Aracı Kurum’un veliahdı Borsa Okulu’nda

2 / 7

---

BARIŞ ÜLKER: BİR TÜRK GENCİ OLARAK İYİ BİR BORSA İÇİN ÇALIŞACAĞIM

-Kendinizi tanıtır mısın?

-Adım Barış Ülker. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi 4. Sınıf öğrencisiyim.

-Borsa Okuluna katılmak nereden aklınıza geldi?

-Borsayla daha lise okurken ilgilenmeye başladım. O zamanlar da etrafımda pek ilgilenen yoktu ama ben ailemin yardımı olmadan, paramı artırmak için hep ‘Ne yapabilirim?’ diyordum.  Ama gerekli donanıma sahip değildim, onun için de üniversiteye girdiğimde yavaş yavaş yatırım yapmaya başladım. Buraya da işin bilimini öğrenmeye geldim.

-İlk yatırımınızı ne zaman yaptınız?

-İlk yatırımım üniversitenin ilk yılında oldu ama kağıdımı söylemeyeceğim.

-Bir yatırımcı olarak, bu eğitim bittiğinde nasıl bir strateji izleyeceksiniz?

-Ben bu eğitimde şunu yaptım. Daha önce aldığım BES kağıtlarını bozdurup, uzun vadede karlı olacağını düşündüğüm hisse senetlerine yöneldim. Mesela BES’e yatırdığım X lirayı şimdi hisse senetlerine yatırmaya başladım. Bana göre BES riskleri sevmeyen için iyi bir yatırım olabilir. Ama ben 22 yaşındayım ve kaybedecek bir şeyim yok. Duygularımla hareket edebilir, hatta 30 yaşıma kadar telafi edilebilir risk alabilirim.

-Hukuk okuyorsunuz, bu eğitime katılma amacınız Sermaye Piyasasında uzman olmak için mi?

-Aslında profesyonel  hayatım  için 2 seçenek arasında kaldım diyebilirim. Biri banka finans hukuku, biri daha bağımsız bir şey.  Ama Sermaye Piyasalarıyla hayatım boyunca ilgileneceğim.

-Bir hukukçu olarak borsada yapılan manipülasyonları nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Bakın borsanın derinliği olmadığı için, borsa güdümlü kişiler etrafında dönüyor. Bu düzenlemeler ve gönüllü dernekler arttıkça borsa daha çok kurumsallaşacak. O zaman da manipülasyonlar asgari seviyeye inecektir. Dolayısıyla uzun vadede iyi yetişmiş personelle birlikte, Türk borsasının dünyada hatırı sayılır bir yere geleceğini umuyorum. Ve bende bir Türk genci olarak bu yönde çalışacağım.

-Sizce nitelikli bir borsa yatırımcısı nasıl olmalı?

-Borsada işin hem teorik kısmına hem de yaşanmışlık kısmına çok ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bakın ben 22 yaşındayım,  tamam benim başıma şu ana kadar gelmedi ama illaki benim de üzüleceğim durumlar olacaktır. İşi iyi bilmek birinci kural. İkinci kural da biraz uyanık olmak lazım,  bu da tecrübeyle sabit tabi ki…

-Peki, bundan sonra bu eğitime katılmak isteyenlere neler söylemek istersiniz?

-Kesinlikle bu aldığımız eğitimi yüzde yüz öneriyorum. Daha önce de bu tarz eğitimlere katıldıklarım oldu ama bu katıldıklarım arasında en iyisi.