Finans maratoncusu Erden’den yatırımcılara önemli tüyolar

2 / 11

---

20 SENELİK PROFESYONEL FİNANSÇI

-Önemli bir eğitim süreci, ardından yurtdışı dahil olmak üzere önemli adreslerde analist, hisse senedi, uluslararası satış ve yatırım üzerine derin bir tecrübe. Yaklaşık 10 aydır QNB Finansportföy’de ‘kaptan’ köşkünde oturuyorsunuz… Bu süre içinde şirkette neler yaptınız? Yılların kazanımlarını sahaya nasıl yansıttınız? 

Egemen Erden: Liseyi Robert Koleji’nde okudum. Üniversiteyi finans alanında, lisans derecesinde Massachusetts Üniversitesi’nde tamamladım. Okul bittikten sonra 1993 senesinde İstanbul’a geri döndüm. O zamanlarda Türkiye’de bankacılık ve finansal piyasalar müthiş gelişme çağının başlangıcındaydı. Dolayısıyla fırsatları Türkiye’de değerlendirmenin daha doğru olacağını düşündüm ve kariyerime analist olarak Finansbank’ta başladım.  

3 sene İstanbul’da çalıştıktan sonra 5 sene Londra’da BNP Paribas ve Nomura International’da Türkiye analisti olarak görev yaptım.

Daha sonra dünya piyasalardaki çalkantılar ve istikrarsızlıklar vs. derken ben tekrar ‘vatanıma döneyim, tanıdığım insanlara faydalı olacağım işleri yapayım’ diye düşündüm. Dolayısıyla birkaç farklı kurumda çalıştıktan sonra 2006 yılında tekrar başladığım yere Finansbank’a geri döndüm. Birim yöneticisi olarak başladığım Finans Yatırım’da genel müdür yardımcılığına kadar yükseldim. 2017 Mart ayı itibarıyla QNB Finansportföy Genel Müdürlük görevini devir aldım.  

20 senelik profesyonel finansçı geçmişim, hep bu sektöre hizmet eden taraftaydı. Analistlik olarak, satış ve pazarlama, işlem yapan, yatırım fonları veya portföy yönetim şirketlerinin yerli ve yabancı servis sağlayıcısı konumunda çalıştım. Tabi 20 senenin getirdiği yorgunluk ve olgunluk, biriktirdiğim tecrübelerin artık bu tarafta da kıymetli değerlendirebileceğim bir noktaya da gelmiştim. Böyle bir fırsatında o dönemde ortaya çıkması açıkçası benim için sürpriz oldu. Çünkü böyle bir kariyer planlaması yapmamıştım. Sonuçta kurum içinde ekiplerle uzun zamandır mutlu ve huzurlu çalıştım. QNB Finansportföy’de böyle bir ihtiyaç olunca ve zamanlama olarak gerçekten tecrübelerimi olumlu yönde taşıyabileceğimi düşündüm ve 10 aydır beraber çalışıyoruz.  

Bakın aracılık sektörü, hakikaten rekabetin çok yoğun yaşandığı, piyasadaki dalgalanmaları daha çok hissettiğimiz bir taraf. O yüzden bütün iş stratejilerinizi yılda 1-2 kere değiştirmek zorunda kalıyorsunuz. Diğer taraftan portföy yönetimi, daha orta-uzun vadeli ve stratejileri daha çok akla dayanıyor.  

Göreve geldikten sonra, müşteri memnuniyeti anlayışını mümkün olduğunca ürünlerimizin basit, anlaşılır ve ihtiyaçlara hitap eden ürünler olup olmadığı gözden geçirdik. Bu anlamada bazı fonlarımızı kapattık, birleştirdik, daha basit bir yapıya döndük. Orta vadeli de bir gelişim planı çizdik. Şu anda da 3 senelik planın ilk aşamasını tamamlamak üzereyiz diyebilirim.