Piyasalara büyüme rakamları yön verecek

1 / 3

---

BORSAGUNDEM.COM 

Küresel piyasalar geçtiğimiz haftayı veri açısından rahat geçirse de ABD Başkanı Trump'ın ısrarla kaldırmak istediği Obamacare'ın oylaması ile gerilmişti. Ancak Trump geri adım attı ve Obamacare'ın devamına karar verildi. Bu hafta ise büyüme verileri açıklanacak ve bu veri piyasalarda etkili olabilir.

Alan Menkul Değerler'den Eda Önder Öztürk bu haftayı yorumladı. İşte o analiz:

Geçtiğimiz hafta ABD'de Trump politikalarına ilişkin gündem küresel piyasalarda fiyatlamalarda baskın karakter oldu. 2009 yılından bu yana yükselişini sürdüren global hisse senedi endeksi, Trump ile birlikte %9 oranında yükseliş kaydetmiş olup Mart ayı içerisinde 1864 seviyesini test ederek son 20 yılın zirve seviyesini oluşturdu. Ancak global hisse senetlerindeki aşırı yükseliş sonrası yatırımcılarda satış baskısının gelebileceği yönünde endişelerin oluşması ve Trump’ın sağlık harcamalarına ilişkin yasa tasarısının ABD Meclisi’nden geçmeyeceği endişelerinin de eklenmesi ile geçtiğimiz hafta global piyasalarda satış baskısı görüldü. İlgili dönemde hisse senetleri endeksi %1,11 oranında değer kaybederken, söz konusu endişe ortamından beslenen altın %1,52 oranında değer kazandı. 2017 yılı başına kadar küresel piyasalar dolar için pozitif, altın için negatif senaryoyu fazlası ile fiyatlamıştı. Ancak belirsizlik fiyatlamasını göz ardı eden küresel piyasalar, hafta içerisinde Trump’ın seçim vaadleri arasında yer alan sağlık harcamalarında azalışın planlandığı yasa tasarısının ABD Meclisi’nden geçememe olasılığı ve söz konusu belirsizliğin Trump’ın diğer reformları içinde endişe yaratması nedeniyle altın fiyatı yükseliş kaydetti. Trump’ın reformlarına ilişkin endişeler global piyasalarda riskten kaçış eğilimi yaratmış olup güvenli liman niteliğindeki altın değer kazanırken, Trump ile birlikte %15 oranında yükseliş kaydeden endeksler kar satışları ile karşılaştı. 

Bizleri bekleyen haftada ise dünya genelinde büyüme verileri ön planda olacak. ABD, İngiltere ve yurt içinde büyüme verileri fiyatlamalarda hareketlilik yaratabilir. ABD’de Trump dönemi ile birlikte genişleyici maliye politikalarının devreye gireceği beklentisi ve görülecek yeni yönetim ile birlikte maliye ve dış ticaret politikasında yaşanması beklenen radikal değişimlerin Fed’in para politikasında da yansıma bulacağı beklentileri de geçtiğimiz günlerde sıklıkla fiyatlamalara konu olmuştu.Bu sebeple bu hafta açıklamaları takip edilecek bir çok Fed yetkilisinin, yılın geri kalanına ilişkin kaç adet faiz artışı bekledikleri ve Fed'in bilançosunu küçültmeye ilişkin bir açıklamada bulunup bulunmayacağı merak konusu. Mevcut durumda Fed üyelerinin faizlerin planlandığı şekilde artması sonrası bilançoyu küçültmeyi tartıştıkları bilinmekte. Bizleri bekleyen haftada söz konusu açıklamalarda Fed’in 4,5 trilyon $ büyüklüğündeki bilançosuna dair normalleşme sürecinin 2018 yılı ortalarından 2018 yıl başına çekilmesi gündeme gelebilir. Hem iyileşme gösteren ekonomik koşullar hem de 2018 yılında yeni bir Fed başkanının da gelecek olması nedeniyle 2017 yıl sonunda gelebilecek 4. faiz artışı sonrası bilanço küçültülmesine başlanması beklenebilir.