Ramazan Öznacar piyasayı Borsa Gündem’e anlattı

1 / 9

---

BORSAGUNDEM.COM-ÖZEL HABER

 ‘İç’te yaşanan siyasi gerginliklerin girdabındaki, ‘dış’ta ise hemen tepemizdeki ‘savaş’ çığlıklarının, sağımızdaki ‘çatışma’ların, solumuzdaki yeni yeni nefes almaya başlayan kıtanın etki alanındaki Türk borsasını ne bekliyor? Fed başkanlarının iki dudağı arasından çıkan ‘kelimeleri’, AMB’nin kararlarını pür dikkat izleyen bir Borsa İstanbul;  kara kara düşündüren düşüşün ardından gelen toparlanma ataklarıyla çıkışa giren, haftaya 81 bini aşarak başlayan bir endeks; yatırımcının kalbinde nasıl bir krize yol açıyor? İki cepheli bu tartışmanın aracı kurum tarafı ne düşünüyor, nasıl önlem alıyor, gelecekten ne bekliyor? Dün’e bakarak, bugünü, yarını nasıl yorumluyor?

Sadece bu kadar mı? Forex’te mağduriyetler nasıl önlenmeli? Altın, döviz trafiğinde tasarruf sahibi yatırımını nereye park etmeli? Opsiyon piyasasının getirisi nedir? İFM’deki gidiş nereye? Fal mı açmalı, nasıl bakmalı? İşte tüm bu kritik soruların, sorunların cevabını bulmak için, Şeker Yatırım Menkul Değerler’in zilini çalıyoruz. Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Öznacar ‘kapıyı’ açıyor…

Bomba gibi bir yanıt

Sektörün Para ve Sermaye Piyasaları üzerine master’lı yöneticilerinden Ramazan Öznacar, ‘menkul değerler’de üst düzey pozisyonların getirdiği derin bir tecrübenin sahibi. “Türk yatırımcısı nasıl ‘global’ gömlek giyer? Ne olacak bu borsanın hali?” diyoruz, yanıtlar hazır. “Aracı kurumlar 2014’ü nasıl kapatır?”, merak ediyoruz, projeksiyon tamam. “Halka arza cazibe yüklemenin, dev şirketleri BİST’e çekmenin bir yolu var mı, ne önerirsiniz?” demeye kalmadan çözüm stratejisini masanın üstüne koyuyor. Usta ismin önüne Türkiye’nin büyük projesini getiriyoruz, soru belli: “İstanbul dünyanın Finans Merkezi olur mu, olursa nasıl olur?”. Peki, bu yanıta ne demeli: “İstanbul dünya finans merkezlerinden biri olabilir, ama… Sadece kule, konut, iş merkezi vs yaparak finans merkezi olunabileceği gibi bir düşüncenin geçerli olamayacağını düşünüyoruz… Yatırımcılarımız finans piyasalarına ilgi göstermiyorlarsa, bu alana ayıracak sermaye birikimleri de kısıtlı ise, finans merkezi olma hedefine ulaşmak zorlaşacaktır…”

İFM olmanın şartları

Burada duruyoruz çünkü, tartışma platformuna taşınması gereken bu sözlere sadece ‘görüş’ deyip geçmek hata olur. Çünkü, bu bir iğne değil, çuvaldız. Ama Allah’ı var, ayırım yok; kendisine, sektöre, sana, bana, hepimize batırıyor. Çünkü, Öznacar bu konuda altı dopdolu,  ‘yıkıcı’ değil ‘yapıcı’ konuşuyor.  ‘Mükemmelliyetçi’liğinin ısrarı da, sırrı da tam bu noktadan geliyor. Büyük bir hedefin gerçekleşmesi adına söylüyor. Dev projeye getirdiği anlayışın içinde, yatırımcıdan bölgesel güç olmaya, hukuki ve teknolojik altyapıdan haberleşme sistemlerine, çevre düzenlemesinden Londra, New York, Tokyo ile rekabete, tüm görüşleri gerçekçi. İşin ‘okulu’nda okumuş, piyasasında büyümüş biri olarak, insan kaynağının eğitimli ve vizyoner olmasını istemekte haksız mı? Sonuna kadar haklı…

Hem avantajlı hem de riskli piyasa

Türkiye’nin ve yatırımcının geleceği adına bu derece ‘örnek’ bir çıkış yapan Şekeryatırım Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Öznacar, son yılların kanayan yarası forex için ne düşünüyor? Özellikle yurt dışına çekilen ve ‘yolunmuş tavuğa’ çevrilip ortada bırakılan tasarruf sahiplerine ne öneriyor? Forex’in büyük avantajları olduğu kadar çok büyük riskleri de barından bir piyasa olduğunun altını çizerken, kaybetmemek için önceliğin iyi strateji, disiplin ve güçlü bir analizde olduğuna işaret eden Ramazan Bey, uzman mahkeme ihtiyacıyla adli eksikliği dile getirirken önemli bir detaya da parmak basıyor...

Altında piyasa, dövizde akademik gözlük

Ve ardından,  ‘altın parmak’ ortaya çıkıyor. İniş çıkış grafikleri heyecan yaratan, külçeden Cumhuriyet’e büyük küçük milyonlarca vatandaşın yatırımı hakkında “Altın, bir düzeltme yaşıyor. Bu düzeltme bu sene sonuna kadar yükselebilir. Global anlamda enflasyona dair kaygılar başlarsa altın fiyatları bundan pozitif etkilenebilir” mesajını veriyor. Dövizde ise cepteki doların kaderinden çok, doların ülke kaderindeki etkisine yorumu tercih ediyor, yani ‘akademik gözlük’ takıyor: “Kurdaki yüksek oynaklık ülkeye zarar verir ancak, serbest kur ortamında düşük seviyedeki oynaklıkları bunun dışında tutmalıyız. Kurun yüksek seviyeleri enflasyon üzerinde baskı oluşturmaktadır.”

Petrol fırlıyor, cari delik büyüyor

“Eklemek istedikleriniz var mı?” diyeceğiz ama eklenecek bir şey kaldı mı ki! Soruyu geri çekiyoruz,  zaten o da farkında, susma hakkını kullanıyor. Ama bu girişin finalini, Şekeryatırım Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Öznacar’ın bize aktardığı inanılmaz bir rakama ayırıyoruz! Petrol fiyatlarındaki her 10 dolarlık artışın, Türkiye’nin cari açık tarafında kaç milyar dolarlık delik açtığını biliyor musunuz?