Ana SayfaKulisSpekülatörlerden SPK’ya af dilekçesi---

Spekülatörlerden SPK’ya af dilekçesi

7 / 8
Spekülatörlerden SPK’ya af dilekçesi
08 Ekim 2012 - 11:52 www.borsaningundemi.com

Bedii Ensari’nin kaleminden ‘Borsa suçları-Manipülasyon’
Bir dönemler borsanın “ulu bilir kişisi’ olarak tanınan ve sahibi olduğu aracı kurumu Marbaş’ı sattıktan sonra köşesine çekilen TOBB Sermaye Piyasası Sektör Kurulu Üyesi Av. Bedii Ensari’nin 11.07.2006 tarihinde kaleme aldığı yazı şöyle:
Dünya Sermaye Piyasalarında Manipülasyon ( yapay piyasa oluşturmak ); hep suç sayılmış, kanuna aykırı olarak nitelenmiş ve cezalandırılmıştır.
TÜRKİYE'DE
Türkiye Sermaye Piyasalarında Manipülasyon; Sermaye Piyasası Kanununun 47/A-2 maddesinde tanımlanmış ve aynı yasanın 46/i maddesi ile manipülatörlere geçici ve sürekli olarak işlem yapmalarının önlenmesini teminen SPK’nın gerekli tedbirleri alabilmesi öngörülmüştür. Bu maddelerin tanımladığı suçların ne denli sarih ( açık ) olduğunu irdelemek için kısa olan bu iki madde hükmünü aynen yazıyorum.
Md 47/A-2: Yapay olarak, sermaye piyasası araçlarının, arz ve talebini etkilemek aktif bir piyasanın varlığı izlenimini uyandırmak, fiyatları aynı sevide tutmak, arttırmak veya azaltmak amacıyla alım ve satımı yapan gerçek kişilerle tüzel kişilerin yetkilileri ve bunlarla birlikte hareket edenler.
Md 46/i: Kanunun 47nci madde (A) bendi hükmünde sayılan fiillere doğrudan ya da dolaylı olarak iştirak ettikleri kurulca tespit edilen gerçek veya tüzel kişilerin, borsalar ve teşkilatlanmış diğer piyasalarda geçici ve sürekli olarak işlem yapmalarının önlenmesini teminen gerekli tedbirleri almaya.
Manipülasyon suçu; İMKB yönetmeliğinin 53/d-3, TSPAKB Disiplin yönetmeliğinin 9/b maddelerinde ve SPK nın seri V, no 54 sayılı ve 04/04/2002 tarihli tebliğinde düzenlenmiştir. Ayrıca SPK 13/12/2003 tarihinde çıkardığı Hisse Senedi Piyasalarındaki Maniplasyon Rehberinde; Maniplasyon kavramı, türleri, yaygın olarak kullanılan yöntemler, davranış kalıpları , aracı kurumların sorumlulukları ve dikkat etmeleri gereken hususlar ayrıntılı biçimde anlatılmıştır. Bu rehber, yasa niteliğinde olmadığından ; suçun tarifi ve sarahati (açıklığı) bakımından suçu işleyen ve suçluyu yargılayan C. Savcılarına ve Ceza Hakimlerine pek hizmet edememektedir. Çünkü suçun kasıt (manevi), kanunilik (maddi) unsurlarının kanunda sarih (açık) olarak bulunması gerekir. Zira , Türk Ceza Kanununun 2. Maddesine göre : "Kanunun sarih olarak suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez". Özetlersek; bir eylemin suç sayılabilmesi için açık (sarih) yasa hükümleri gerekmektedir. Yorum ile ceza verilemez. Yasa yerine hiçbir düzenleme, tebliğ, rehber v.s. geçmez.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)