Yatırımcı Masası’na “Bu etik mi?” sorusu

6 / 10

---

SPK BİLGİ SUİSTİMALİNİN VARLIĞINI ARAŞTIRMALI
SORU- Öncelikle küçük yatırımcılar açısından önemli olan bir boşluğu doldurduğunuz için sonsuz teşekkürler. Garanti Yatırım Ortaklığı’ndaki küçük yatırımcıya manipülatif şekilde, Hedef Girişim’e beklenti olan 1,08 TL’den değil de 0,85 TL’den satıldığı bildirilmiş. Bunun etik ve doğru tarafı sizce nedir? Beklenti ne olmalıdır? İki günde birçok insan beklenti yüzünden mağdur durumda... Çok teşekkürler..
Cafer Er
CEVAP-Doğuş Grubu 9 Aralık günü seans sonrası yaptığı açıklama ile elinde bulundurduğu payların tamamını satmak amacıyla görüşmelerde bulunduğunu duyurdu. 11 Aralık sabahı ise Hedef Grubu, elinde bulundurduğu yaklaşık 3 milyon 534 bin adet hisseyi 1 TL’nin üzerindeki fiyatlara sattı. Bir sonraki gün de 0,85 TL’den Doğuş Grubu’na ait hisselerin alınacağı duyuruldu. Böylece Hedef Grubu, bir gün önce 1,01-1,06 TL aralığında sattığı hisseleri ertesi gün 0,85 TL’den yerine koyarken, olan beklenti ile hareket eden yatırımcıya oldu. Hedef Grubu ise bir günde oldukça kârlı bir iş yapmış oldu. Sorun yapılan işlemin yasaya uygun olup olmadığıdır. Meseleye bu yönü ile baktığımızda; Doğuş Grubu’nun elindeki hisseleri satacağını duyurduktan sonra hisseye bir anda ilginin arttığını görmekteyiz. Açıklamadan sonra yatırımcı açısından böylesi bir ilginin oluşması normal. Zira Kasım ayı itibarıyla Garanti Yatırım’a ait portföyün birim pay değeri 1,09 TL. Yani eğer bu Şirketin yönetim ve söz hakkı devredilecekse, en az bu değere satılmasını beklemek ekonominin ve hayatın olağan akışı gereği. Bu nedenledir ki Doğuş Grubu’nun “satış” açıklamasının ardından birim pay değerinin altında işlem gören hisseye ilginin artmasını normal karşılanmalı. Diğer taraftan açıklama süreleri göz önüne alındığında; Hedef Grubu’nun elindeki hisseleri satarken Doğuş ile anlaşmaya vardığı ve alım bedelinin netleşmiş olduğu ihtimali oldukça yüksek görünmekte. Bu olasılık Hedef Grubu’nun piyasada satış yaparken alım bedelinin üstünde bir fiyata sattığını da bildiği yorumunu beraberinde getiriyor. Oysaki alım yapan yatırımcılar bu fiyattan bihaber. Onlar sadece yatırım ortaklığının portföy değerini göz önünde bulundurarak alım yaparken, hissenin yükseleceği ihtimali üzerine senaryoları kurmuş bulunmaktalar. Bilgiler bir bütün olarak değerlendirildiğinde ortada hisseye yönelik bir operasyonun olduğu sonucuna varmak yanlış olmaz. Satış fiyatının önceden biliniyor olması ortada bilgi suistimalinin varlığı ihtimalini güçlendiriyor. Şüphesiz bilgi suistimalinin olup olmadığını, nihayetinde SPK’nın yapacağı inceleme netleştirecektir. Kurul, işlemleri doğrudan incelemeye yetkisine sahip bulunuyor. Bununla birlikte işlerin hızlanması ve sürecin takip edilebilmesi açısından mağdur yatırımcıların şikayet etme hakkının olduğunu unutmamak gerekiyor.