artışı ise aralık ayında geldi. Fed 10 yıl aradan sonra 25 baz puanlık faiz artışı gerçekleştirdi. Yurt içerisinde yılın son gerilimi ise Rus uçağının düşürülmesi ile yaşandı.
Dünya borsalarında ise Çin korkusu yaşandı. Çin’in ekonomik büyümesine ilişkin kaygıların artması satış dalgasını beraberinde getirdi.
Dolar ile euro eşitlenecek Fed’in 2015’in aralık ayında start alan faiz artırımı 2016 yılında devam edecek. Fed faiz artışına bağlı olarak kurdaki güçlü seyir devam edecek. Dolar kuru yıl içerisinde ağırlıklı olarak 3 seviyesinin üzerinde hareket edecek. Yükseliş denemelerinde kurda yukarı yönlü volatilite artacak.
Dolar kurunda yükselişlerde 3.40’a doğru hareketler satışları beraberinde getirecek. Kurda hareket yukarı doğru olmasına rağmen ivmesi önceki yıla göre düşecek. Aşağı doğru hareketlerde 2.80 seviyesi taban olacak.
Piyasa hareketli olacak Olası aşağı kaymalarda 2.70’lerin veya altının görülmesi ise alım fırsatı yaratacak. Yılın ilerleyen aylarında dolar kuru euro’ya eşitlenecek. Euro, doların performansını yakalayamayacak. Fed 2016’da dört faiz artırımı yapacak.
Ancak veri akışını da takip edecek. ABD ekonomisine ilişkin açıklanacak her veri fiyat hareketlerinde heyecan yaratacak. Türkiye’de kur hareketleri diğer gelişmekte olan ülkelere göre daha fazla oynaklık gösterecek. Kurda aşağı doğru kayışlar alım fırsatı olarak değerlendirilecek.
Bu süreçte döviz borcu yüksek olanlar ya da döviz açığı yüksek olanlar, pozisyonlarını kapatmaya çalışacak. Kurun volatilitesinin bu kadar yüksek olduğu bir ortamda döviz bazında borçlanmak istenmeyen sonuçları da beraberinde getirebilir. Bu nedenle temkinli hareket etmekte fayda var.
Borsa 2016’yı artıda tamamlayacak 2015 yılının kaybettireni olan borsa, 2016 yılında kazandıracak. BİST 100 Endeksi TL bazında üst üste iki defa hiç kaybettirmedi. İstatistikler BİST 100’ün 2015 yılının ardından 2016’yı yükselerek tamamlayacağını gösteriyor. Endeks yılı artıda tamamlayacak olmasına rağmen oldukça dalgalı bir seyir izleyecek. Kurda ve faizde meydana gelebilecek ani hareketlenmeler satışları artırırken, alımlar için de fırsat yaratacak. BİST 100 Endeksi’nde 70.000 seviyesinin altındaki fiyatlar alım fırsatı yaratacak. Ancak endeksin 90 binlere tırmanması ve bu seviyenin üzerinde tutunması için beklentilerin çok daha fazla yükselmesi gerekiyor. Büyüme beklentileri, küresel kaygılar gösteriyor ki, 90.000 seviyesine doğru ataklar satış fırsatı getirecek. Ancak yıl sonuna geldiğimizde BİST 100 Endeksi yılı 2015 yılının üzerinde tamamlayarak yükselişle tamamlamış olacak.
Altın ‘kur’ yapıyor Altının onsu için yükselişler sınırlı kalacak. Ancak dolar kurundaki hareketlenmeden ötürü Cumhuriyet altını kazandıracak. Cumhuriyet altının seyri dolar kurundaki her yukarı hareket ile birlikte ivmelenecek. Özellikle yılın ikinci yarsından sonra fiyatlardaki güçlü seyir etkisini hissettirecek. Bu nedenle olası aşağı kayışlarda altın yatırımcıları da altın toplayacak.
Mevduatın cazibesi Geleneksel yatırım enstrümanı mevduat yatırımcı tercihlerinde öne çıkmaya devam edecek. Likitte kalmak isteyenler daha kısa vadeye yönelirken, parasını TL varlıklarda değerlendirmek isteyenler için yıllık mevduat güçlü bir seçenek olarak yerini koruyacak.
Yılın kabusu Çin olacak Bu yıl Çin ekonomisindeki yavaşlamaya ilişkin gelecek her veri akışı piyasaları olumsuz yönde etkileyecek. Riskten kaçınmak istetenlerin satışları piyasaları dalgalandıracak. Küresel büyüme kaygılarının artması dalgalanmaları beraberinde getirecek. Pazar daralması ve fiyat gerilemeleri ülkeler arasındaki rekabeti olumsuz etkileyecek.
BES ivme kaybederek büyüyecek BES’te büyüme ve atılım devam ediyor. Yüzde 25 oranındaki devlet katkısı sisteme katılanları artırıyor. 2015 yılında katılımcı sayısının 5.9 milyona çıktığı görülüyor. Ancak giderek büyüme hızı yavaşlamaya başladı. BES büyümesini sürdürecek ancak büyüme hızının ilk yıllara kıyasla daha düşük olduğu görülecek.
TCMB’de görev değişimi ve referandum ihtimali Bu yıl nisan ayında Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın görev süresi sona erecek. Erdem Başçı’nın görev süresinin uzatılıp uzatılmayacağı veya yerine kimin seçileceği piyasalar tarafından yakından takip edilecek. Öte yandan olası bir anayasa değişikliği referandumu piyasaların takibinde olacak.
Fed’in etkisi sınırlı kaldı ,Fed’in yaptığı faiz artışının, gelişen ekonomilerin para birimleri ve hisse senedi piyasalarını sanıldığı gibi olumsuz etkilemediği ortaya çıktı.
Fed’in 7 yıldır sıfıra yakın tuttuğu faiz oranını, 15-16 Aralık’ta düzenlenen Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısıyla artırmaya başlaması, küresel piyasalarda gözlerin gelişen ülkelere çevrilmesine neden oldu. Aralarında kredi derecelendirme kuruluşları ve yatırım bankalarının da yer aldığı uluslararası finans çevreleri, Türkiye, Brezilya, Rusya ve Hindistan gibi gelişen ülkelerin, Fed’in faiz artışından negatif etkileneceğine dair çeşitli analizler yayımladı.
Buna karşın Rusya haricindeki diğer üç ülkenin para birimlerinin, Fed’in faiz artışına başlamasından bu yana değer kaybetmek yerine bir miktar değer kazanması dikkati çekti. Buna göre, 16 Aralık-29 Aralık tarihlerinde, dolar/TL 2.93’ten 2.90’a, dolar/Brezilya reali 3.88’den 3.86’ya ve dolar/rupe 66.47’den 66.26’ya geriledi.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.