SEÇİM SONUCU ENDEKS VE KURU NASIL ETKİLEYECEK?
ENVER ERKAN – GCM / ARAŞTIRMA UZMANI
İÇ PİYASALAR, USDTRY, FAİZ VE BORSA
24 Haziran Pazar günü (bugün) Türkiye yeni bir döneme başlıyor. Modern tarihinin en önemli seçimi olarak görülen Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento seçimleri sonucunun USDTRY başta olmak üzere EURTRY ve Gram Altın gibi TRY’li varlıklar üzerinde sert hareketler oluşturmasına imkan tanıyabilir.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin bu süreçte 2. tura kalıp kalmayacağı, 600 milletvekilinin bulunacağı TBMM’de üye tam sayısının salt çoğunluğunun (301 milletvekili) sağlanıp sağlanamaması hususu, seçim gündemindeki en önemli sorular olarak kaydedilmiştir.
Seçim gündemi etkileri hafta boyunca izlenecekken, veri akışı açısından özellikle ABD tarafında büyüme ve dayanıklı mal siparişi rakamları ile Dolar – Euro seyrinin gelişen ülke para birimleri üzerindeki etkileri takip edilecek. Seçim sonrası piyasa açılışında oluşabilecek fiyat boşluklarına dikkat edilmelidir.
ABD 10 yıllık tahvil faizinde aşağı yönlü hareket büyüme/enflasyon dinamikleri nedeni ile sınırlı kalırken, yukarı yönlü hareket potansiyeli daha yüksek bulunmaktadır. Piyasa katılımcıları %3 psikolojik seviyesini takip ederken, ABD ekonomisinde ılımlı büyümenin devam etmesi ile tahvil faizinde algı değişimi devreye girebilir.
Bu noktada büyük resim için ABD 30 yıllık tahvil faizi düşük seviyelerinden toparlanmaya devam ederken, 1988 yılından gelen trend yukarı yönlü kırılma potansiyeli bulunmaktadır. Eğer kırılacak olursa uzun dönemli tahvil faizlerinden yeni bir dönem başlayabilir. Bu durum gelişmekte olan ülke para birimleri için olumsuz olarak algılanabilir.
USDTRY kuru son süreçte gerçekleştirdiği dönüş ile tepki satışı düşüncesinin sona erdiğine yönelik önemli adımlar atmaktadır. Teknik olarak yaşanılan dönüş, tarihi zirve 4,9253 ve tepkiler sona ermesi sonrasında teorik olarak ilk hedef seviyesi 5,0155’e doğru çıkışların oluşabileceği düşüncesini gündeme taşısa da piyasaların seçime odaklanması, sonuca yönelik fiyatlama davranışların gündemde yer almasına imkan tanımıştır. Burada dikkat edilmesi gerekilen en önemli husus, Teknik ve Temel analiz yöntemlerini birlikte değerlendirirken, varlık fiyatlarını etkileyecek temel haber akışının teknik görünümü değiştirip değiştirmeyeceğidir.
Seçim sonucunun kur tarafında negatif fiyatlama davranışı oluşturmasına rağmen USDTRY paritesinin 4,5700 üzerinde kalması durumunda, tepki düşüncesinin sonlandığını ve pozitif trend görünümün kaldığı yerden devam etme düşüncesinin daha da güçlenebileceğini söyleyebiliriz. Bu düşünce ile birlikte 4,8050 başta olmak üzere 4,8650 ve tarihi zirve 4,9253 seviyelerine doğru trend yönlü fiyatlama davranışı oluşturmak isteyebilir.
Seçim sonucunun trend görünümünü desteklemesi yani olası sonucun kur tarafında pozitif fiyatlama davranışı oluşturması durumunda, yukarıda yer verdiğimiz tarihi zirve 4,9253 ve yeni olası tarihi zirve 5,0155 bariyeri bu aşamada gündemimizde yer alabilir.
Seçim sonucunun kur tarafında negatif fiyatlama davranışı oluşturması sebebiyle kısa vadeli trend görünümünün değişmesi (4,57 altında kalıcı hareketler gerçekleştirmesi) durumunda ise, 4,9253 seviyesinden başlayan tepkilerin devam edebileceğine yönelik beklenti tekrar güçlenmek isteyebilir. Böyle bir düşünce ile 4,51 başta olmak üzere 4,45, 4,39 ve 4,33 seviyelerine doğru geri çekilmeler izlenebilir. Özellikle bu süreçte USDTRY kurunda daha güçlü bir geri çekilme / tepki satışı izlenebilmesi için, 4,57 altındaki seyre ilaveten 4,33 altında da kalıcı hareketlere ihtiyaç olduğu unutulmamalıdır.
Enflasyon beklentilerinin çok yüksek olması, cari açıkta artan açılma ve risk primindeki yükseliş de kritik, çünkü bir yandan da Türkiye’nin kısa vadeli dış finansman ihtiyacının arttığı bir ortamda borçlanma faizleri artıyor ve Hazine daha maliyetli borçlanıyor. Bu noktada borçlanma faizlerimiz de rekor yüksek seviyelere geldi. Gösterge tahvil faizimiz %20 bandına yaklaşırken, 10 yıllık tahvil faizimiz ise %17 bandına yakın, rekor seviyelerde. 10 yıllık faizimiz Hazine’nin 10 yıl vadeli borçlanmaya başladığı 2010 yılından beri en yüksek seviyede, 2 yıllık ise küresel kriz döneminden beri en yüksek… Hazine son ihalelerde beklenenden az borçlanma gerçekleştirdi ve önceki ihale dönemlerine göre daha yüksek maliyetle borçlandı.
Yurtiçi faktörler siyaset ve ekonomi üzerine yoğunlaşacaktır. Seçimden sonraki ortam çok önemli ve tabii bu noktada da ana odaklanılacak konu ekonomi politikaları olacaktır. Ekonomi yönetimi nasıl şekillenecek, ekonomi ile ilgili bakanlıkların durumu, ekonomi yönetiminin tek elde toplanması gibi konular önemli… Bunun yanında daha uzun vadeli etkiler için elbette Merkez Bankası’nın duruşu ve bu noktada para politikasının sıkılığı ile mali politikalar arasında denge yakalanması durumu kritik, bu dengenin şu anda açık mali politikalar nedeniyle mevcut olmaması ekonomi ve piyasalar üzerinde problematik bir yapı yaratıyor. Göstergede %20 bandı üzerinde hareket olup olmayacağı, 10 yıllık tahvil faizimizin rekor seviyelerden düşüp düşmeyeceği, Eurobond faizlerimiz vs. hepsinin durumu seçimden sonraki atmosferle ilintili olacaktır.
Türk varlıkları için Pazar günü gerçekleşecek seçim kritik önem taşırken, göreceli normalleşme öne çıkmaktadır. Borsa İstanbul 100 endeksinde 92 binden gelen tepki başarılı olurken 95 bin seviyesi üzerinde kalıcılık devam edecek mi etmeyecek mi belirleyici olacaktır. Yukarı yönde 96500 ve 98500 dirençleri takip edilebilir. Aşağı yönde ise 93500 ve 92000 destekleri önemli olabilir.
EURUSD
Haziran ayının en kritik gelişmeleri olan Fed ve ECB toplantılarını geride bırakırken, gündem tekrar Trump’ın başlattığı ve devam ettirdiği ticaret savaşları olmaktadır. Çin’e uygulanacak yeni gümrük vergisi, global büyümeyi orta-uzun dönemde etkileyeceğinden dolayı piyasaların pozitif risk alma tercihleri sınırlı kalmaktadır. Çin kaynaklı belirsizlik gelişmiş ülke ekonomileri kadar gelişmekte olan ülkelerin de potansiyelini olumsuz baskılamaktadır. Ticaret savaşları büyüme dinamiklerini ve ülke ekonomilerini ne derece de etkileyebilir sorusunun cevabından ziyade net olarak bilinen tek sonuç ticaret savaşlarının kazananın olmayacağıdır.
AaBD 10 yıllık tahvil faizinde aşağı yönlü hareket büyüme/enflasyon dinamikleri nedeni ile sınırlı kalırken, yukarı yönlü hareket potansiyeli daha yüksek bulunmaktadır. Piyasa katılımcıları %3 psikolojik seviyesini takip ederken, ABD ekonomisinde ılımlı büyümenin devam etmesi ile tahvil faizinde algı değişimi devreye girebilir.
ABD ve Avrupa Merkez Bankası toplantıları ve Başkan Powell ve Draghi’nin piyasaya verdiği mesajlar sonrasında gerçekleştirdiği negatif fiyatlama davranışını teorik 1,1509 / psikolojik 1,15 seviyesine taşıyan EURUSD paritesi, ilgili bölge üzerinde kalma çabası sebebiyle yeni haftaya yönelik tepki beklentisini güçlendirdi. Özellikle de bu süreçte Dolar endeksinin 16 Temmuz 2017 tarihinden itibaren geçilemeyen ve son iki haftadır baskı gördüğü 95,10 seviyesi altında kalması, EURUSD paritesine yönelik tepki düşüncesine destek vermektedir.
EURUSD paritesi tepki alımı düşüncesine devam etmek istiyorsa, Dolar endeksinin 95,10 altındaki seyrine ilaveten paritenin de teorik 1,1509 / psikolojik 1,15 seviyesi üzerinde hareketlerine devam etmelidir. Ancak bu tür bir tepki alımı düşüncesi gündemde yer alsa da pariteye yönelik ana görünümün 1,1960 seviyesi altında negatif olduğu unutulmamalıdır. Özellikle de bu süreçte Dolar endeksinin 16 Temmuz 2017 tarihinden beri geçemediği 95,10 üzerindeki olası hareketleri, EURUSD paritesinin 1,15 altında yeni bir döneme başlayabileceğine yönelik beklentileri güçlendirebilir ki böyle bir düşünce de teorik 1,11 / psikolojik 1,10 seviyesi gündemimizde yer almak isteyebilir.
ALTIN
Ticaret savaşları büyüme dinamiklerini olumsuz baskıladığından, borsa endekslerinde yukarı yönlü potansiyel sınırlı kalmaktadır. Buna ilave olarak petrol fiyatları büyüme önündeki önemli engellerden biri olarak yer almaktadır.
Kıymetli maden bu yılın zirve noktası olarak kaydettiğimiz 1366 dolar seviyesine ulaşması sonrasında başlattığı negatif fiyatlama davranışını özellikle de 1307 / 1308 bölgesi altına sarkıtması sonrasında hızlandırdı ve orta – uzun dönemli olarak önemli trend bölgelerine yaklaştırdı. Orta vadeli olarak 1265, uzun vadeli olarak da 1238 – 1255 bölgesinin kritik bir önem arz ettiği Ons Altın ilgili seviyelere göre gerçekleşecek günlük / haftalık kapanışlarla pozitif trend görünümü tamam mı devam mı sorusuna cevap arayacaktır. Uzun dönemli olarak haftalık grafiği değerlendirdiğimizde, 2015 Aralık tarihinden beri devam eden yükseliş trendinin etkin bir rol oynadığını görmekteyiz. Bu sebeple de son süreçte Ons Altın fiyatındaki düşüşe rağmen 1238 – 1255 bölgesi üzerinde ana pozitif görünümün devam ettiğini söyleyebiliriz. 1280 üzerindeki olası kalıcı hareketlerle de ilgili dönüş teyit alınabilir.
Orta dönemli olarak Ons Altın görünümünü günlük grafikte değerlendirdiğimizde ise, 27 Ocak 2017 tarihinden itibaren etkisini sürdüren yükseliş trendinin güncel alt noktası 1265 seviyesine göre gerçekleşecek fiyatlama davranışı yakinen takip edilmelidir. Kıymetli maden, 1265 seviyesi üzerinde kalmayı başarırsa, yukarı yönlü trend görünümü kısa vadeli olarak dikkat çekebilir ki böyle bir düşünce ile 1275 başta olmak üzere 1284, 1294 ve 1307 bariyerlerine, 1307 üzerinde kalıcı hareketler oluşturması durumunda ise 1351 ve 2018 yılı zirvesi 1366 bariyerine ulaşmak / yaklaşmak isteyebilir.
27 Ocak 2017 tarihinden itibaren etkisini sürdüren yükseliş trendinin sona ermesi içinse, 1265 seviyesi altındaki kalıcı hareketlere ihtiyaç olduğu unutulmamalıdır. Ancak bu şartla uzun dönem görünümde dikkate aldığımız 1238 – 1255 bölgesi, ilgili kırılım ile gündemde yer alabilir. Kısa vadeli görünümde olası kırılma durumunda 1260 başta olmak üzere 1250 ve 1240 destekleri dikkat çekebilir.
PETROL
OPEC toplantısına ilişkin gelişmeler takip edilirken, Suudi Arabistan Enerji Bakanı’nın üretim artışının 1 milyon varilin altına olacağını düşündüğünü belirtmesi dikkat çekti. İran’ın duruma karşı çıkmasına karşın kota anlaşmasına bağlı diğer ülkelerde üretim artışına ilişkin sinyaller geldi. Piyasalar bu süreçte anlaşmanın 600 bin varil ile 1,5 milyon varillik günlük üretim artışına alışmış olma ihtimali göz ardı edilmemelidir. Önümüzdeki hafta ise OPEC kararlarının artçı etkilerinin yanı sıra, ABD tarafında açıklanacak stok rakamları ve ticaret savaşı etkileri izlenecek.
Bu aşamada OPEC kararı öncesi ham petrol fiyatında 63,70 – 67,20 aralığındaki seyir sürüyor. Önümüzdeki süreçte bu bölge takip edilecekken, bölge dışında gerçekleşebilecek fiyatlamalar ve günlük kapanışlar yön arayışına netlik kazandırabilir. Yükseliş isteği 67,20 seviyesi üzerindeki seyir ve günlük kapanışlarla ağırlık kazanabilir. Bu durumda 69,40 ve 71,50 seviyeleri hedeflenebilir.
67,20 üzerinde seyir veya kalıcılık sağlanamaması 63,70 – 67,20 bandının devamına, dolayısıyla sınırlı düşüş baskısına neden olabilir. Bu durumda 63,70 seviyesi gündeme gelebilir. Düşüş isteğinin devamı için ise 63,70 altındaki seyri ve günlük kapanışları görmek gerekebilir. Bu durumda 61,75 ve 60 seviyeleri gündeme gelebilir.
Bu aşamada OPEC kararı öncesi Brent petrol fiyatında karar bölgesi durumundaki 71,10 – 76 aralığındaki seyir sürüyor. Önümüzdeki süreçte bu bölge takip edilecekken, bölge dışında gerçekleşebilecek fiyatlamalar ve günlük kapanışlar yön arayışına netlik kazandırabilir. Yükseliş isteği 76 seviyesi üzerindeki seyir ve günlük kapanışlarla ağırlık kazanabilir. Bu durumda 78,50 ve 80,45 seviyeleri hedeflenebilir.
76 üzerinde seyir veya kalıcılık sağlanamaması 71,10 – 76 bandının devamına, dolayısıyla sınırlı düşüş baskısına neden olabilir. Bu durumda 71,10 seviyesi gündeme gelebilir. Düşüş isteğinin devamı için ise 71,10 altındaki seyri ve günlük kapanışları görmek gerekebilir. Bu durumda 68,90 ve 66,90 seviyeleri gündeme gelebilir.
valla sayın erkal muharrem ince seçilir ise 6 içinde dolar 8-10 TL olmasını beklemekteyim.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (01:24)