Ana SayfaKulisUsta haberci Burcu Göksüzoğlu anlatıyor---

Usta haberci Burcu Göksüzoğlu anlatıyor

1 / 10
Usta haberci Burcu Göksüzoğlu anlatıyor
18 Eylül 2014 - 10:46 www.borsaningundemi.com

SERAP SÜRMELİ –BORSAGUNDEM

Kalp; sevginin, özlemin, huzurun, aşkın kaynağı, hazinesi, bekçisi…

Sonsuzluk; süreklilik, yoğunluk, sınır tanımamazlık…

İkisi bir arada kolkolaydı o anda. Boynunda. Geleceğe ait, yaşama yönelik bir ipucu mu acaba? Kafamda bu sorularla konuşmaya başlıyorum Burcu Göksüzoğlu’yla…

Usta bir ekonomistle, ekonomi habercisiyle, bir röportajcıyla röportaj yapmak üzere girdiğim NTV/CNBC-e stüdyolarının Maslak’taki binası hakikaten etkileyici. Tabi Burcu Göksüzoğlu da öyle.  

Bizi programının bitimi karşılıyor. Onu sadece ekrandan tanıyorum. Nasıl biri merak ediyorum? İlk intiba önemli, biliyorum. Göz göze geliyoruz, tokalaşıyoruz. Beklediğim sıcaklığı yakalıyorum. Samimi bir sohbetin işaretini alıyorum.

Anlattıkça anlıyorum ki talihini kendi yaratıyor. Her öğrencinin rüyasını süsleyen Boğaziçi’ni, on binlerce gencin diplomasını istediği İşletme Fakültesi’ni bitirince, haliyle ‘banka’ diyor. Paralar, raporlar, telefonlarla geçen günler ne yazık ki tatmin etmiyor. İş ‘Garanti’ gibi gelse de hiç sevmiyor. Gözü bir gün BBC’ye takılınca kader ağlarını örüyor. Unutmamış, “BBC’yi izleyip keşke orada kameraman olsam diye hayal ediyordum. Kameramanlık çok ilgimi çekiyordu” derken hala gülümsüyor.

Bogaziçili, bankadan terk, stajyer haberci olarak CNNTürk’te işe başlıyor. Ama kameraman olarak değil! Ve, bomba: Kendini ilk büyük şansın dibinde buluyor. Mehmet Ali Birand’la çalışıyor. Özlemi bitmeyen bir duayenin yanında serpiliyor. Çiğdem Anat gibi bir ustanın yanında büyüyor. Kaç gazeteci kuluna nasip olacak bir şansı çok iyi değerlendiriyor. İşi iyi öğreniyor. Arzuları artıyor. Sonra, Kanal 6 dönemi, İstanbul Muhabirliği başlıyor. 5 yıl sonra ise ‘her fani bir gün tadacaktır’ denilen illet, işsizlik karşılıyor. Ama kısa bir zaman…

Ve ikinci bomba; şu anda kendisini zirveye taşıyan ekranla buluşma anı. Gönlündeki habercilik yeniden kabarıyor. Bir arkadaşının itmesiyle, istemeye istemeye gittiği CNBC-e’de ilk bıraktığı izlenim “Tamam bu kızda yetenek var” olunca, ikinci davetten sonra Doğuş Grubu’na ‘merhaba’ diyor. O gün mesleğin ilk basamaklarında girdiği kapıdan, bugün, her gün, etkili, yetkili, şöhretli bir isim olarak adım atıyor. Ekranın gülen yüzü olmanın yanında, kanalın internet haber portalı CNBC-e.com’un Haber Müdürü de olmanın gururunu yaşıyor. İki trafiği nasıl idare ettiğini ifade ederken ilk göze çarpan mesainin erken başlaması, geç bitmesi. Bu da zaten gazeteciliğin olmazsa olmaz kuralı.

Onu dinlerken hareketlerini izliyorum. Anı yaşıyor. Ellerini bir virtüöz hassasiyetiyle kullanıyor. Genç, güzel, işinin ehli, ses getiren programlara imza atan ünlü bir haberciyle geçirdiğimiz bu sohbeti sizlerle paylaşmadan önce itiraf etmeliyim ki Burcu Göksüzoğlu bir manken gibi. Her kadının kıskanacağı bir fizik. Bir gram fazlalık yok. Eski bir sporcu olmanın, basketbol oynamanın avantajlarıni silip atmamış hala, belli. İnce, uzun boylu. Duruşu güçlü. Bakışları da. Konuşması ise etkileyici.

Yıllar içinde ardı ardına ses getiren röportajlara imza atan,  uzmanı olduğu reel ekonomi, finans, bankacılık gibi ciddi alanlarda hazırladığı iddialı programlar ile meraklı, sorgulayan bir izleyici ordusu yakalayan, gündem yaratan konuları, süper konuklarıyla reytingini hep yükseklerde tutan Göksüzoğlu’nun şu an geldiği nokta ise çok çarpıcı. İçindeki fırtınaları dindirmiş.   

Hırslar rafa kaldırılmış. Ego bir kenara fırlatılmış. Negatif enerjiye kapı kapatılmış. Eskinin mutlu halleri şimdi ‘çok, çok’ katlanmış. Hayatı yeniden keşfettiğini ima ediyor. Güne, evinde açan ‘yoga’ güneşiyle başlıyor, sabah kahvesini pilatesle yudumluyor, yaşamın her anını zihni dinç, bedeni dinç karşılıyor. Artık kan beynine sıçramıyor, damarlarında dingin akıyor. Hayatının tek işini yaparken es geçtiklerini geri alıyor, göremediklerini görüyor. Yaşamı hissediyor. Histen de öte elleriyle tutuyor. Üstelik bir daha kaybetmemecesine. Geride kalanları ‘insan olmanın doğal akışıdır’ diye izah ederken içselleştirdiği yeni anlamın adı, Yunus Emre tadı. Gerçek yaşam, sonsuz aşk… İşte kolyenin sırrı…

Ya diğer sırları. İsterseniz usta bir ekonomi habercisi, yaşamının da, gazeteciliğin de , ekonominin  de sırlarını size kendisi anlatsın..

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)