Piyasaları etkileyecek 11 sürpriz gelişme

1 / 11

---

Amerika Birleşik Devletleri'nde Haziran 2009'da canlanma başladığından bu yana GSYİH artışı, üretkenlik, yatırımlar, işgücünün katılımı, ücret artışı gibi veriler çoğu kez beklentilerin ve genel ortalamanın altında seyretti. Buna karşılık tek güçlü olumlu gelişme, hisse senedi, tahvil ve gayrimenkul piyasalarında oldu. Kuşkusuz bunda en büyük pay yıllarca süren parasal genişleme ve ultra düşük faiz politikaları oldu.

Wall Street'te iyi haberler iyi haber ancak kötü haberler de iyi haber olarak algılanıyor. Bazı kötümserler ya da 'gerçekçiler' de yok değil ama genel havanın sürekli 'boğa piyasası' şeklinde algılandığını söyleyebiliriz. Ne var ki piyasadaki bu 'boğa' havasını tam tersine döndürebilecek ve kısa vadede gerçekleşecek 11 olası gelişme bulunuyor. Sadece ABD'de yatırım yapanların değil, küresel piyasaların bu gelişmelerden etkileneceğini unutmamak gerekiyor. İşte kasım ayıyla birlikte yatırımcıların ajandasında işaretlemesi ve takip etmesi gereken gelişmeler...

1- EKONOMİK VERİLER KÖTÜLEŞEBİLİR

Korumacı önlemler nedeniyle dünya ticaretinin büyüme hızında keskin bir düşüş kaydedildi. Yetersiz büyüme ve deflasyon gelişmiş ekonomileri tehdit eden en önemli sorun. IMF büyük ekonomilere ilişkin büyüme tahminlerini bir kez daha düşürdü ve deflasyon tuzağına dikkat çekerek ultra düşük faizlerin dünya ekonomisini canlandıramayacağını açıkladı. Rekor yükseklikteki küresel borçlanma da sürdürülebilir olmaktan çıktı. IMF küresel borçlanmanın 2000'den bu yana ikiye katlanarak geçen yıl 152 trilyon dolara çıktığını ve artamaya devam ettiğini vurguladı. Bu rakam küresel GSYİH'nın iki katından yüksek.

IMF ekim ayındaki toplantısında küresel ekonomik büyüme tahminini yüzde 3,1'e çekerken, 2015'te yüzde 2,1 olan gelişmiş ekonomilerin büyüme oranının bu yıl yüzde 1,6 olacağını öngördü. Temmuz'da yüzde 2,2 olan ABD ekonomisine ilişkin büyüme tahminini 1,6'ya indiren IMF, gelecek yıl tahminini de 0,3 puan düşürerek yüzde 2,2'ye çekti. Euro Bölgesi'nin, 2016'da yüzde 1,7, gelecek yıl ise 1,5, dünyanın üçüncü büyük ekonomisi Japonya'nın ise bu yıl ve gelecek yıl sadece yüzde 0,5-0,6 büyüyeceğini tahmin etti.

ABD'de ise 2009'un haziran ayında başlayan canlanma 88 aylık oldu ve ekonomi hala yıllık yüzde 3 büyümeyi yakalayamadı. Aksine güçsüz canlanma hızla yavaşlamaya başladı.

ABD ekonomisi bu yılın ilk yarısında yıllık ancak yüzde 1,1 büyüdü. İkinci çeyrek büyümesi yüzde 1,4 olurken, üçüncü çeyrekte beklentilerin altında bir veri gelmesi tüm tabloyu karartabilir. ABD'de dış ticaret verileri ışığında üçüncü çeyrek için yüzde 2'ye yakın bir büyüme oranı bekleniyor. Ancak şirket karlarındaki düşüşün, Çin ve Euro Bölgesi'ndeki ekonomik uyuşukluğun üç ve dördüncü çeyreklerde ABD ekonomik büyümesi ile diğer verileri olumsuz yönde etkilemesi bekleniyor.