Hisse senedi stratejisi: Köprüden önceki son çıkış

12 / 13

---

Sirketlerin 2015 ilk çeyrekteki basarılı finansal performansları yılın geri kalanında
sürdürülemeyebilir.
Finans sirketlerinin 20151Ç toplu net kar rakamı beklentilerin %4.4 üzerinde gerçeklesti.
Finans dısı sirketlerde ise yukarı yönlü sapma %7,2 daha fazla oldu. Öte yandan, toplam
FAVÖk rakamındaki sapma ise sadece %2 olarak gerçeklesti. Neredeyse otomotiv
sektörü hisselerinin tamamı, Türk Hava Yolları ve Sabancı Holding pozitif sürpriz yapan
sirketler arasında yer aldı. Yılın ilk 4 aylık döneminde yurtiçi otomotiv satıslarındaki rekor
düzeyindeki artısların fiyat zamları ve faiz artısı beklentileri ile tüketicilerin alımlarını
öne çekmelerinden kaynaklandıgını düsünüyoruz. Nitekim, yıl basından bu yana TL’deki
gerilemenin gecikmeli de olsa fiyatlara yansıması bekleniyor. Dolayısıyla, yılın ikinci
yarısında otomotiv satıslarında bir gerileme görmemiz muhtemel. Sabancı Holding’in 1ç
2015 karının yaklasık %20’si ise bir kereye mahsus unsurlardan kaynaklanırken,
THY’nin net karındaki sapmanın büyük bir kısmı kur farkı kazançlarından kaynaklanıyor.
Neticede sirketlerin yıl sonu kar tahminlerinde, degerlemeleri yukarı çekecek boyutta
bir revizyon beklememekteyiz.

BIST 100 için 12 aylık hedef degerimiz de yeterli bir artıs potansiyeli sunmuyor
BIST 100 için sirket degerlemelerinden yola çıkarak hesapladıgımız 12 aylık hedef deger
98,000 olup, öz sermaye maliyetinin (%13,1) altında sadece %12 oranında bir artıs
potansiyeli sunmakta. Bloomberg konsensüs sirket hedef degerlemeleri ile hesapladıgımız
endeks degeri ise 94,500 olup, %8 oranında daha düsük bir artıs potansiyeline
isaret etmekte. Bu arada degerlemelerde kullandıgımız tahmini risksiz getiri oranı (10
yıllık TL bono faizi) %8.1 olup, %8.9 olan cari oranın altında. Faizlerin mevcut seviyelerde
kalıcı olması durumunda degerlemelerimizde risksiz getiri oranı kaynaklı asagı yönlü
bir revizyon yapabiliriz. BIST 100’ün F/K oranı ve TL 10 yıllık faiz oranlarının geçmis
arasındaki yakın iliskiye bakıldıgında ise 12.0 civarında bir F/K oranının sürdürülebilmesi
için uzun vadeli TL faizlerin de daha da gerilemesi gerekmekte.

Sonuç olarak degerlemelerdeki sınırlı artıs potansiyeli, risk algısındaki kırılganlık ve
seçim sonrası belirsizlikleri dikkate aldıgımızda BIST’in satıs için uygun seviyelerde
oldugunu düsünüyoruz. Bu tavsiyemiz önündeki en önemli riskler, FED’in fazi artıslarının
2016 yılına sarkması ve /veya seçim sonrası hükümetin reformist ve piyasa dostu
politikalar uygulaması neticesinde sermaye girisleri, yatımlar ve büyümenin hızlanması
olarak sayılabilir.