Ana SayfaPiyasaEkonomide 2016 ve 2017'de beklentiler raporu---

Ekonomide 2016 ve 2017'de beklentiler raporu

1 / 8
Ekonomide 2016 ve 2017'de beklentiler raporu
27 Aralık 2016 - 10:24 www.borsaningundemi.com

Bugünlerde buruk bir telaş ile uğurlamaya hazırlandığımız 2016’nın birçoğumuza pek de güzel hatıralar bırakmadığını söylememiz yanlış olmasa gerek. Gerek öngörülmesi zor yurtdışı kaynaklı konuların yurtiçindeki yansımaları, gerekse de yurtiçinde yaşanan tatsız gelişmeler hem günlük hayatlarımızı hem de finansal piyasaları hayli yorgun duruma düşürdü. Olayların da etkisiyle, küresel ve yerel piyasalar yıl boyunca dalgalı bir seyir izledi. Amerika’dan gelen olumsuz verilerin, AB’de süregelen düşük büyüme ile düşük enflasyon ortamının ve Çin kaynaklı küresel büyüme endişelerinin etkisiyle FED’ in faiz artırıma kolaylıkla gidemeyeceği beklentileriyle yurtiçindeki piyasalar yıla olumlu bir atmosfer hâkimiyetinde başladı. Ancak daha sonra, 1 Kasım 2015’teki seçimlerden zaferle ayrılan Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevini Binali Yıldırım’a devretmesi, piyasalarda sürpriz bir karar olarak algılandı. Binali Yıldırım’ın kabinesini kurması ile durulan ve yeniden güven ortamı içerisinde hareket etmeye başlayan piyasalar, 23 Haziran’da ise İngiltere halkının anketler tarafından da öngörülemeyen AB’den ayrılma kararı ile sarsıldı. Küresel anlamdaki belirsizlik ortamının etkisi ile bizim gibi Gelişmekte Olan Piyasalardan fon çıkışları görülürken altın tipi emtialar ile Gelişmiş Ülke tahvilleri yeniden yatırımcının sığındığı güvenli limanlar olarak belirdi. 15 Temmuz’da ise ülkemiz maalesef darbe girişi ile sınandı ve arkasından S&P ile Moody’s’ den gelen kredi notu düşürme kararları Türkiye’yi yatırım yapılabilir ülkeler statüsünden aşağı düşürdü. Yurtiçindeki şok henüz atlatılmamışken, küresel ticarete ve FED’in güvercin politikalarına karşı sert söylemleri ile ön plana çıkan ünlü iş adamı Donald J. Trump’ın 8 Kasım’da ABD’nin yeni başkanı seçilmesi tüm piyasaları yerinden oynattı. Trump’ ın genişlemeci mali politikalarının enflasyonist ortama neden olacağı, bu durumun da FED’ i faiz artırımına sürükleyeceği endişeleri Gelişmekte Olan Piyasaları yılın sonlarına doğru hayli kötü etkiledi. Yurtiçindeki terör olayları ve jeopolitik gelişmelerin de etkileriyle ülkemiz negatif ayrışmak zorunda kaldı. Bu kargaşa içerisinde, OPEC ve OPEC dışı ülkelerin düşen petrol fiyatlarına karşı 8 yılın ardından üretimde kısıntıya gitme kararı önemliydi. Yılın son günlerinde ise, son yılların önemli piyasa yapıcıları Merkez Bankaları damga vurdu. ECB’nin parasal teşvik programını 2017 yılının sonuna kadar uzatması, 1 yılın ardından FED’in 25bp faiz artımına gitmesi ve TCMB’nin sadeleşme adımları, piyasaların yakından izlediği kararlardı. Aşağıda sizler için, ardı ardına kolaylıkla sıralayabildiğimiz ancak yaşanması zor bu olayların piyasalar üzerindeki etkilerini ve bu atmosferde en çok artan ve azalan enstrümanları derledik.

2016 Yılında Bist 100’de En Çok Yükselen ve Düşen Sektörler

Borsa İstanbul’un sektör bazında yılbaşından Aralık ayının üçüncü haftasına kadar olan performansına baktığımızda, en çok artış gösteren sektörlerin, Spor, Metal ve Finansal Kiralama olduğunu görüyoruz.


ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)